02.06.2021 - 14:32 | Son Güncellenme:
AYKUT YILMAZ - ASLIHAN ALTAY KARATAŞ
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Uzmanı ve Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Levent Akın, kademeli normalleşme sürecinde aşılamanın etkisi ve kurallara uyum ile birlikte vaka sayılarındaki düşüş seyrinin devam edebileceğini belirtti.
Prof. Dr. Akın, "Aşılar hızlı bir şekilde yapılırsa, hem açık alanların daha fazla kullanılması hem insanların kurallara daha fazla dikkat ediyor olması hem de aşının da etkisiyle vaka sayısında düşme olabilir. Ama yeter ki insanlar hem kurallara dikkat etsinler hem de aşı sırası geldiğinde bunu ihmal etmeden olmaları lazım. Bana gelen bilgilerde doğruluğunu kontrol etmek lazım belki ama 100 kişi aşı randevusu alıyorsa, tahminen 25 kişi aşıya geliyormuş.
75 kişilik kontenjanı gereksiz bloke ediyormuş. Bu hem kendileri için hem de Türk toplumu için zarar veriyor. O yüzden muhakkak aşı randevusuna gidip aşı olmamız lazım. Hem kendimizi hem de toplumu koruruz. Toplumu koruduğumuz zaman sosyal, iş yaşamımıza biraz daha rahat devam etme fırsatı olur. Sonbaharda olabilecek riski de en aza indirmiş oluruz. Sonbahara daha rahat bir durumda girebiliriz" dedi.
Prof. Dr. Akın, 65 yaş üzerinde aşılama oranının yaklaşık yüzde 70-80 olduğunu belirterek, "Buna bağlı olarak bu yaş grubunda hastalanan sayısı, ağır vaka, yoğun bakıma yatan ya da ölenlerin sayılarında dramatik bir düşüş görüyoruz. Demek ki, 2 doz almış 65 yaş grubunda aşının önemli bir etkisi oldu.
Diğer yaş gruplarına yaygınlaştırmaya başladığımız zaman o yaş gruplarında da önceki dönemlere göre hastalanma ya da ağır vaka sayısında düşme oluyor. O zaman aşının etkisini görüyoruz. Ama bunu olabildiği kadar geniş gruplara yaymaya başladığınız zaman bu sefer toplumdaki tüm toplam vaka sayısında azalma görüyorsunuz.
Şu anda Türkiye 50 yaş ve üzerine aşı yapıyor. Ama bu aşı tedarikine bağlı olarak 40-30-20 yaşa kadar inecek. O zaman bir anda daha fazla kişiye aşı yapıldığı için hasta olan sayısı azalacak ya da ağır vaka, hastalık belirtileri gösteren sayısı azalacak. Şu andaki 6 bin 800 rakamı daha da aşağılara inebilecek" diye konuştu.
Prof. Dr. Akın, toplumun en rahatlayacağı dönemin vaka sayılarında 600'lerin, 500'lerin altına inilmesi olacağına dikkat çekerek, "Bu bir hedeftir. Şu anda 6 binlerden 5 binlere 4 binlere inerse o zaman salgını kontrol etme uygulamalarının iyiye gittiği düşünülür. Yeterli midir? Hayır. İyiye gittiğini düşündürür; ama bu iyi gidişi sürdürmeniz lazım.
'Her şey iyiye gidiyor, artık boş verelim' derseniz o bir anda bastırılan yay gibi tekrar zıplar. Tekrar olmadık zamanda yüksek vakalar görürüz. O yüzden biraz daha sabretmek lazım, biraz daha kurallara uyalım. Önümüzde rahat bir döneme gidebiliriz eğer aşı programı da istediğimiz ölçüde iyi giderse" ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Levent Akın, kademeli normalleşmenin etkisinin 14 gün sonra görüleceğini kaydederek, "Şu anda rakamlar yaklaşık 6 bin 500-6 bin 800 civarında. Diyelim ki 10-15 gün sonra rakamları 6 bin 500, 5 bin, 4 bine doğru iniyorsa, o zaman demek ki hem mevsim şartları hem de insanların uyumuna bağlı olarak vaka sayısında azalma olacağını düşünebiliriz.
Düşünebiliriz diyorum, doğru olmayabilir. Çünkü salgınlar tepe noktasını yaptıktan sonra yani en yüksek düzeye çıktıktan sonra bir süre sonra kendisini sınırlamaya başlar. Bu sınırlama tehlikenin geçtiği anlamına değildir; yeni vakalara aday döneme doğru gidiyorsunuzdur. O yüzden de tekrar vakalar artabilir. 14 Haziran'dan sonra bunu takip etmek lazım; 'acaba vakalarımızda artış olacak mı, azalış eğilimi devam edecek mi' diye. Bu nedenle vaka artışının esas kararını verebilmek için 10-14 gün beklemek lazım" dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 22-28 Mayıs tarihleri arasında illere göre 7 günlük her 100 bin kişide görülen Kovid-19 vaka sayılarını açıkladı. 15-21 Mayıs haftasında Türkiye’de 8 ilde vakalar tırmanışa geçerken, 22-28 Mayıs haftasında vaka sayısını artıran il sayısı 10 oldu.
Vaka sayısını artıran iller Van, Uşak, Siirt, Muş, Karaman, Hakkari, Diyarbakır, Bitlis, Bilecik ve Bayburt olarak kayıtlara geçti. Van 0,09’luk artışla haftalık 100 bin kişiye düşen vaka sayısını 50.81’e, Uşak 0.55’lik artışla 65.24’e, Siirt 22.66’lık artışla 56.79’a...
Muş 6.81’lik artışla 48.65’e, Karaman 3.14’lük artışla 75.71’e, Hakkari 17.83’lük artışla 74.51’e, Diyarbakır 1.85’lik artışla 64.59’a, Bitlis 0.57’lik artışla 97.15’e, Bilecik 23.31’lik artışla 146.76’ya ve Bayburt 12.2’lik artışla 78.13’e yükseltti.
Vaka sayısında zirvede yine Gümüşhane yer aldı. Gümüşhane’yi Bilecik, Kars, Ankara ve Kütahya takip etti. Gümüşhane’de 100 bin kişiye düşen haftalık Kovid-19 vakası 162.31, Bilecik’te 146.76, Kars’ta 118.63, Ankara’da 115.71 ve Kütahya’da 112.71 olarak gerçekleşti.
Her 100 bin kişide en az Kovid-19 vakası Hatay, Adana, Osmaniye, Aydın ve Mersin’de görüldü. Hatay’da haftalık 100 bin kişiye düşen Kovid-19 vaka sayısı 12.47, Adana’da 12.84, Osmaniye’de 13.31, Aydın’da 21.09 ve Mersin’de 21.73 olarak kayıtlara geçti.
Haftalardır vaka düşüş hızı yüksek olan İstanbul, vaka sayısı 100’ün üzerinde olan iller arasından ayrıldı. İstanbul, 100 bin kişiye düşen haftalık Kovid-19 vakasında 33,91’lik düşüşle vaka sayısını 89,97’ye düşürdü.
Haftalardır vaka düşüş hızı yavaşlayan Ankara ise 7,31’lik düşüşe rağmen vaka sayısını ancak 115.71’e çekebildi. İzmir ise vaka sayısını 25.01’lik düşüşle 47.74’e geriletmeyi başardı.
Geçtiğimiz hafta 22 ilde vaka sayıları 100 barajının üzerinde seyrederken bu hafta bu sayı 11’e düştü. Bu iller ise Tokat, Kütahya, Kayseri, Kars, Gümüşhane, Eskişehir, Erzurum, Bolu, Bilecik, Ankara ve Ağrı olarak sıralandı. Son bir haftada vaka sayısı en çok azalan iller ise Erzurum, Tunceli, Kastamonu, Samsun ve Kocaeli oldu.
Öte yandan Maske zorunluluğunun toplumsal bağışıklık sağlandığında kalkabileceğini belirterek eylül ayı sonrasına işaret eden Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Toplumsal bağışıklık oluştuktan sonra aşı olanların maske takma zorunluluğu söz konusu olmayabilir” diye konuştu.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, maske zorunluluğunun toplumsal bağışıklık sağlandığında kalkabileceğini belirterek eylül ayı sonrasına işaret etti. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Koca, 2 metre mesafeyi koruyabilenlerin maskeyi çıkarabileceğini ancak maske zorunluluğun kalkması için toplumsal bağışıklığın sağlanması gerektiğini söyledi.
Koca, “Toplumsal bağışıklığın oluşması önemli, aşılamanın yaygın yapılması lazım. Aşılamayı haziran, temmuz, ağustos, eylül aylarında yoğun bir şekilde yapmak istiyoruz. Toplumun en az yüzde 60’ı aşılandığında toplumsal bağışıklığın oluşacağını biliyoruz.
Bunun da haziran-temmuz aylarında sağlanabileceğini ümit ediyorum yani olması için yoğun bir gayret içindeyiz. Dolayısıyla erken dönemde rahatlayabiliriz” diye konuştu. ABD’de aşı olanların maske takmadığının hatırlatılması üzerine Koca, “Biz yaygın aşılamayı yapmadıkça maske takılmamasını önermiyoruz, önermeyeceğiz.
Ama toplumsal bağışıklık oluştuktan sonra aşı olanların maske takma zorunluluğu söz konusu olmayabilir. Çünkü biz halen bütün aşıların bulaşıcılığı önlediğinden emin değiliz. Uğur Hoca, BioNTech aşısının yüzde 90 bulaşıcılığı da önlediğini söylemişti ama diğer aşılar ile ilgili daha emin değiliz.
Onun için toplumsal bağışıklık yani yüzde 60-70 oranında aşılama bitmedikçe, kişisel tedbirlerin, maskenin devre dışı kalmasını doğrusu çok önermiyoruz. Ama bu eylül sonrası devreye girer” bilgisini verdi.
O dönemde okullar ve üniversitelerin de açılmasını hedeflediklerini kaydeden Koca, “Toplumsal bağışıklığı sağladığımızda normal hayata dönebiliriz. Eylülde normal hayata dönmek istiyoruz” diye konuştu.
“Yani aşılanan kişiler maskeyi çıkarabilecekler mi?” sorusuna ise Koca, şu yanıtı verdi: “İlla maskeye geleceksek öyle olsun, ama birçok kimse takmak isteyecek. Özellikle birçok enfeksiyondan koruduğunu hepimiz biliyoruz ama bu tamamen kişisel bir tercihle söz konusu olacak.
Biz toplumsal bağışıklığın olduğu dönemde de maskeyi daha çok enfeksiyonu olanların takması gerektiğini önemsiyoruz. Şimdi bile 2 metre mesafeyi koruyabiliyorsanız sahilde takmanız gerekmez ama evde 2 metre mesafeyi koruyamıyorsunuz takmanız gerek.
Bunun artık nasıl bulaştığını biliyoruz, herkesin bu çerçevede kişisel tedbirini alıyor olması gerek. Yani maskelere paydos demedim.” Bakan Koca, yerli aşı çalışmalarında gelinen aşamaya da değindi.
üç aşının faz-1 çalışmasının sürdüğünü, bir aşının faz-2 aşamasına gelmek üzere olduğunu ve faz-3 safhasındaki aşı için ise gerekli üretim dozunun hazırlandığını açıkladı. Nazal aşıyla ilgili çalışmaların da sürdüğünü belirten Koca, şöyle konuştu:
“Stabilizasyon dediğimiz iki haftalık süresi var. Eğer stabilizasyonda sorun çıkmazsa başlamış olacağız. Asgari iki yerde üretimi erken dönemde başlatmak istiyoruz. Eylül ayında aşımız kullanılabilir olsun istiyoruz.
Yani yerli aşı eylülde devreye girecek, devreye girdiğinde biz zaten herkesi aşılamış olacağız. O dönemde yerli aşı daha çok hatırlatıcı doz olarak devreye girmiş olacak. Ama vatandaşımızın bir kısmı yerli aşıyı bekliyor olabilir, tercih ettiğinde o hakkı da vermiş olacağız.”
Koca, aşı tedariki konusunda bilgi verirken de, “Uğur Hoca’yla bugün (önceki gün) görüştük, 12 milyon ihracat izni aldığını ifade etti. ‘Bu haftadan itibaren gelecek hafta sonuna kadar 12 milyon dozu peyder pey gönderiyoruz’ dediler.
Haziranda da 30 milyon doz gelecek biliyorsunuz. Eğer 30 milyon aşımız gelirse, Uğur Hoca’nın dediği şekliyle takvim işlerse, biz haziran sonu 20 yaşa kadar ineriz” dedi. Uğur Şahin’in Türkiye’ye haziran ayı ortasında gelmesini beklediklerini söyleyen Koca, sırası gelenlerde aşı olma oranının giderek yükseldiğini belirterek şöyle devam etti:
“Biz dünyadan farklı olarak 2 hatta 3 aşı ile tercih hakkı vererek konforlu bir aşı dönemi sağlıyoruz aslında. Yani Almanya’da ya da Fransa’da üç tane aşıdan tercih yapma durumunuz yok.”
Bu arada Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında yürütülen aşılama programında sırası gelen 50-54 yaş grubu bireylerin aşılanması başladı. 50 yaş ve üzerindekilerin aşılanmasıyla Aşılama Takvimi’nde ikinci aşama tamamlanacak.
Ardından üçüncü aşamanın ilk basamağını oluşturan 40-49 yaş grubundakiler, sonrasında da ikinci basamaktaki 18-29 yaş grubu aşılanacak. Aşı takvimi kapsamında dördüncü ve son aşamada ise sırası geldiği halde aşı olmayanlar aşılanacak.
Atılım Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapan 53 yaşındaki Füsun Terzioğlu şu ana kadar Kovid-19’a karşı kendini koruyabildiğini ancak her zaman tedirginlik yaşadığını belirterek, “Aşımın ilk dozunu oldum, daha rahatladım.
İnşallah ikinci dozu da olduktan sonra daha güvenli olacağım” diye konuştu. Aşı yaptıranlardan Mehmet Ali Uslu da, “Kendi güvenlik önlemlerimizi alsak da maskemizi çıkarmasak da aşı yapıldığı için güven geldi. İnşallah eşim ve çocuklarım da aşı olur ve sıkıntı kalmaz” dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Kovid-19’la mücadele kapsamında evde bakım yardımından faydalanan 500 binin üzerindeki engelli kişi ve onların bakımını sağlayan yakınlarının aşılanmasına kademeli olarak başlanacağını açıkladı.