29.03.2021 - 17:25 | Son Güncellenme:
AA/DHA
Türkmen, "Develi'de 1979 yılında 36 usta bu işi yapıyordu. Şimdi sadece 2 usta kaldık. Maalesef bizden sonra bu işi yapacak usta bulunmuyor" dedi.
Develi ilçesinde yaşayan Enver Türkmen, çok küçük yaşlarda babasının yanında kalaycılık yapmaya başladı. Yıllar içinde ilçenin önemli ustalarından biri haline gelen Türkmen, bu işten kazandığı parayla 6 çocuk büyüttü.
İlerleyen yaşına rağmen baba mesleğini yaşatmaya çalışan Türkmen, doğduğu yıl annesinin öldüğünü belirterek, "Annem vefat edince 1 yaşından itibaren babam bizi dükkana getirmeye başladı.
Ben kalaycılık dükkanında gözümü açtım ve ömrüm burada geçti. Halen bu mesleğin içerisindeyim. Elimden geldiği kadar çalışmaya gayret ediyorum.
16 yaşına kadar babamın yanında çıraklık yaptım. 16 yaşımdan sonra Ankara'da kalaycılık yaptım. 3 sene sonra tekrar babamın yanına döndüm ve askerliğimi yaptıktan sonra aynı yerde çalışmaya devam ettim.
Babam çalışırken bende severek çalışmaya geliyordum. Bu meslekte olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Her zamanda mesleğimle övünürüm" dedi.
Kalaycılığın, unutulmaya yüz tutan meslekler arasında yer aldığını ifade eden Türkmen, "1979 yılında kalaycı ustası olarak Develi'de 36 usta bu işi yapıyordu. Şimdi sadece 2 kalaycı ustası kaldık. Bizden sonra bu işi yapacak usta bulunmuyor. Bu mesleğin son ustası olarak maalesef biz kaldık.
Bu mesleği şimdi yapmak daha keyifli hale geldi. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte işlerimiz daha kolay hale geldi. Eskiden maddi olarak değeri çok fazla bilinmiyordu fakat şimdi emeğimizin karşılığını alır hale geldik. Şimdi çok fazla bu işi yapan usta olmadığı için rağbet fazla hale geldi. Rahmetli babamın nasihati ile ne zaman yürüyemez hale gelirsem o zaman bu mesleği bırakacağım" diye konuştu.
Öte yandan Muş'ta yaşayan 58 yaşındaki sıcak demir ustası Halit Pınar, yarım asırdır demire şekil vererek ailesini geçindiriyor. Kale Mahallesi'ndeki 20 metrekarelik atölyesinde 8 yaşından beri demir döven Pınar, baba mesleğini öğrettiği 2 çocuğuyla demirciliği gelecek nesillere aktarmak istiyor.
Günün ilk ışıklarıyla dükkanını açarak ocağını yakan Pınar, yaptığı balta, kazma, orak ve tarım aletlerini satarak ailesini geçindiriyor.
Pınar, AA muhabirine, babasından kalan iş yerini kapatmak istemediğini söyledi. Mesleğinin gelecek nesillere aktarılması için çaba sarf ettiğini ifade eden Pınar, şöyle konuştu:
"Gençlerin, 'ustamız sayesinde bir sanat öğrendim, altın bileziğimi koluma taktım' demesi yeter. İşin büyümesi için bazı destekler almamız gerekiyor.
Demircilik çok ağır bir iş. Bereketli ve hayırlı bir parası var. Bugün demirciliği yapmasam, bu mesleği sürdürmesem vatandaşın hali ne olacak. İsterim ki 100 kişi yetiştireyim. Memleketimize fayda olsun. Sabah namazını kıldıktan sonra dükkanı açıyorum. Ocağı yakıyorum, sipariş varsa onu hazırlıyorum. Yoksa oturup iş bekliyoruz. 8 yaşında babamın yanında bu mesleği öğrendim."
Ürettikleri malzemelerin çoğunun kırsal bölgelerde yaşayanlara hitap ettiğini anlatan Pınar, "Önceden insanlar çocuğuma meslek öğret diye para teklif ediyordu, şimdi biz para teklif ediyoruz kimse çalışmıyor. Bu meslekte olduğum için gurur duyuyorum. Muş'ta demircilik mesleği yaşatıyoruz ve yaşatmaya da devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Pınar'ın oğulları Ömer ve Muhammet Zakir Pınar da babalarından öğrendikleri mesleği sürdürmek için çaba gösterdiklerini belirtti.