Son Güncellenme:
Ben saraylarda dadılarla büyümeliymişim diyorsanız, bu mükemmel şato sizin sıcak yuvanız olmalıymış. Şatodan daha çok saray demenin yerinde olacağı bu yapının inşasına 1661 yılında başlanmış. Tarihe meydan okuyan bu muhteşem yapı günümüzde müze olarak kullanılsa da başlangıçta XIII. Louis tarafından küçük bir av köşkü olarak yaptırılmış.Günümüzde hala Avrupa'nın en büyük sarayı unvanını koruyan bu şato 6 hektarı aşan bir alana yerleşmiş durumda. 2300 odalı bu saray rakamlar ile dudak uçuklatıyor.
Versailles Sarayı, Fransız barok mimarisinin sonu ve klasik üslubun başı olarak nitelenmektedir. Sarayın tarihi adeta Fransız Tarihi'ni özetler nitelikte. İnanmak biraz zor ancak bu saray yapılırken tuvalet ve banyosu düşünülmemiş. O zamanlarda asiller istedikleri yerde ihtiyaçlarını giderdiklerinden tuvalet ve banyo sarayda gereksiz bir alan olarak görüldü. Hatta bir söylenti de Avrupa'da yaygın olarak Versailles Sarayı'nın kokusunun Avrupa'daki tüm saraylardan eşsiz olduğu. Öyle ki hizmetkarların bu koku yüzünden kıyafetlerinin sarardığına dair dönem dedikoduları da yok değil.1768 yılına kadar sarayda tuvalet olmaması neyse ki bir sonraki sene gelen Fransız Devrimi ile çözülmüş saraya dokuz tane tuvalet yapılmıştır. Tabii ki bu dokuz tuvalet odası yalnızca asil kral ve hanedanı için geçerli olmuş. Bu sayı sarayın büyüklüğünü göz önünde bulundurduğumuzda az gelse de bu atılıma nispeten iyi bir başlangıç olarak bakmakta fayda var.
İç dekoru Le Brun tarafından yapılan aynalar galerisi saraya yumuşak barok bir hava getirmiş, galeri bunun haricinde yeşil mermer ile kaplanmıştır. Bu salon aynı zamanda Birinci Dünya Savaşı sonunda, mağlup Almanya ile müttefikler arasında imzalanan antlaşmaya da ev sahipliği yapmıştır. Sarayda aynı zamanda bir çok tablo ve sanat eseri yer almakta, bir bölümü günümüzde tarih müzesi olarak hizmet vermektedir.Döneminin en başarılı örneklerinden biri olan Versailles sarayının şapeli strüktür olarak binaya kaynamamıştır. Oval yarım oval planlı şapelin ışığı aynalar galerisi ve kelerestori pencerelerinden gelmektedir.
Versailles Sarayı'nın en önemli özelliklerinden biri de eşsiz güzellikteki bahçesinin büyüklüğüdür. Bahçe içerisinde ziyaretçiler için kafe ve alanlar ayrılmıştır. Peyzajı ile dikkat çeken bahçenin içerisinde hatırı sayılır büyüklükte bir de gölet bulunmaktadır. Sarayın arka cephesine denk gelen bahçenin, şehir planlaması için de anahtar niteliğinde olduğuna dair genel bir kanı hakimdir. Bunun yanısıra sarayın bahçesinde ağaçlar arasındaki paralel yollar, bunlarla aynı doğrultuda budanmış yeşillikler tarafından sınırlandırılmış ayrı çiçek ve su bahçeleri, merdivenler ve köşkler yer almaktadır. Bahçeye kendi içerisinde ayrı bir kompleks dersek hakkını vermiş oluruz. Tüm peyzajı oluşturan bu öğeler muazzam bir geometrik düzene göre yerleştirilmiştir.Versailles Sarayı gerek iç mimarisi gerekse bahçe düzenlemesi açısından eşsiz bir yapı olduğu için her sene binlerce meraklı turiste ev sahipliği yapmakta, ziyaretçileri kendisine hayran bırakmaktadır.