EkonomiYıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

04.12.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:

Türkiye’de altına olan talep üretimin yaklaşık beş katı. Sektör temsilcileri 40 ton civarındaki üretimin 5 yılda 100 tona çıkabileceğine dikkat çekiyor. Ayrıca 420 milyar dolar değerinde 5 bin ton altın da çıkarılmayı bekliyor.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

Son dönemde yıldızı parlayan altının Türkiye açısından önemi daha da büyük. Altın talebi yönünden dünyada ilk sıralarda yer alan Türkiye, altın rezervi açısından da 11’inci ülke konumunda. Buna rağmen Türkiye altındaki potansiyelini yeteri kadar kullanamıyor. Türkiye, altın rezervinde 11. ülke konumunda iken üretimde 27. sırada kalmış durumda. Yıllık 200 tona yakın altın talebine rağmen üretim en yüksek yıllık 42 tona 2020 yılında ulaştı. Yani 160 tona yakın açık söz konusu.

Haberin Devamı

İthalat sürekli artıyor

Oluşan bu açığı öz kaynaklarımızla karşılayamadığımız için dışarıdan ithal ediliyor. Altında dışa bağımlılığımızı ortadan kaldırmak, dış ticaret açığımızı kapatabilmek için son derece önemli. Bunu sağlamanın yolu da yeni yatırımlar ile altın üretimini sağlamaktan geçiyor. Türkiye, ortalama olarak son 10 yıldır, yılda 140-160 ton altın ithal edildiğini belirten sektör temsilcileri, bunun 100 tonunun yurtiçi üretimle kapatmanın hayal olmadığını söylüyorlar. Üstelik yıllık 100 ton altın üretimine 5 yıl gibi kısa sürede ulaşılabileceğine dikkat çeken uzmanlar, Türkiye’nin altın potansiyelinin çok yüksek olduğunu söylüyorlar.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

5 bin ton altın yer altında

Türkiye’de altın üretiminin geçmişi çok eskilere uzanmıyor. 2000’li yılların başına kadar çok düşük miktarda altın üretimi yapılıyor. Son 23 yılda ise arama faaliyetlerinin artması, yabancı sermayenin ilgisi ile altın üretiminde ciddi bir seviyeye ulaşıldı. 2020 yılında 42 ton altın üretimiyle Cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldı. Sektör temsilcileri de 100 tona çıkabilecek kapasiteye sahip bir sektör olduklarına dikkat çekiyor. Dünyada şu anda en büyük altın üreticisi yıllık 378 tonla Çin. İkinci sırada 322 tonla Rusya, üçüncü sırada da 293 tonla Avustralya yer alıyor.

Haberin Devamı

Yapılan araştırmalara göre Türkiye’nin tahmini 6 bin 500 metrik ton altın rezervi mevcut. Yani 6 bin 500 ton altın potansiyeli var. Yapılan çalışmalarda bin 500 ton altının nerede olduğu da belirlenmiş durumda. Ancak, yer altında hâlâ çıkarılmayı bekleyen 5 bin ton potansiyel altın rezervi söz konusu. Bunun güncel değeri 420 milyar doların üzerinde.

Üretileni merkez alıyor

Altının bu binanın içinde bir yerde olduğunu bildiklerini ama hangi odasında, hangi çekmecesinde tespit edilmediğini belirten sektör temsilcileri, bunu ortaya çıkarmak için aramaya ve sermaye aktarmaya gerek olduğuna dikkat çekiyor. Ciddi bir altın potansiyeline sahip olmamıza rağmen, üretimimiz ihtiyacımızı karşılamaya yetmediği için, altın ithalatına her sene milyarlarca dolar ödüyoruz.

Haberin Devamı

Üretilen altının tamamı ise Merkez Bankası'na TL karşılığı satılıyor. Merkez Bankası’nın ön alım hakkı var ve ön alım istediği müddetçe, ülkede üretilen altının tamamı ülkede tüketilmiş oluyor. Çok az bir kısmı da Borsa İstanbul'da ülke içinde satılıyor. Üretilen altının yaklaşık yüzde 25'i 'devlet hakkı' olarak Hazine’ye aktarılıyor.

Küresel altın talebinde artışın sürmesi bekleniyor

Dünya Altın Konseyi’nin bu yılın üçüncü çeyreğine ilişkin yayımladığı Altın Talep Eğilimleri raporuna göre, küresel altın talebi, 2024’ün üçüncü çeyreğinde yıllık bazda yüzde 5 artarak rekor seviyeye ulaştı. Küresel altın talebi bu dönemde 1.313 ton oldu. Altın talebindeki güçlü büyüme fiyatlara da yansırken, bu dönemdeki talebin değeri yıllık bazda yüzde 35 artarak ilk kez 100 milyar doları aştı. ABD seçimleri sonrası yeni yönetime yönelik beklentilerle birlikte 2025 yılında da merkez bankalarının rezervlerini çeşitlendirmesi ve altın alımlarını devam ettirmesi bekleniyor.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

Dünya Altın Konseyi’nin raporuna göre altına dayalı borsa yatırım fonları, küresel altın talebindeki büyümenin ana itici güçlerinden biri olarak öne çıktı ve yatırımcıların güvenli liman olarak nitelendirdiği altının piyasadaki konumu güçlendi. Öte yandan, külçe ve madeni para yatırımı üçüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 9 geriledi.

Haberin Devamı

Türkiye’nin en büyük altın madeni üretime hazır

Türkiye’de altın üretiminin geçmişi çok eskilere gitmiyor. 2000’li yılların başında başlayan altın üretimiyle birlikte şu anda toplam 20 altın madeni bulunuyor. Yıllık üretim olarak en büyük altın madeni de Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler Madeni. 2010 yılında üretime geçen Çöpler Madeni’ni SSR Mining ve Lidya Madencilik’in ortaklığıyla kurulan Anagold Madencilik işletiyor. Türkiye’de 42 tonla rekor kırılan 2020 yılındaki toplam altın üretiminin yüzde  24’ü Anagold Madencilik’in işlettiği Çöpler Madeni’nden sağlandı. Bu yılın başında şubat ayında İliç’te toprak kayması nedeniyle Çöpler Madeni’nde üretime ara verildi. Anagold Madencilik, mevcut ulusal ve uluslararası standartlara uygun tedbirler ile iş sağlığı ve güvenliği süreçlerini daha da güçlendirerek üretim faaliyetlerine yeniden başlamak için hazır hale geldiklerini açıkladı. Anagold Madencilik, madende iş ve çevre güvenliği için mevcut tüm önlemleri güçlendirilmesi çalışmalarını, yapılan yeni teknolojik yatırımları ekim ayı içerisinde medya mensuplarına yerinde anlattı.

Haberin Devamı

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

Çöpler Madeni’nde yüzde 80 ortaklığı bulunan SSR Mining’in Kıdemli Başkan Yardımcısı Cengiz Demirci, İliç’te düzenlenen basın toplantısında madenin kapalı kalmasının hem İliç hem de ülke ekonomisi için büyük bir kayıp olduğunu vurguladı. Anagold Madencilik olarak Türkiye’deki yatırımlarını sürdürmeyi ve İliç’teki faaliyetlerine devam etmeyi hedeflediklerini kaydeden Demirci, “Çöpler’de sülfit tesisi ve yığın liçi metodu olmak üzere iki üretim yöntemi kullanıyorduk. Operasyonlar yeniden başladığında, üretime sadece sülfit tesisi ile devam edilecek, yığın liçi yapılmayacak. Cevherleşme şeklinden ve cevher içindeki tenörden dolayı, yüksek teknolojili ve kapalı bir sistem olan sülfit tesisi ile devam edilecek. Çöpler, Türkiye’nin en yüksek altın üretimi gerçekleştiren madenlerinden biri olmasının yanı sıra, yüksek teknolojiye sahip sülfitli cevher işleme tesisleriyle de sektörde Türkiye’de ilk” dedi.

Siyanür ile altın aranmaz!

Altın madenciliği söz konusu olduğunda ilk gündeme gelen konu siyanür oluyor. Siyanür hakkında öylesine çok asılsız iddia ortaya atılıyor ki bazen hangisi doğru hangisi yanlış ayırt etmek zor oluyor. Altın Madencileri Derneği’nin internet sitesinde ve Uluslararası Metallar ve Çevre Konseyi’nin Altın Üretiminde Siyanür Yönetimi raporunda (International Council on Metals and the Environment-ICME) yer alan bilgilere göre siyanür ve altın madenciliğini derledik. Öncelikle siyanürle altın aranmıyor. Altın madenciliğinde siyanür sadece üretim safhasında kullanılıyor. Siyanür, sulu ortamda altını çözebilen çok az sayıdaki kimyasaldan biri. Gerek teknik gerek ekonomik nedenlerle siyanür, cevherden altının elde edilmesinde tercihi zorunlu olan kimyasal. Altın cevheri çıkarıldıktan sonra prosese girene kadar kullanılmıyor. Dünyada madenlerin büyük çoğunluğunda altını cevherden ayrıştırmakta kullanılıyor.

Birçok sektör kullanıyor

Siyanür sadece altın madenciliğinde kullanılmıyor. Türkiye’de kullanılan toplam siyanür kimyasallarının sadece yüzde 4’ü altın üretiminde kullanılıyor. Diğerleri ise başta sentetik iplik ve kumaş imalatı, naylon, plastik, kuyumculuk, metal kaplama, eczacılık olmak üzere birçok sanayi dalında kullanılıyor. Siyanür, karbon ve azottan oluşan doğal bir molekül olduğu için doğada örneğin, pek çok böcekte ve çok çeşitli sebzeler, meyveler ve kabuklu yemişler dahil pek çok bitkide zararlılara karşı koruma unsuru olarak düşük konsantrasyonlarda bulunuyor.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

SEBZE VE MEYVEDE DE VAR

Hidrojen siyanürün (HCN) doğal kaynağı amigdalin adı verilen şekerimsi bir bileşik olup; kayısı, fasulye filizi, mahun cevizi, kiraz, kestane, mısır, kuru fasulye, mercimek, nektarin, şeftali, yer fıstığı, antep fıstığı, patates, soya fasulyesi ve ceviz dahil pek çok meyve, sebze, çekirdek ve kabuklu yemişte var. Ayrıca kışın yollara dökülen tuzda, otomobil egzoz gazında ve dengeleyici olarak sofra tuzu gibi günlük hayatımızda maruz kaldığımız çevrede sık sık siyanürle karşılaşıyoruz.

Üretim düşüşü cari açığı etkiliyor

Türkiye’nin yıllardan bu yana süregelen problemi olan dış ticaret açığının artmasına neden olan ürünlere bakıldığında en önemli sebeplerden birisinin altın ithalatı olduğu görülüyor. Yaklaşık 200 ton altın talebine karşılık, yıllık 40 ton civarında altın üretimi gerçekleşiyor. Sektör temsilcileri, son yıllarda çeşitli nedenler üretimi duran ya da aksayan altın madenleri nedeniyle yıllık üretim rakamlarının 42 tonlardan 30 tonlara gerilediğine, altındaki açığın daha da arttığına dikkat çekiyor.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

23 yılda 197 milyar dolar

Merkez Bankası verilerine göre 2023’te parasal olmayan altın ithalatı önceki yıla göre yüzde 46,9 artarak 30 milyar 16,8 milyon dolarla bugüne kadar ulaşılan en yüksek yıllık düzey oldu. Geçen yıl altın ihracatı ise 4.3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geçen yıl altındaki net ithalat 2022 yılına göre yüzde 32,5 artarak 25.6 milyar dolar oldu. Bu da 2023 yılında Türkiye’nin 40.5 milyar dolar olan cari açığının yarısından fazlasına denk geliyor. Türkiye’nin altın üretimine başladığı 2001 yılından bu yana ise altın ithalatına ödenen toplam döviz ise 200 milyar dolara ulaştı. 23 yılda 197 milyar dolarlık altın ithalatına karşın 92 milyar dolarlık altın ihracatı gerçekleşti. Yani 125 milyar dolarlık açık oluştu.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil

Türkiye, altın rezervinde 11. ülke

Türkiye maden çeşitliliğinde dünyada da 8. sırada. Türkiye altın rezervinde de dünyada önemli ülkeler arasında yer alıyor. Ancak rezervlerin üretime dönüşmesi konusunda aynı sırada bulunmuyoruz. Altın üretiminde dünyada 27. sıradayız. Dünya Altın Konseyi (World Gold Council-WGC) tarafından açıklanan rapora göre Türkiye, en yüksek altın rezervine sahip ülkeler sıralamasında 479 ton ile 11. sırada yer alıyor. ABD 8.133 ton rezervle ilk sıradaki yer alırken, Almanya 3.353  ton ile ikinci, İtalya 2.452 tonla üçüncü sırada bulunuyor. Dünya Altın Konseyi (WGC) verilerine göre, merkez bankalarının altın alımları 2022'de 1967'den bu yana görülen en yüksek seviyede gerçekleşmişti. Merkez bankaları 2022 yılında 1136 ton altın satın alırken, en çok altın alan merkez bankaları Türkiye ve Çin olmuştu.

Yıllık 100 ton altın üretimi hayal değil