06.09.2018 - 16:13 | Son Güncellenme:
Enver ALAS - İSTANBUL (DHA)
Turist Rehberleri Birliği (TUREB) Başkanı Ahmet Zeki Apalı, Türkiye'de belgeli rehber sayısının yeterli olduğunu belirtirken, sahte rehberlerle etkin bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğine dikkat çekti. Apalı, "Haksız kazançla ekonomik anlamda kaybımız var. Hem ülkeyi doğru tanıtmıyorlar, hem de güvenlik anlamında risk alıyoruz" diye konuştu.
Türkiye'de 11 bin belgeli turist rehberi var. Bunlardan 7 bin 500'ü 2018 yılı içinde aktif olarak görev yapıyor. Yaklaşık 3 bin 500 rehber ise bu yıl için TUREB'e başvuru yapmayarak, bu hakkını dondurdu. TUREB'in çalışmaları ve turist rehberlik odalarından alınan veriler doğrultusunda sahte rehber sayısının geçen yıl 3 bin civarında olduğu, bu yıl ise bu sayının daha da yükseldiği değerlendiriliyor.
İLK 7 AYDA 297 KAÇAK REHBER TESPİT EDİLDİ
2018'in ilk 7 ayı itibarıyla TUREB denetimlerinde 156, Kültür ve Turizm İl Müdürlükleri ile yapılan koordineli denetimlerde ise 141 olmak üzere toplam 297 sahte rehber tespit edildi. Belgesiz çalışan rehberlere en düşük 771 lira en yüksek 3 bin 092 lira olmak üzere idari para cezası kesildi.
TURİST SAYISIYLA BİRLİKTE KAÇAK REHBER DE ARTTI
Sahte rehberler, daha çok kaçak faaliyet yürüten acentalar tarafından çalıştırılırken, özellikle iş yoğunluğunun az olduğu dönemlerde bazı belgeli acentaların da ucuz olması nedeniyle kaçak rehber çalıştırmayı tercih ediyor. Ayrıca belgesiz rehberler, sosyal medya ve internet üzerinden de turistleri organize ederek de düzenledikleri turlarla haksız kazanç imkanı sağlıyor.
'HANUTÇU'LUKLA EKSTRA GELİR ELDE EDİYORLAR
Belgeli turist rehberlerinin en büyük sıkıntısı, sahte rehberler.. Kaçak olarak çalıştırılan rehberlerin, aldıkları günlük ücret, belgeli rehberlere göre daha düşük, ancak 'hanutçuluk' olarak tabir edilen yöntemle, turistleri alışveriş yapmaları için anlaşmalı dükkan ve mağazalar ile restoranlara yönlendirerek buradan da ekstra gelir elde elde ediyorlar.
"TÜRKLERİ 'BARBAR' OLARAK NİTELEYEN YABANCI UYRUKLULAR VAR"
TUREB Başkanı Ahmet Zeki Apalı, DHA'ya yaptığı açıklamada Türkiye'nin tanıtımı ve turizmin gelişmesi için kaçak rehberle mücadelenin şart olduğunu söyledi. TUREB olarak 81 ilde denetimler gerçekleştirdiklerini aktaran Apalı, kendi denetmenleri ve turist rehberleri odalarının hazırladığı raporlar sonucunda geçen yıl 3 bin civarında belgesiz rehberlik yapan olduğunu tahmin ettiklerini bildirdi.
Kaçak rehberlerin turizm sektörü açısından büyük sorunlar yarattığını vurgulayan Apalı, "Türkiye'nin tanıtımında tamamen kasıtlı veya kasıtsız yanlış bilgiler aktarıyorlar. İstanbul'da ne Ayasofya'yı ne Sultanahmet'i ne de Topkapı Sarayı'nı anlatabilirler. Doğru hiçbir tarihi bilgiyi, gerçeklere dayanarak vermiyorlar. Hatta tespit edilmiş bir şey; Türkleri 'barbar' olarak niteleyen yabancı uyruklular var. Çünkü bu insanlar, esnafla iç içe olmasın veya başka bir yerden alışveriş yapmasın. Bizim bunları kontrol altına almamız lazım. Biz, turizmi geliştirmek ve sürekli hale getirmek istiyoruz. Ancak bunları engellemediğimiz takdirde bu zor olur" diye konuştu.
"KAÇAK REHBERLERİN GÜVENLİK RİSKİ VAR"
Belgesiz rehberlerin güvenlik riski taşıdığına da işaret eden Ahmet Zeki Apalı, son dönemde Orta Doğu ülkelerinden gelen turistlere yönelik Suriyelilerin, Çin'den gelen turist gruplarına ise Türkiye'de yaşayan Uygur Türkleri'nin kaçak rehberlik yaptığını açıkladı. Başkan Apalı, şunları söyledi:
"Türkiye'de Çince bilen rehber sayısı 250 civarında. Çin'in kendi iç yapısı nedeniyle Uygur Türkleri'ne karşı bir bakış açısı var ve onları sevmiyorlar. Onlar da gruba 'Uygurluyuz' demiyorlar, 'Türküz' diyorlar. Bizim havalimanlarında belgeli rehberlerin yaptığı anketler var. Çinli turistlerle yapılan anketlerde birçoğu Türkiye'ye bir daha gelmek istemediklerini söylüyorlar. Kiminle gezdiklerini sorduğumuzda arkasından Uygur asıllı belgesiz biri çıkabiliyor. Yaşadıklarını anlattıklarında Türkiye'ye ile ilgili yeterince bilgi sahibi olmadıkları sadece ticari amaçları gibi birçok olumsuzluğun olduğunu görüyoruz. Türkiye'nin doğru tanıtılması, doğru bilgi verilmesi açısından eksiklik oluyor. Bu olumsuzluklar da doğrudan Türklere mal ediliyor. Bu konuda Uygurların birazcık üzerine gidilmesi gerekir diye düşünüyorum. Uygur asıllıların çok kontrollü, deneyimli, bilgili rehberlerinin olması lazım. Kendi başlarına hareket etmemeleri lazım."
Apalı, eskiden Rusça'da çok yaşanan kaçak rehber sayısının son dönemde azaldığını bunda da seyahat acentalarının riskleri görerek daha titiz davranmaya başmasının etkili olduğuna vurgu yaptı.
"EKONOMİK ANLAMDA DA KAYBIMIZ VAR"
"Sahte rehberlerin yaptığı olumsuzluklar turist rehberleri camiasına mal ediliyor" diyen Ahmet Zeki Apalı, "Bize 'rehberler anlaşmalı yerlere turları götürüyorlar' diyorlar. Ama aslında onları götüren belgesiz, kaçak rehberlerdir. Hem bizlerden hem yetkililerden kıyı bucak kaçarak bunları yapıyorlar. Anlaşmalı oldukları yerler, maddi kazanç elde ettikleri yerlerdir. İşte oralara götürerek birtakım ticari faaliyetler yaptıklarını biliyoruz. Maddi anlamda uzun süreli çalışan insanların burada kazandıkları ücretleri yasa dışı yollarla kaçırdıklarını biliyoruz. Dolayısıyla ekonomik anlamda da kaybımız var. Hem ülkeyi doğru tanıtmıyoruz hem güvenlik anlamında risk alıyoruz hem de kendi insanımızın yapabileceği kendi refar ortamımızın gelişmesine katkı sunabilecek imkanı yabancılara vermiş oluyoruz. Dolayısıyla kamuoyunun hanutçuluk diye bildiği olay, bizim yasa dışı rehber dediğimiz belgesiz kişilerin yaptığı iş oluyor" ifadelerini kullandı.
EN ÇOK İSTANBUL KONYA BURSA VE DOĞU KARADENİZ'DE
Kaçak rehberlerin en çok İstanbul, Bursa, Konya ve özellikle Doğu Karadeniz'de görüldüğünü belirten Başkan Apalı buralarda Suriyeli sahte rehberlerin ağırlıkta olduğu bilgisini paylaştı. Kaçak rehberlere yönelik yaptırımların yetersiz kaldığından şikayet eden Apalı
"Cezalarını ödeyip işlerine devam edenleri bile görüyoruz" diyerek, cezaların yetersiz olduğunu anlattı
SULTANAHMET'TE ÇALIŞAN BELGELİ REHBERLER DE İSYAN ETTİ
İstanbul'da çalışan belgeli rehberler de yetkililerden sahte rehberlerle mücadelenin edilmesini ve denetimlerin artırılmasını istedi. Sultanahmet'te çalışan belgeli rehberler, "Haksız kazanç yaratıyorlar. Tarihi bilmiyorlar. Yanlış bilgilerle anlatıyorlar" diyerek kaçak rehber çalıştırılmasına tepki gösterdi.
TÜRSAB VE TUREB'TEN KAÇAK FAALİYETLERE KARŞI İŞ BİRLİĞİ
Öte yandan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ile TUREB, kaçak acentacılık ve rehberlik faaliyetlerinin önlenmesine yönelik iş birliği yaparak, 'Dijital Doğrulama Platformu'nu hayata geçirdi. Dijital doğrulama platformu sayesinde iş arayan rehberler ile rehber arayan seyahat acentaları birbirlerine kolay bir şekilde ulaşabilecek. Her iki meslek örgütü, bu platformla kaçak rehber ve acenta faaliyetlerinin önüne geçmeyi hedefliyor.
YABANCI DİLLERE GÖRE TURİST REHBERİ SAYILARI
Yabancı dillere göre turist rehberi sayısı sıralamasında 6.579 rehber ile İngilizce bilenler birinci sırada yer alırken, onu Almanca bilen 1.643 rehber takip ediyor. Yabancı dillere göre bazı turist rehberi sayısı ise şu şekilde:
Fransızca 1.125
İspanyolca 696
Japonca 588
Rusça 675
Çince 216
Arapça 310
2018 YILI TURİST REHBERİ ÜCRETLERİ
Turist rehberlerine ait 2018 yılı için hizmet grupları itibariyle uygulanan taban ücretleri şu şekilde:
Günlük Tur : 387 Lira
Transfer : 195 Lira
Gece Turu : 195 Lira
Paket Tur : 467 Lira
Aylık Ücret : 3 bin 870 Lira
NASIL TURİST REHBERİ OLUNUR?
6326 sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu gereğince 2 şekilde turist rehberi olunmakta. Bunlardan ilki üniversitelerin turist rehberliği bölümlerinden lisans ve ön lisans programlarından mezun olanlar ile TUREB'ten sertifika alanların, ÖSYM'nin ve TUREB'in yaptığı yabancı dil sınavlarından başarılı olması gerekiyor. Turist rehberliği okullarının sayısı son yıllarda hızla artarak 50'yi bulurken, kontenjanlar da yılda 350'ye yaklaştı.