29.10.2024 - 07:02 | Son Güncellenme:
Mithat Yurdakul - Yenilenebilir enerjide yeni yarışma yeni modelle geldi. Yeni Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) yarışmasında yatırımcılar, rüzgâr enerjisinde 3 ildeki 5 proje için yarışacak. İlana çıkan kapasite, toplam bin 200 megavata (MW) ulaşacak. Yeni modelde iletim bedeli artışı olmaması, fiyatlandırmanın döviz üzerinden yapılması sektörü sevindirirken, sözleşme imzasından itibaren piyasaya satış hakkı tanınmasının da projelerin daha hızlı hayata geçirilmesini sağlayacağı bildirildi.
Rüzgar enerjisine yönelik YEKA RES-2024 yarışma ilanı, Resmi Gazete’de yayımlandı. Yarışmaya, anonim ve limited şirketlerinin yanı sıra sermaye şirketi statüsüne sahip yabancı şirketler de katılabilecek. Yarışma için başvurular, 21 Ocak 2025 tarihinde yapılacak.
Tavan fiyat dolar üzerinden
Her bir yarışma için yarışma başlangıç tavan fiyatı 5,5 dolar-cent/kWh, taban fiyatı da 3,5 dolar-cent/kWh olarak belirlendi. Taban fiyata ulaşılması halinde MW başına katkı payı artırma başlangıç fiyatı, 10 bin dolar olacak. Proje tahsisleri için elektrik enerjisi alım süresi, 72 aylık serbest piyasada satış süresinin bitiminden sonraki 20 yılı kapsayacak.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “800 megavatlık GES (güneş enerjisi) ihalesini de haftaya açıklayacağız. 2035 yılı dahil olmak üzere her yıl en az 2 bin megavatlık YEKA ihalesi yapmak istiyoruz. 2035’te rüzgâr ve güneşte 120 bin megavatlık kurulu güce ulaşacağız” açıklaması yaptı.
Emisyon ve arz güvenliği için olumlu
Cem Özkök, yarışmayı Türkiye’nin emisyon hedefleri ve arz güvenliği için olumlu bulduklarını, rüzgar ve güneşte her yıl en az 3’er bin MW’lık yeni kurulu gücü gerçekleştirme potansiyeli olduğunu belirterek, “Güçlü bir yerli sanayimiz ve yatırım iştahımız var. Süreçte iletim bedeli artışı olmayacak, sözleşme süresince ödenen iletim bedelleri YEKDEM portföyünden geri ödenecek ve yerlilik puanı da 55 olarak geçerli olacak” dedi.
Yatırımlar hızlanacak
Açıklanan modelle kapasitelerin en hızlı ve uygun şekilde sisteme bağlanmasının ve daha gerçekçi teklifler verilmesinin sağlanacağını vurgulayan Enerji Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, son birkaç yılda sundukları hemen hemen tüm önerilerin modelde yer aldığını söyledi. Özkök, “Fiyatlandırmanın döviz bazlı olarak tanımlanmasının yanı sıra sözleşme imza tarihinden itibaren belirlenen süre boyunca piyasaya satış hakkının tanınması da başından beri savunduğumuz önemli bir noktaydı. Bu, projelerin daha hızlı hayata geçirilmesini ve sektörde genel olarak olumlu bir ivme kazanılmasını sağlayacak” dedi.
İletim bedeli şikayeti çözüldü
Sistem iletim bedellerinin de yatırımcıların şikayetlerine neden olduğunu hatırlatan Cem Özkök, “Yatırımcılar, fizibilite çalışmaları sırasında iletim bedellerindeki beklenmedik yüksek zamları öngöremiyorlardı. Bu da projelerin maliyet hesaplamalarında belirsizlik yaratıyordu. Şimdi ise iletim bedellerinden muafiyetin getirilmesiyle, yatırımcılar daha hassas ve öngörülebilir hesaplamalar yapma şansına sahip olacaklar” diye konuştu.
Sektör “Süper İzin”i bekliyor
Pozitif gelişmelere karşın yenilenebilir enerji projelerinin önündeki en büyük engelin uygun koşullarda finansman bulunması olduğuna dikkat çeken Cem Özkök, “Mevcut konjonktürde yüksek faiz oranları, projelerin finansmana erişimini zorlayacaktır. İletim bedellerinden muafiyet ve döviz bazlı fiyatlandırma gibi adımlar, projelerin mali sürdürülebilirliğini destekleyecektir” şeklinde konuştu. Enerji Bakanlığı’nın üzerinde çalıştığı ve yenilenebilir enerji yatırımlarının izin süreçlerini optimize etmeyi amaçlayan “Süper İzin” mekanizmasını da olumlu bulduklarını dile getiren Özkök, “Tüm bu düzenlemelerin ülkemiz yenilenebilir enerji sektörü için konulan 2035 hedeflerine erişimde büyük katkısı olacak” dedi.