EkonomiNabucco CEO’su: Türkiye çekilirse bu proje gerçekleştirilemez

Nabucco CEO’su: Türkiye çekilirse bu proje gerçekleştirilemez

04.02.2009 - 13:32 | Son Güncellenme:

.

Nabucco CEO’su: Türkiye çekilirse bu proje gerçekleştirilemez

Nabucco Doğal Gaz Boru Hattı Projesi CEO’su (üst yönetici) Reinhard Mitschek, Nabucco projesinin Türkiye’ye, Türkiye’nin de Nabucco projesine ihtiyaç duyduğunu belirterek, "burada sadece bir A planı var o da Nabucco" dedi.
Mitschek, Ankara Limak Ambassador Otelinde düzenlediği basın toplantısında Nabucco projesi hakkında bilgi verirken gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, projenin Erzurum’dan değil Ankara’dan başlamasına dönük öneriye nasıl baktıklarını sorması üzerine Mitschek, projenin başlangıç noktasının doğudan kuzeybatı Avrupaya olduğunu söyledi.
Bu konuda iki seçenek olduğunu belirten Mitschek, birincisi boru hattının Türkiye’nin doğusundan başlayacak şekilde olduğunu ikinci seçeneğin ise BOTAŞ’ın taşımacılık kapasitesini kiralayarak, bunu Ankara’nın Ahiboz yakınlarından başlatmak olduğunu ifade etti.
Kendilerinin bu iki alternatife de açık olduklarına işaret eden Mitschek, bu konunun henüz müzakere edilmediğini, ancak iki alternatife de olumlu baktıklarını belirtti.
Projenin en uzun boru hattının Türkiye’den geçeceği dikkate alındığında Türkiye’nin bu kapsamda biraz daha avantajlı olup olmayacağının sorulması üzerine, bunun bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğini, hattın 1800 kilometresinin Türkiye’den geçiyor olmasının BOTAŞ’ın bu bölüm için yatırım yapması anlamına geldiğini kaydetti.
Projeye her paydaşın yani her şirketin eşit düzeyde ve aynı miktarda para yatıracağına dikkat çeken Mitschek, Türkiye’nin de bütün ortaklar gibi bu kapsamda bir yararlanıcı durumunda olduğunu bildirdi.
Mitschek, Botaş’ın hem işletme açısından hem de boru hattının bakımı noktasında kendi fayda sağlayacağını ifade etti.
Yatırım miktarına ilişkin olarak da Mitschek, projenin maliyetinin yaklaşık 8 milyar Avro olduğunu bunun yüzde 30’nun paydaşlar tarafından kendi öz sermaye ile karşılanacağını söyledi.
Bu çerçevede 2,4 milyar Avro 6 paydaşa bölündüğünde bunun her ortak için 400 milyon Avro anlamına geldiğine işaret eden Mitschek, burada söz konusu olan faaliyetin hattın inşaatı, kapasitenin sağlanması ve bunun pazarlanması olduğunu, bundan Nabucco şirketinin kendine kar sağlayacak şekilde bir yapılanmasının olmadığını karın ve vergi oluşumlarının projenin döngüsünde eşit adil ve dengeli şekilde planlandığını kaydetti.

"MAVİ AKIM’I RAKİP PROJE OLARAK GÖRMÜYORUZ"
Mavi Akım hattının Nabuccoya rakip olup olmayacağının sorulması üzerine
Mitschek, farklı farklı ülkeler ve bölgelerden gelen gazların, kaynakların Nabucco’ya girebileceğini, bunların Türkiye’den de dağılabileceğini ifade etti.
"Biz burada Mavi Akım’ı hiç bir şekilde rakip, alternatif proje olarak görmüyoruz" diyen Mitschek, Mavi Akım’ın aslında bu projeyi besleyen hatlarından biri olabileceğini söyledi.
Mitschek, sözlerine şöyle devam etti:
"Dolayısıyla biz Rusyadan da besleyen hatları biz bu sisteme sokabiliriz. Bu bizim için bir fırsat olabilir. Rusyanın da bu proje içeresinde olabilme ihtimali ile ilgili biz hiç bir şekilde bir ülkeyi reddetmiyoruz ya da proje dışında bırakmıyoruz. Herhangi bir gaz tedariği sağlayabilecek ülkeler de bu projenin bir parçası olabilirler ancak hissedar seviyesinde herhangi bir talep gelmedi.
Şu anda 6 hissedar var, bunlar gayet güvenilir, know-howu gayet iyi, teknolojileri teknik anlamında gelişmeleri gayet güzel. Rusya’dan bir gün teklif ya da talep gelmesi durumunda...Buna oturur kendileri karar verirler, ama şu ana kadar böyle bir talep yok."
Mavi Akım-2 projesinin de bir alternatif olabileceğine işaret eden Mitschek, Rusyanın bu iki alternatiften birini kullanarak bu sistemi besleyebileceğini söyledi.
Güney Akım projesinin de Nabucco ile ortak unsurlar içermediğini Mitschek, Nabucco projesinin fizibilite çalışmalarının tamamlandığını, projenin hem ticari, hem teknik, hem de hukuki açıdan fizibl olduğunu kaydetti.
Güney akım projesinin ise herhangi bir fizibilite çalışmasının bulunmadığına dikkat çeken Mitschek, "bununla birlikte Avrupa’daki serbest gaz pazar göz önünde bulundurulduğunda aslında biz alışığız bir projede ortak olursunuz, başka bir projede rakip olursunuz. Ancak böyle bir durum kesinlikle olumsuz bir etki yaratmayacaktır" diye konuştu.
Projeyi hızlandırma noktasında da Avrupa Komisyonunun bunun için elinden gelen desteği vermeye hazır olduğunu bildiren Mitschek, Budapeşte’de Nabucco zirvesinde bu bu yönde açıklama olduğunu kaydetti.
Bu kapsamda ayrıca 250 milyon avroluk bir hibenin bu proje için ayrıldığına işaret eden Mitschek, bunun kurtarma, iyileştirme paketleri içinden ayrılan miktar olduğunu bildirdi.
Hükümetler arası anlaşmaların nihai halini alması konusunda da komisyonun destek verdiğini belirten Mitschek, Nisan Mayıs gibi bu anlaşmaların da nihai halini almasını umduklarını söyledi.

HATTIN DOLDURULMASINDA SIKINTI VAR MI?
Boru hattının doldurulması noktasında İran, Irak, Türkmenistan gibi ülkeler bazında bazı sıkıntılar bulunduğunun hatırlatılması üzerine Mitschek, şu anda 2009 yılında bulunulduğunu ve ilk gazın 2014’de pompalanacağını hatırlatarak, şu an bir takım sorunların olmasının 5 yıl sonra da aynı sorunların olacağı anlamına gelmediğini söyledi.
Şahdeniz kapsamında 8 milyar metreküplük gazın Nabucco’ya bu projeden kaynak aktarılacağını bildiklerini ifade eden Mitschek, "bu gazın bir kısmı Türkiye’de iç pazarda kullanılabilir daha sonra Azerbaycan ve Gürcistan’a gidebilir" dedi.
Mevcut durumların 2014-2015 yılları için bir tehlike arz etmediğini belirten Mitschek,söz konusu yıllarda, ülkelerdeki üretim hacimlerinin çoğalması ile Avrupa için gerekli olan üretimin yapılacağını bildirdi.
Nabucco Zirvesinde de Türkmenistan Devlet Başkanının projeye dönük taahhütünü yenilediğine dikkat çeken Mitschek, şunları kaydetti:
" Azerbaycan, Türkmenistan daki rezervlerinin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Buradaki Avrupadaki ve Türkiyedeki gaz şirketleri aslında gaz tedariği konusunda müzakerelerini başlattı. Bununla beraber biz bu projeyi başlar başlamaz 30 milyar mekreküplük hacimden bahsetmiyoruz. Bu belki 2019 yıllarına kadar belki bir hedefimiz olabilir biz 8-10 milyar metreküple başlayacağız dolayısıyla 2014’te de 8-10 milyar metreküplük gazla bu boruları dolduracağımıza hiç bir bir şüphe yoktur, biz buna inanıyoruz. Rusya’da çok fazla rezerv var ama bölgeleri karşılaştırırsak doğal gazda en zengin bölgenin Orta Asya ve Ortadoğu olduğunu biliyoruz."

PROJE MALİYETİNİN REVİZYON EDİLMESİ
Proje yatırım maliyetinin revize edilip edilmeyeceğine dönük bir soru üzerine de Mitschek, 7,9 milyar avronun geçen yılki tavan yapan çelik fiyatları göz önünde bulundurulduğu zaman hazırlanan bir bütçe olduğunu hatırlattı.
Ancak şimdi çelik fiyatlarının düşüşe geçtiğine dikkat çeken Mitschek, "çelik fiyatları şimdi neredeyse geçen yılki fiyatları tavan fiyatının yarısı kadar. Bu yıl bu bütçeyi gözden geçireceğiz ancak biz şu an da bu bütçeyi tutmak, korumak istiyoruz çünkü bir yatırımcı için her zaman emin adım atmak en iyisidir diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Küresel kriz sonrası ticari bankaların durumuna ilişkin bir soruya karşılık da Mitschek, ticari bankalar finansmanda en az bölümü üstlendiğini, bankaların krizden elbette etkilendiğini belirtti.
Bu finansmanın dış taraflardan sağlanması aşamasında önce Avrupa Yatırım
Bankasına gittiklerini ifade eden Mitschek, "daha sonra IBRD’ye gidiyoruz,
ihracat kredileri ajanslarına gidiyoruz. US Eximbank ve Japonyada ki JIBIC ile
görüştük bunlar çok önemli ve ilgiyle bakıyorlar projeye. Çünkü burada 2 milyon
ton çelik kullanılacak ve bunun için Avrupa’da ve Türkiye’de üretim yetmiyor,
dışarıdan ihracat gerekiyor. Bu iki ticari banka da bu desteği vermeye hazır"

"TÜRKİYE ÇEKİLİRSE BU PROJE GERÇEKLEŞTİRİLEMEZ"
Türkiye’nin Nabucco projesinden çekilmesi durumunda bir B planının olup olmadığının sorulmasına karşılık da, Mitschek Nabucco’nın Türkiye’ye, Türkiye’nin de Nabuccoya ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, şöyle dedi:
"Eğer Türkiye yoksa, Türkiye bir şekilde çekilmek isterse bu projede bir şekilde gerçekleştirilemez. Bununla ilgili Nabucconun bir B planı yok ama Nabucco içinde ortakların bir B planı vardır, yoksa zaten zayıfsınızdır.
Burada sadece bir A planı var o da Nabucco. Türkiye bu anlamda çok
önemli"
Bir başka soru üzerine de Mitschek, Nabucco’nun hiç bir şekilde gaz satın almayacağını, sadece sadece iletim taşıma sistem operatörlüğü görevini üstleneceğini yani gazı tedarik etme pazarlama ve işletilmesini sağlayacağını vurguladı.
Avrupa ve Türkiye’deki satıcıların istedikleri yerden gazı alabileceklerine işaret eden Mitschek, "ülkeler hangi gazın olduğunu, kalitesini, gazın fiyatını kendileri belirleyecek, Nabucco belirlemeyecek ister İran, ister Azeri, Türkmen gazı, Türkiye’den aldıkları gaz olsun biz sadece bu gazı ileticeğiz, pazarlayacağız" dedi.
Mitschek, kendilerinin enerjinin insanlara gitmesi ve arz güvenliğinin sağlanmasını amaçladıklarını belirterek, projenin siyasi gündemi bulunmadığını sözlerine ekledi.