Mardin’de gömlek atölyesi açacak yılda 200 kişiyi iş sahibi yapacak

Ünlü modacı Cemil İpekçi, iki yıldır Mardin’de sürdürdüğü 18-60 yaş arası ev kadınlarının meslek edinmesine yönelik çalışmalara bir yenisini ekledi. İpekçi’nin Mardin Kızıltepe’de yaptırdığı okul ekim ayında eğitime başlayacak. Okulda sabah gençlere, öğleden sonra ev kadınlarına, akşam üstü ise erkeklere overlok, kalıpçılık gibi meslek edindirme dersleri verilecek.
Okuldan her yıl 200 kişinin iş sahibi olacağını dile getiren İpekçi, okul yapmaya karar vermesinin nedeninin bölgedeki yetişmiş insan eksikliği olduğunu söyledi.
Devletin bölgede yatırım yapacaklara teşvik sağladığını ancak yetişmiş işgücü eksikliği nedeniyle teşviğe rağmen yatırımların yeterince artmadığını dile getiren İpekçi şöyle konuştu:
“Bir çok arkadaşım orada atölye açmak niyetinde. Bu okuldan her yıl 200 kişinin iş sahibi olarak ayrılacak. Eğer o günden sonra kimse gelmezse ben oraya gömlek atölyesi açacağım. Bu gibi atölyeler ekonomi içinde etkili. Suriye başta olmak üzere birçok ülke alım için batı şehirlerine geliyor. Burada üretim canlanırsa kent tampon görevi görür ve ekonomik girdisi artar.”

Yeni proje Van’a
Okulda tasarımın yanında tiyatro, şan, spor, resim gibi sanatın farklı dallarında eğitimlerin verileceğini dile getiren İpekçi, “Eğitmen kadromuz ne mutlu ki Mardinlilerden oluşuyor. Ankara, İzmir gibi büyük kentlere yerleşmiş olan kişiler gönülden bu okulu destekleyerek Mardin’e geri döndüler” diye konuştu. Cemil İpekçi, Anadolu’ya olan yatırımlarının devam edeceğini dile getirirken yeni projesinin Van’da 100 kıza kilim dokuma tezgahlarında eğitim vermek olduğunu söyledi. İpekçi, kilimden farklı ürünlerin de üretimini amaçladığını dile getirdi.

Doğu’nun Barbie’si Berivan
Şırnak’ın İdil ilçesindeki 70 kişilik atölyede Berivan adlı bez bebeğin üretimini yaz aylarında tamamlayacaklarını anlatan İpekçi, “Bebeğin şalvarları, baş örtüsü, yelekleri olacak. Tıpkı Barbie bebek gibi. Ama o bezden olacak. Berivan’ı almak isteyenler çocuklar onu evlat edinmek zorunda” dedi. İpekçi, Berivan’ın hikayesini ise şöyle anlattı:
“12 yaşındaki Berivan ailesini kaybeder ve ormandaki bir ceylanın sütüyle karnını doyurmaya başlar. Ceylanın fazla sütünden peynir yapar. Köy halkı Berivan’ın başka yollarla para kazandığını düşündüğü için onu öldürür. Biz Berivan’ı yaşatırken çocukların çocuklara sahip çıkmalarını, birbirlerine acımasız davranmamalarını hedefliyoruz.”

‘Doğu masalı dört mevsim’
Mardin’de 25 Eylül’de gerçekleştireceği “Doğu masalı, dört mevsim” adlı defilenin son hazırlıklarını yaptığını anlatan İpekçi şöyle dedi:
“Kıyafetlerin yanı sıra bu bir şov olacak. Ermenice, Arapça, Süryanice şarkılar, 120 parçalık koleksiyona eşlik edecek. Koleksiyonda aksesuarlar ve kumaşlar yöresel ancak tarz günümüze yorumlanmış olarak hazırlandı.”

‘Krizin üstünden zıplayabilirdik’
“‘Türkiye’de tarım ve hayvancılık yapılamaz diyenler’ beni kandıramaz” diyen İpekçi şöyle devam etti:
“Hükümet şimdi çiftçiye 600 lira veriyor. 600 lirayı alan çiftçi çalışır mı? Türkiye topraklarında kalan Mezopotamya, Hollanda kadar. Biz aslında tüm dünyayı doyuracak güçteyiz. Biz de eti 1 liradan, domatesi 2 kuruştan yiyebilirdik. Telekom gibi şirketlerin yabancılara satılmasını anlıyorum. Tarım ve hayvancılık alanında da yabancı ortaklığa gidilebilirdi. Böylece yüksek standartlarda üretim olurdu. Ayrıca hakkıyla birşeyler yapılsaydı biz krizi teğet geçmez, üzerinden zıplardık.”

‘AK Parti’yi seviyorum ama karşısındayım’
Cemil İpekçi cuma günü başlayan ve Yansıma adlı defileyle destekte bulunduğu moda fuarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Bir kentin bir moda fuarı olur. İkiye ayırdılar ve hükümet sahip çıkmadı. İhracatçılar Birliği’nin yüzde 50 geliri Hazine’den. Bu, nereye harcanıyor? İstihdam olmayan yere bu para nasıl harcanıp partiler yapılıyor. Kimse bunu sorgulamıyor. 3 milyon euro’dan bahsediyoruz. AK Parti çok sevdiğim bir parti olmasına rağmen çok da yargıladığım bir parti. Sevmeme rağmen yanında olamıyorum, karşısında oluyorum. Başbakan bu kadar mı referanduma, evet ve hayıra başını koydu. Paranın saçıldığını okumuyor mu, danışmanları söylemiyor mu?”

‘Benim menfaatim hepsini yerden yere vurmak’
“Gündemde referandum var. Evet diyen neden evet diyeceğini bilmiyor, hayır diyen de neye hayır dediğini...” diyen İpekçi şöyle dedi:
“Tıpkı seçimlerde olduğu gibi. Kimse global düşünmüyor. Herkes menfaatini kolluyor. Cemil İpekçi’nin menfaati ne derseniz hepsini yerden yere vurmak. Bana bugüne hükümetten bir kuruş gelmedi. Beni Adalet ve Kalkınma Partisi’ne yapıştırmışlar ordan rant alıyor, ihale alıyor diye. Ben ihale alsam 80 trilyon para koyardım kenara. Ayrıca kimsenin bir partiyi sevme hakkı da yok. Kimse terbiyeli bir şekilde tartışmıyor. Hakaret dolu tartışmalar var. Ben radikal olurum, siz ateist, oturur tartışırız. Liberal demokrasi bunu getirir. Herkes aynı şeyi düşünürse hepimiz koyunuz demek. 82 milyonun aynı şeyi düşündüğü gün buna ben çok üzülürüm. Medeniyet farklı görüşlerin sürtünmesiyle gelişir.”