Beklenen oldu; Moody’s Türkiye’nin kredi notunu arttırdı. Hatta beklenenden daha iyisi oldu; Moody’s Türkiye’nin kredi notunu iki kademe birden arttırdı. Böylece üç büyük kuruluşun yani Moody’s, S&P ve Fitch’in notları aynı seviyeye geldi.
Buraya kadar her şey olumlu. Daha yüksek kredi notu daha iyi borçlanma imkânı, sermaye girişlerinde hızlanma demek. Ama her not yükselişinden sonra yazdığımız gibi cuma gecesi gelen artış Türkiye için olumludur fakat yeterli değildir. Bir ekonomi için başarı ölçütü S&P ölçeğinde en az BBB- ya da Moody’s ölçeğinde en az Baa3 notuna sahip olmaktır. Oraya ulaşmak için ise notumuzun dört kademe daha artması gerekiyor. Şu anda rating kuruluşları bizim için “finansal yükümlülüklerini yerine getirebiliyor ancak yüksek risk var” diyorlar. Dört kademe artıştan sonra ise “Kredi kalitesi iyi ve kredi riski düşük” diyecekler.
Yenileri gelecek
Bu yılın geri kalan döneminde yeni not artışı olur mu? Olur. Görünümün her üç kuruluştan pozitif olması da bir sonraki not aksiyonun yukarı yönlü olacağına işaret ediyor.
2023 Mayıs seçiminin ardından politikalarda yapılan değişikliklerin ve geleneksel politikalara yönelişin kredi derecelendirme kuruluşları tarafından olumlu karşılandığını görüyor ve bunun bir not artışına dönüşmesi için politikalardaki normalleştirme ve ekonomideki dengelenme sürecinin sürdürülmesi gerektiğini biliyorduk. Rating kuruluşları bu mesajı defalarca vermişlerdi.
Güven arttı
Moody’s son açıklamasında da kredi notundaki bu artışın temel itici gücünün yönetişimdeki iyileşmeler ve ortodoks para politikasına kararlı dönüş olduğunu belirtti. Ilımlı politika duruşunun ülkenin yüksek dış kırılganlığını önemli ölçüde azalttığını söyledi. Enflasyon ve iç talebin ılımlı bir seyir izlemeye başlamasının, önümüzdeki aylarda ve 2025’te enflasyonist baskıların önemli ölçüde azalacağına dair güvenlerini artırdığını vurguladı.
Mesaj aynı. Kredi kuruluşlarının her üçü de daha önceki açıklamalarında ortodoks politikalara geçişin kısa ömürlü olması ve daha fazla makroekonomik stresin ortaya çıkması halinde görünümün negatife çevrilebileceğini de defalarca söylemişlerdi. Mart ayındaki Fitch not artışından sonra dediğimiz gibi “Eğer yakın geçmişte örneğini sıklıkla gördüğümüz heterodoks maceralardan uzak durur, faiz takıntısından kurtulur, ekonominin kuralları ile kavga etmeden mevcut politika duruşunda ısrar edersek önümüzdeki dönemde Moody’s ve S&P’den not artırımları gelecektir.“ Normalleşme ve dengeleme sürecinin sürdürülebilirliğine daha fazla güven duyulması ve enflasyonda düşüşün süreklilik kazanması, sermaye girişlerinin artması, uluslararası rezervlerin seviye ve bileşiminin iyileşmesi ve dolarizasyonun azalması Türkiye’yi yatırım kategorisine taşıyacaktır.
Riskler de var
Öte yandan riskler hala var. Moody’s gibi diğerleri de Türkiye siyasi risklerini olumsuz bir faktör olarak görüyor. Ekonomideki en büyük risk ise çeşitli sektörlerden gelen yakınmaların arttığı, ücretlilerin zorlandığı, ihracatçıların huzursuz olduğu bir dönemde mevcut politikalardan bir dönüş olmasıdır. Kurala dayalı ve öngörülebilir politikaların yerini yakın zamanda olduğu gibi kuralsız ve öngörülemez bir politika setinin almasıdır.