08.06.2017 - 07:30 | Son Güncellenme:
İHA
Simav’ın Naşa Beldesi’nde istiridye mantarı yetiştirip satan Mehmet Özkurt (36), mantarı nasıl yetiştirildiğini ve faydalarını anlattı. Özkurt, “Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın vermiş olduğu ‘genç çiftçi’ projesi kapsamında 30 bin liralık hibe desteği ile başladığım istiridye mantarı üretimi, satış ve pazarlamasına yaklaşık bir yıldır devam ediyorum. Şu anda istek ve talebe cevap vermekte çok zorlanıyoruz, tüm kazancımızı yeni tesislerimiz için birikim yapıyoruz. Üretiminde fiziksel olarak herhangi bir zorluğu yok, tamamen bilgi ve tekniğe dayalı bir çalışma gerekiyor. Türkiye genelinde istiridye mantarı üretimine müthiş bir istek ve talep var. Şu anda 100 metrekare bir alanda üretim yapıyoruz, 10 ton kompost kapasiteli üretim tesisimizden bir dönemde yaklaşık 3 ton istiridye mantarı elde ediyoruz” dedi.
Emekli öğretmen Necati Ayyıldız (77), istiridye mantarı ile daha önceleri tanıştığını, deneyip yediğini ve çok lezzetli olduğunu ifade etti. Ayyıldız, “Aroması çok güzel olan istiridye mantarını herkese tavsiye ediyorum, özellikle yaşlılar için çok değerli bir besin. İstiridye mantarını tanıdıktan sonra eti bıraktım, etsiz duramazdım ama bu mantar kuzu etini bile aratmıyor" diye konuştu.
İstiridye mantarının devamlı müşterilerinden Mehmet Akif Adıgüzel (28) de istiridye mantarını çok sevdiğini, sürekli tükettiğini belirterek, herkese tavsiye ettiğini söyledi.
Mutfaklara yeni yeni girmeye başlayan istiridye mantarının birçok hastalığa iyi geldiği biliniyor. Doğada kayın ve kavak gibi ağaçların gövdelerinde yetişen, istiridyeye benzediğinden dolayı bu ismi alan bu mantar türü, besin değeri ve faydalarıyla ciddi rakamlarda talep alıyor.