09.10.2009 - 17:04 | Son Güncellenme:
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, İstanbul’daki elektrik sayaçlarının değiştirilmesiyle ilgili, “Abone yönetmeliğine göre sayaçların 10 yılda bir değiştirilmesi zorunlu, fakat bunun finansmanın kimin tarafından yapılacağıyla ilgili bir tartışma var, bu konuyu inceleyeceğim” dedi.
Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 2009-2010 Eğitim-Öğretim Yılı açılış töreni Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın da katılımıyla yapıldı.
Tören öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Yıldız, İstanbul’da abonelerin haberi olmadan sayaçların değiştirilmesiyle ilgili sorular üzerine, Abone Yönetmeliğine göre elektrik sayaçlarının her 10 yılda bir değiştirilmesinin zorunlu bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:
“İstanbul’da yaklaşık 1 milyon 200 bin adet 10 yılı geçmiş, hatta
1920’lerden 1930’lardan bu yana sayacı değişmemiş aboneler var. Bunlar hem doğru kayıt alınamamasına sebep oluyor hem de bir kısım abonenin de istemi dışında kaçaklara sebep oluyor. İş doğru bir iş ama bunun finansmanının kim tarafından yapacağıyla ilgili bir tartışma var. Bu konuyu bir inceleyim ondan sonra tartışalım.”
Bakan Yıldız, törende yaptığı konuşmada ise Gazi Üniversitesi 2009-2010 eğitim-öğretim yılı açılış törenine katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Malzemesi insan olan hiçbir sektör veya bilim dalının kolay olmadığını anlatan Yıldız, “Ben bunu ağzında 17 tane dolgusu olan biri olarak söylüyorum. Size gelenin mutlaka bir derdi vardır” diye konuştu.
Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan ve Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ünsal Özgen’in daha düzgün binalarda eğitim vermek için kamunun yardım beklendikleri yönündeki sözleri üzerine Bakan Yıldız, özellikle son hükümetlerin en büyük yatırımın insana yapılması gerektiğinin farkında olduğunu, fakat kamunun da kaynaklarının ortada bulunduğunu söyledi. Kendisinin Kayserili olduğunu hatırlatan Bakan Yıldız, Erciyes Üniversitesinde “doğduğu topraklarla ödeşenler” diye bir kampanya başlattıklarını ve bu çerçevede başka yerlerde yaşayan gelir seviyesi yüksek birçok Kayserili’nin Erciyes Üniversitesine toplam 120 milyon dolar değerinde bina yaptırdıklarını kaydetti. Bakan Yıldız, “Kayseri’de kamu yatırımlarının sadece 3’te 1’i kamudur, kalanı özel sektör tarafından yapılmıştır. Bu tür yardımlar başka şehirlerde de özendirilmeli” diye konuştu. Üniversitelerin en önemli ihtiyaçlarından birinin de Ar-Ge için kaynak ayrılması olduğunu anlatan Yıldız, söz konusu yatırımların ilk kez 460 milyon liraya çıkarıldığı zaman bu paranın verildiğini fakat kullanılamadığını belirterek, “Bunda hepimiz öz eleştiri yapmalıyız. Ülke olarak hepimiz bir değişim içinde olmalıyız” dedi.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ AYHANGazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan ise yaptığı konuşmada, 1926 yılında Atatürk tarafından temelleri atılan üniversitenin 83 yıllık tarihinde çok sayıda bilim insanı ve bürokrat yetiştirdiğini ve yetiştirmeye de devam ettiğini söyledi.
Türkiye’de hala kamusal bir hizmet olarak görülen yüksek öğretim konusunda yeni atılımlar atılması gerektiğini ifade eden Ayhan, herhangi bir eğitim-öğretim kurumunun kapısına üniversite tabelası asarak o kurumun üniversite yapılamayacağını söyledi.
Ayhan, şöyle konuştu:
“Sadece tabela asılarak bir eğitim ve öğretim kuruluşu haline getiremediğiniz gibi gerçek üniversitelere de haksızlık etmiş olursunuz. Ben siyasi otoritenin her ile üniversite kurması görüşünü sonuna kadar destekliyorum. Ama altyapısının tesis edilmesi, herhangi bir eğitim-öğretim kuruluşu olarak kabul edilmemesi, özerk üniversite anlayışının yerleştirilmesi, akademik hürriyetinin sonuna kadar tanınması, cezalandırılma korkusu olmadan üniversitenin görüşlerini beyan edebilmesini arzu ediyoruz. Alt yapısı olmayan, özerk ve özgür üniversite ortamı olmayan eğitim-öğretim kuruluşları üniversite olamaz. Türk gençliğinin ufuklarını ve umutlarını tatmin eden bir eğitim veremez. Onun için siyasi iktidarımızdan 21. yüzyıl ufkuna paralel olarak bizlerin önünün açılmasını istiyoruz.”
Türk üniversite ve öğretim üyelerinin dünyanın en gelişmiş ülkelerindeki eğitmenler kadar başarılı olduklarını, fakat Türkiye’den bir üniversitenin hala dünyadaki ilk 100 üniversite arasına giremediğini belirten Ayhan, bunun nedeninin de Ar-Ge faaliyetlerindeki yetersizlik olduğunu kaydetti. Ayhan, yeni açılan üniversitelere yardımcı olabilmek için eski üniversitelerin fonksiyonlarının artırılması ve Ar-Ge’ye ayrılan payların mutlaka artırılması gerektiğini vurguladı.
Gazi Üniversitesinin bugün 67 bin öğrencisi bulunduğuna dikkat çeken Rıza Ayhan, Yüksek Öğretim Kurumunun “kontenjanlarınızı artırın” demesi üzerine 100 kişilik mekanlarda 150 öğrenciye eğitim vermeye çalıştıklarını söyledi. Ayhan, “Gazi Üniversitesi bir şehir üniversitesidir ve 122 ayrı binada eğitim vermektedir. Bu binaların çoğu da 1950 ve 1960’ların teknolojisiyle yapılmıştır. Bu binaların onarılması ve yenilenmesi gerekiyor. Biz devlet üniversiteyiz ve devletten yardımcı olmasını bekliyoruz” diye konuştu. Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derviş Yılmaz, 1968 yılından bu yana 3 bin 338 diş hekimi yetiştiren fakülteye bu yıl 90 öğrencinin daha katıldığını kaydetti. Yılmaz, bu yıl İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerine de eğitim vereceklerini sözlerine ekledi. Törende konuşan İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ünsan Özgen, bu yılın başında kurulan fakültenin altyapı çalışmaları devam ettiği için öğrencilerin Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinde eğitim göreceklerini söyledi.
Açılış konuşmalarının ardından törende bu yıl fakülteye en yüksek puanla kayıt yaptıran öğrenci ile sınıf birincilerine hediye verildi. 2008-2009 eğitim-öğretim döneminde akademik yükselmesi gerçekleşen akademisyenler de binişlerini giydiler.