05.06.2016 - 13:15 | Son Güncellenme:
AA
Borsa İstanbul zorlu haziran dönemecine girdi. Borsa İstanbul, yılın ilk 4 ayındaki yükseliş serisini mayıs ayında sonlandırarak hisse senedi yatırımcısına yaklaşık yüzde 9 kaybettirirken, haziran ayında yurt dışındaki zorlu gündem maddelerinin yön üzerinde belirleyici olması bekleniyor.Yılın ilk dört ayında yüzde 18,96 yükselen BIST 100 endeksi, mayıs ayındaki düşüşüyle borsa çevrelerinde "mayısta sat ve git" olarak özetlenen genel satış beklentilerini haklı çıkardı.
Mayıs ayında gelişmiş dünya borsalarında genel olarak yatay ya da pozitif bir seyir izlenirken, Türkiye'nin de içinde bulunduğu gelişen ülke borsaları, ABD Merkez Bankasına (Fed) ilişkin faiz artırım beklentilerinin artması ile satış baskısı altında kaldı.Analistler, AK Parti'nin mayıs ayı başında olağanüstü kongre kararı almasının, TL varlıkların negatif ayrışmasına yol açtığını ancak kongrenin 22 Mayıs'ta gerçekleştirilmesi ve Binali Yıldırım'ın Başbakan olmasının ardından küresel piyasalara bağlı dalgalanmalara geri dönüldüğünü kaydediyor. Nisan ayını 85.328 puandan tamamlayan BIST 100 endeksi, mayıs ayında 76.208 puana kadar geriledikten sonra ayı 77.803 puandan tamamlamıştı.
Haziran ayında Fed faiz kararı ve sonraki döneme ilişkin faiz beklentileri ile Brexit oylamasının küresel piyasalarda yatırımcıların fiyatlama davranışları üzerinde belirleyici olacağına dikkati çeken analistler, yurt içinde ise Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) faiz indirimlerinin devam edip etmeyeceğinin izleneceğini dile getiriyor.
FED VE BREXİT İKİ KRİTİK GÜNDEM
Konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan, 15 Haziran’daki Fed toplantısına kadar haziran ayının ana gündemin Fed'e ilişkin beklentiler olacağını belirtti.Doğan, Fed üyelerinin haziran ya da temmuz ayında faiz artışı yapılabileceğine dair mesajlarının sıklaştığını hatırlatarak, "Bu durum doların uluslararası piyasalarda değer kazanmasına, başta gelişen ülkelerde olmak üzere hisse senetleri piyasaları ve emtialardan çıkışlara neden oluyor" dedi.
Fed’in şahin ve güvercin yüzünün ortaya çıkma zamanlarına bakıldığında, doların uluslararası piyasadaki değerinin iyi bir gösterge olduğuna işaret eden Doğan, son iki haftadır 95 - 96 aralığında seyreden dolar endeksi 93’e yaklaşınca Fed’in şahin kanadının, 100’e yaklaşınca da güvercin kanadının daha fazla sesinin çıktığına dikkati çekti.
Doğan, bu ayın önemli gündem maddelerinden birinin de 23 Haziran’da İngiltere’nin, Avrupa Birliği (AB) ile tamam mı devam mı kararını vereceği Brexit oylamasının olduğunu belirterek, "Yapılan son anketler AB içinde kalma yanlılarının kıl payı önde olduğunu göstermesine karşın kararsızların çokluğu ve düşük seviyede kalması beklenen oy verme oranı nedeniyle sürprizlere açık. Beklentilerin aksine İngiltere'nin AB üyeliğinden çıkışı, AB'nin temellerinin çatlamasına ve ciddi bir finansal türbülansa neden olabilir." diye konuştu.
Brexit'in gerçekleşmesi durumunda kenara çekilip ilk etkileri görmek, sonra da tüm senaryoları yeniden yazmak gerekebileceğini söyleyen Doğan, "BIST 100 endeksinin mayıs ayındaki düşüşüyle çarpanlar bazında cazip hale gelmesine karşın uluslararası piyasalarda CDS’lerin (risk primi) yüksek seyri, kırılganlığın henüz bitmediğini gösteriyor." değerlendirmesinde bulundu. Doğan, kısa vadede alım iştahının artması için küresel ölçüde bir iyimserliğe ihtiyaç duyulduğunu vurgulayarak, BIST 100 endeksinin 75.000 puan seviyelerine gerilemesi durumunda, iç siyasette çok önemli bir değişim söz konusu olmaması halinde orta ve uzun vadeli alıcıların iştahının artacağını öngördü.
"TAHMİN ETMESİ EN ZOR AYA GİRDİK"
Turkish Yatırım Araştırma Bölüm Başkanı Baki Atılal da bu yıl için tahmin edilmesi en zor aya girildiğini kaydetti.Fed'in, 15 Haziran’da faiz artırımına kaldığı yerden devam edip etmeyeceğinin, küresel büyüme, Çin gibi nedenlerle pas geçmesi durumunda ise kullanılacak ifadelerin izleneceğini aktaran Atılal, kendi beklentisinin Fed'in pas geçmesi yönünde olduğunu anlattı.Atılal, Fransa’da sendika ve işçi örgütlerini sokağa döken çalışma yasasının 8 Haziran'da Senato’dan geçmesi durumunda avro karşıtı söylemlerin artması, 23 Haziran'daki referandumda İngiltere'nin Brexit'e "evet" demesi durumunda sterlin ve avroda oluşabilecek aşırı volatilitenin, piyasaların önündeki önemli risklerden olduğunu dile getirdi.
İspanya'nın, 26 Haziran'da ikinci kez sandık başına gideceğini de anımsatan Atılal, MSCI Türkiye Endeksi'nin, mayıs ayında gelişen piyasalardan yüzde 10, gelişmiş piyasalardan yüzde 14 daha az performans gösterdiğine dikkati çekti.
Atılal, BIST 100 endeksinin teknik açıdan 76.200 desteğinin kırılması durumunda 75.300 seviyesinin gündeme gelebileceğini belirterek, "Fed ve Brexit’in yön üzerinde ana belirleyici gündem maddeleri olacağını düşünüyorum. Fakat değerlemeler açısından yeniden cazip seviyelere gelmemiz, endeksin normal şartlarda 76.200 - 81.000 bandında hareket etmesini sağlayabilir. Yatırımcıların alışlarda iştahlı olmamasının önündeki en büyük etken hikaye eksikliği. Yine de stop-loss (zarar kes) seviyeleri kullanılarak hisse tarafında pozitif tarafta yer alıyoruz" görüşünü de paylaştı.