14.10.2008 - 01:17 | Son Güncellenme:
Milliyet ekonomi yazarları global krizle ilgili kafalardaki soruları yanıtlıyor - 1 / Güngör Uras
Herkesin kafasında aynı soru var: Türkiye ne kadar etkilenir, ne yapmalı? Milliyet yazarları bu soruları sizler için yanıtlamaya çalışıyor. Bugün Güngör Uras’ın yanıtları...
Uras, küresel mali krizin tüm ülkeleri etkileyen büyük bir ekonomik krize dönüşmesi tehlikesine karşı herkesi uyarıyor: “Nakit her zaman ‘kral’dır ama kriz korkusunun pompalandığı zamanda ‘imparator’ olur” diyor. Oto almak isteyenin ikinci ele bakmasını, kalbi dayanabilenlerin borsaya girebileceğini belirtiyor. Parasına sağlam liman arayana tavsiyesi mevduat!.. Uras’ın, esnafa, şirket sahibine Ayşe Teyze’ye, Ali Rıza Amca’ya önerileri şöyle:
‘Uyanık olur, işi ciddiye alırsak, fırtınayı atlatırız’
Kriz gelir mi? Gelirse bizi ne zaman ve nasıl vurur?
Uras: İnsanlar kriz beklentisine girerse, kriz gelmese bile ekonomi sarsıntı geçirir. Şimdiki şartlar bizde ciddi bir kriz tehlikesi olduğunu göstermiyor. Ama bu demek değil ki, “Bize bir şey olmaz abicim!” Sert rüzgârlardan etkileniriz.
(1) Bizim 50 milyar dolar cari açığımız (döviz açığımız) var. Bunu dışarıdan gelen dolarla kapatıyoruz. Dışarıda esen fırtına dövizi bulunmaz ve pahalı yapacak. Biz eskiye göre daha zor ve pahalı borçlanacağız.
(2) Özel sektörün 100 milyar dolar dolayında, bankaların 20 milyar dolar dolayında bir yıl vadeli dış borcu var. Bu borçların vadesi gelenlerin yenilenmesi gerekiyor. Dışarıda döviz bulunmaz ve pahalı olduğu için özel sektörümüz zorlanacak.
(3) Bugüne kadar döviz ile borçlananlar doların hemen hemen sabit seyreden YTL fiyatına güveniyor, bundan istifade ediyordu. Doların YTL fiyatı artınca, borçlarının YTL karşılığı da artacak. Bu döviz borcu olanları üzecek.
(4) Bizim ihracatçılar döviz fiyatının yükselmesini bekliyordu. Döviz fiyatı yükseldi ama bu defa da ABD ve AB pazarında kriz başladı. Talep daraldı. İhracatımızda gerileme tehlikesi var. Biz dışarıdaki fırtınanın olumsuz etkisini yavaş yavaş hissedeceğiz. Yavaş yavaş hissetmek iyidir. Eğer olumsuz gelişmeler hızlı ve büyük ölçüde olmaz ise ekonomimiz bunu “hazmedebilir”.
Biz geçmiş yıllarda çok ciddi sorunlarla karşılaştık. O sorunlar bizi yaraladı ama yaraları kısa sürede sarma becerisini gösterdik. Bu defa da uyanık olur, işi ciddiye alırsak fırtınayı az hasarla atlatabiliriz.
Yatırım için arsa, kira için ev alayım demeyin
Gayrimenkul fiyatları önemli ölçüde düştü. Ev, arsa almak için iyi zaman mı? Yoksa, bekleyelim, fiyatlar biraz daha düşer mi?
Uras: Ev oturmak veya kiralamak için alınır. Ev fiyatlarında balon vardı. Fakat bu arada başta demir fiyatı, birçok girdinin fiyatı yükseldi. Balonu maliyet artışları emdi bitirdi. Bitmiş evlerden elde kalanları yap-satçı’lar nakit arayışında düşük fiyatla satabilir. Oturmak için almak isteyenler (fırsat bu fırsat diye değil, ihtiyaçları için ev alacaklarsa) alabilirler.
Şu dönem kiralamak için, yatırım için eve para bağlama zamanı değil. Önümüzdeki dönemlerde inşaat maliyetlerindeki artış nedeniyle ev fiyatları düşmez. Artar. Arsaya da ihtiyacı olan para bağlayabilir. Ama yatırım için arsa satın almanın zamanı değildir.
Paraya takla attıranlar batar, en sağlam yatırım mevduattır
İnsanlar küçük büyük tasarruflarını nerede ve nasıl değerlendirmeli? Mevduat mı, bono mu, döviz mi, altın mı satın almalı?
Uras: Kriz endişelerinin ortalıkta dolandığı günlerde, “paracıklarına takla attırarak paradan para kazanmaya kalkanlar” batar. Tozdan dumandan neyin ne olduğunun belli olmadığı bir dönemde, en önemli şey “paradan para kazanmaya kalkmak değil”, paracıkları sağlam kazığa bağlamaktır.
Küçük veya büyük birikimi olanların telaşla oradan alıp buraya taşımamaları, paracıklarını oradan buraya taşımamaları, dövizden YTL’ye YTL’den döviz dönme arayışına girmemeleri gerekir.
Şimdilerde altın fiyatı yüksek ve dalgalanıyor. Kaldı ki, tasarrufların bir kısmı altına bağlanabilse de tamamı bağlanamaz.
Birikimlerin tamamını yabancı paralara bağlamak tehlikeli, sonu belli olmayan bir iştir.
En sağlamı banka mevduatıdır. Bankalar yüksek reel faiz ödüyor. Döviz fiyatı beklenenin üzerinde artarsa bankaların faizi de yükselir. Mevduat akılcı bir yol olarak görünüyor.
Yatırım fonları da var. Bunlara para yatırılır mı?
Uras: Yatırım fonunun içindeki kâğıtların cinsi önemli. Fonda hisse senetleri çoğunluktaysa, fırtınalı dönemlerde değerleri düşebilir. Ama devlet tahvili ve bonosu varsa fonlara yatırım yapılabilir.
Doğrudan devlet tahvili ve hazine bonosu satın almak mümkün mü?
Uras: İnsanların finans sistemine güvenlerinin sarsıldığı dönemde devlet tahvilleri ve hazine bonolarının önemi artar. Şimdilerde ABD’de (faizinin çok düşük olmasına rağmen) herkes parasını hazine bonosuna bağlıyor.
Devlet tahvili ve hazine bonosu tasarrufların bağlanabileceği en sağlam kazıktır. Faizi de yüksek. Daha da yükselirse önceden alınan tahvillerin değeri düşer. Tahvile ve bonoya yatırım yapacakların bankalarıyla temas ederek, uzmanlardan bilgi almalarında yarar vardır.
Ekonomide daralma fiyat artışını önleyebilir
Enflasyon artar mı?
Uras: Döviz fiyatının yükselmesi, faiz fiyatının artması karşısında fiyatların beklenenden daha fazla artması kaçınılmaz bir durumdur. Ancak iç ve dış talebin daralması, üreticinin ve tüccarın fiyatları büyük ölçüde artırmasına imkân vermeyecektir. Fiyat artışları makul çizgide kalabilir.
Kalbi dayanabilecekler hisse senedi alabilir
Borsada hisse senedi fiyatları çok düştü. Borsada fiyatlar daha aşağı gider mi? Şimdilerde hisse senedi alan zarar eder mi? Biraz düşse de nasıl olsa fiyatları yükselir ve de uzun dönemde kazanç sağlar mı?
Uras: Hisse senedinin fiyatı ayağa düşünce alınır, çıkınca satılır. Ama kimse ayağa düştüğü ve kafanın tepesine çıktığı fiyatı yakalayamaz. Onun için tavsiye edilen, fiyatlar dize ulaştığında hisse senedini satın almak, boyun seviyesine geldiğinde satmaktır. Şu anda dev kuruluşların hisse senetlerinin fiyatları 1 YTL’ye, 2 YTL’ye kadar düştü.
Uzun dönemli yatırım yapacaklar, bugün aldıklarını yarın satmayı düşünmeyenler, yürekleri kaybetmeye dayanacak olanlar, fiyatlar biraz daha ucuzladığında kalp krizi geçirmeyecekler hisse senedi satın alabilir.
Hisse senetleri biraz daha ucuzlayabilir ama, üç gün mü desek, üç ay mı desek, üç yıl mı desek, bir süre sonra mutlaka yükselecektir.
Elinizdeki nakdi arabaya yatırmayın
Otomobil almak isteyenler ne yapsın? Yerli üretim olmayanlar dövizle geliyor. Döviz fiyatı da yükseliyor. Oto almak isteyen biraz beklerse, döviz ucuzlar, fiyatlar düşer mi? Yoksa, otomobil almanın zamanı mıdır?
Uras: Otomobil fiyatları biraz artacak. Bu kaçınılmaz bir durum. Fakat otomobil fiyatları artacak diyerek borçlanarak veya eldeki nakdi kullanarak gereksiz satın almalar yanlış olur.
İhtiyacı olan lükse kaçmadan, makul fiyatlı araçlardan satın alabilir. Doğrusu, şu zamanda ikinci el araç satın almaktır. Bunların fiyatları makul olur. Satın alan da fazla yük altına girmez.
Krediye ihtiyacınız olacaksa, banka borcunuzu kapatmayın
Banka borcu olan kişiler ve şirketler, bir yerlerden para bulurlarsa banka borçlarını kapatmalı mı? Yoksa banka borcunu ve faizini vadesinde ödemeye devam ederek, nakit paralarına dokunmamalı mı?
Uras: Banka borcunun faizi her zaman için mevduat ve bono faizinden yüksektir. Normal olarak kişilerin ve şirketlerin nakit birikimleri varsa banka borçlarını kapatmalarında yarar vardır.
Ancak kriz söylentisi olan dönemlerde bankalar borcunu ödeyen müşterilerine tekrar kredi vermekte istekli olmazlar. Eğer kişiler ve şirketler bankadaki kredi limitini kaybetmek istemiyorsa, nakitleri olsa bile borçlarının tamamını ödememeyi, bir kısmını ödemeyi tercih edebilirler.
Döviz fiyatının ne olacağını müneccim bilir
Dolar (döviz) fiyatı ne olur?
Uras: Cevabı zor sorularla karşılaşanlar “Bunu bilmek için müneccim olmak lazım”derler. Dolar fiyatını “müneccimler” bile tahmin edemez. Bizde dolar fiyatını, dışarıdan kolay borçlanıp borçlanamayacağımız ve bulacağımız döviz borçlarının maliyeti belirleyecektir. Normal koşullarda dolar fiyatının 1.46 ya da 1.50 YTL dolayında kalması iyi olabilir. Ama unutulmasın ki bizde doların 1.70 YTL’ye satıldığı zamanlar da oldu. Önemli olan, doların yavaş yavaş ve hazmedilebilir şekilde artmasıdır. Bir günde yüzde 5 yüzde 7 oranında fiyat artışları piyasada paniğe yol açıyor.
Maalesef işsizlik artacak
Üretim düşer, işsizlik artarsa ne yaparız?
Uras: Şunu kabul edelim ki, iç ve dış pazardaki daralmanın etkisinde üretimde düşme olacak. Ama temenni edelim ki bu talep daralması nedeniyle işletmeler kapanmasın. İşletmeler talep daralması karşısında ayakta kalabilmek için mecburen masrafları kısacak. İşçi çıkarmak zorunda kalacak. Bu yıl hem büyüme yavaşlayacak, hem işsiz sayısı artacak. Buna hazırlıklı olalım.
Kredi kartı borcunu ödemeye bakın
Faizler yükselirse kredi borcunun faizi ne olur? Mevduat faizi ne olur ? Mevcut borcun faizi artar mı? Bankadaki mevduatın faizi otomatik olarak artar mı?
Uras: Kredi kartı gecikme faizleri, faiz oranı değişiminden hemen etkilenir. Kredi kartı borcu olan dikkatli olmalı. Konut ve otomobil kredileri için sözleşme yapılırken belirlenen faiz değişmez. İhtiyaç kredilerinde de borçlular bankayla yaptıkları sözleşmeyi okuyarak faizin sabit mi değişken mi olduğunu kontrol etmeli. Mevduat faizleri kendiliğinden değişmez. Şimdilerde mevduatlar genelde 1 ay vadeli. Faiz yükselse bile, ancak vade sonunda yeni faiz geçerli olur. O nedenle vadeli hesabı olanlar vadelerine dikkat etmeli, vade sonunda banka görevlilerine uygulanacak yeni faizi mutlaka sormalıdır.
Türk bankacılığından dandik bono sorunu yok, rahat olun
Başka ülkelerde bankalar güç durumda. Bizim bankalarımızın durumu nedir?
Uras: Başka ülkelerde bankaların güç duruma düşmesinin nedeni, bankaların dandik bonolara büyük paralar bağlamalarıdır. Dandik bonoların karşılığı olmayınca bankalar teminat (para) açığıyla karşılaştı. İşte o nedenle bankalar güç durumda. İşte o nedenle bankaların hisse senetleri para etmiyor. Bizim bankalarımızda dandik bono yok. Bizim bankalarımızı BDDK gözetiyor. Denetliyor. Bizim halkımızın bankalara güveni devam ediyor. Bu nedenle bizim bankalarımız ABD ve AB ülkelerindeki bankaların karşılaştığı sorunlarla karşılaşmadı.
YARIN: Hurşit Güneş’in yanıtları