EğitimGesi Bağları Nerededir? Kısaca Gesi Bağlarının Hikayesi

Gesi Bağları Nerededir? Kısaca Gesi Bağlarının Hikayesi

17.05.2021 - 15:24 | Son Güncellenme:

Gesi bağları kavramı günlük hayatta hiç de yabancı olunmayan bir sözcüktür. Çok sevilerek dinlenen bir türküde geçen gesi bağları ile her ortamda karşılaşmak mümkündür. Televizyonlarda, gazete ve dergilerde de gesi bağları deyimine denk gelinmektedir. Bu sebeple de gesi bağları merak konusu olmaktadır. İşte sizler için keyifle okuyacağınız gesi bağları hakkındaki bilgileri derledik. Gesi bağları nerededir? Kısaca gesi bağlarının hikayesi.

Gesi Bağları Nerededir Kısaca Gesi Bağlarının Hikayesi

Gesi bağları çok sayıda ünlü sanatçının okuduğu bir türkü ile ünlenmiştir. Severek dinlenen bu türküde geçen gesi bağları da elbette merak konusu olmuştur.

Haberin Devamı

Gesi Bağları Nerededir?

Pek çok sanatçının okuduğu türkü ile tanınan gesi bağlarının nerede bulunduğu çok sık sorulan bir sorudur. Gesi bağları Kayseri ile Sivas arasında bulunmaktadır. Kayseri ilinden doğuya doğru gidildiğinde yaklaşık 18 km ilerde yer almaktadır. Kayser' den sonra 12 km gidilir ve sağa ayrılan yola girilerek takriben 6 km daha gidilirse ünlü gesi bağlarına ulaşılmış olur. 

Gesi bağlarının bir özelliği de sadece bu yörede bulunan "kule tipi" güvercinliklerdir. Bunlar bağların ve bahçelerin ihtiyacı olan doğal ve kıymetli bir gübre olan güvercin gübresinin birikmesini sağlamak için taştan örülerek yapılan mimari yapılardır.

Kısaca Gesi Bağlarının Hikayesi

Doğal güzelliği ve yeşilliği ile gezilecek yerlerin başında yer alan gezi bağlarına düzenli otobüs seferleri düzenlenmektedir. Gesi bağları ayrıca pek çok ünlü sanatçı tarafından seslendirilen gesi bağları türküsü ile ünlenmiştir.

Haberin Devamı

Türküye de konu olan gesi bağlarının hikayesi özetle şöyledir: Gesi kasabasına gelin gelen ve zalim bir kayınvalide ile duyarsız, ilgisiz, umursamaz bir kocaya katlanmak zorunda kalan gelin Kayseri' de bulunan annesini de çok özlemektedir. Annesine duyduğu bu özlem her geçen gün artarken çocuğu da olan geline eşinin eziyetleri ve kaynanasının zulmü artarak sürmektedir. Gelinin bu anne özlemi her geçen gün artarken yaşadığı zulüm ve eziyette onu iyice mutsuz ve umutsuz bir hale koymaktadır. Bir gün annesinin ölüm haberini alan gelin üzüntüsünden kahrolur. Gelinin gesi bağlarında dolaşırken okuduğu üzüntü, özlem ve acısını yansıtan bu türküyü başka birçok sanatçının yanında Barış Manço, Selda Bağcan, hatta 1926 yılında kanun sanatçısı Garbis Bakırcıyan da seslendirmiştir.