25.06.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
İzmir’de yaşayan 43 yaşındaki Burcu Dirik Ağlayan’a ocak ayında rahim ağzı kanseri tanısı kondu. Ağlayan’ın tedavisi devam ederken annesi 65 yaşındaki Şükran Dirik de, meme kanseri olduğunu öğrendi. Aynı dönemde kanserle mücadele eden anne kıza Özel Tınaztepe Galen Hastanesi’nde Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Tülay Akman tarafından tedavi programı hazırlandı ve uygulandı. Her iki hastada kanseri yenerek yeniden sağlıklarına kavuştu.
Kitleyi kendisi farketti
Tedavi süreci hakkında bilgi veren Doç. Dr. Tülay Akman, “ Burcu bize başvurduğunda daha önce gittiği sağlık merkezinde tanısı konmuş ve kemoradyoterapi başlamıştı. Daha sonra tedavi için bize geldi. Yaklaşık 3 hafta sonra annesinin göğsünde de kitleye rastlandı. Anne Şükran Hanım’a öncelikle cerrahi tedavi planlandı ve hasta ameliyat oldu. Ameliyat sonrasında hastamıza kemoterapi tedavisi başladık. Bu sırada da Burcu Hanım’ın kemoterapi ve radyoterapi tedavisine devam ettik. Anne kız olarak yakın zamanlarda tanı almaları ve tedavi almaları tüm aileyi üzdü ve gerçekten bu süreç çok zorlayıcıydı. Benim ve onkoloji ekibi buruk başlayan bu süreç mutlu sonla bitti ve uzun süren tedavinin ardından hem annemiz hem kızımız kanseri yenip sağlıklarına kavuştular. Her iki hastamızın da tedavi sırasında ve sonrasında tetkiklerinde herhagi bir problem saptanmadı ve tedavileri sorunsuz bir şekilde tamamlandı. Hastalarımız tedbir amaçlı her üç ayda bir gerekli tetkikler yapılarak takip altında olacaklar ” diye konuştu.
Taramalar 30 yaşında başlamalı
Her hastalıkta olduğu gibi özellikle kanserde erken teşhisin hayat kurtardığını belirten Doç. Dr. Akman, “Örneğin annesi 40 yaşında meme kanseri tanısı aldıysa yakını 30 yaşında meme kanserine yönelik tarama tetkiklerini yaptırmaya başlamalıdır. Normal bireylerinde serviks kanseri için yıllık kadın doğum kontrolleri, smear testi alınması, meme kanseri taraması için 40 yaş üstünde mamografi çektirmesi önerilmektedir” dedi.