Ege‘Bir işletme göze de hitap etmeli’

‘Bir işletme göze de hitap etmeli’

18.01.2025 - 00:00 | Son Güncellenme:

Alaçatı’daki “Kebapta Ramazan Usta”nın sahibi Ramazan Güler, müşteri taleplerine yanıt olarak mekanını 80 kişilik kapasiteye çıkararak 2025 yılına yeniliklerle hızlı bir giriş yaptı.

‘Bir işletme göze de hitap etmeli’

YUSUF ÇINAR- Kebapları ile ünü Türkiye’ye yayılan Alaçatı’daki Kebapta Ramazan Usta’nın sahibi Ramazan Güler, 2025 yılına hızlı bir giriş yaptı. 2025’i Kebapta Ramazan Usta’da karşılamak isteyenleri yeni dekoru, yeni çizgileri ve yeni menüleri ile karşılayan Ramazan Güler, “Bu mesleğe başladığımda 14 yaşında küçük bir çocuktum. Komilik, garsonluk, aşçı yardımcılığı, aşçılık derken mekân sahibi oldum. Beni bu günlere getiren müşterilerimi daha iyi ağırlamak için her zaman yenilik yaptım ve yapmaya devam edeceğim” dedi. Çeşme’ye ilk geldiği yıllarda Dalyan Liman Restoran’da çalıştığını, daha sonra Çeşme Altın Yunus’a geçtiğini belirten Güler, “Dalyan’dan sonra Altınyunus Otel’e geçtim. Orası benim için adeta bir okul gibiydi. Üç yıl boyunca çalıştım ve hem mutfak yönetimi hem de yemeklerin incelikleri konusunda çok şey öğrendim. Altınyunus Otel’de aşçıbaşı Yalçın Çölgeçen ağabeyimiz vardı. Onun üzerimde büyük emeği var. Ayrıca Kont Nuri Usta ve Kapama Hasan gibi isimler de çok katkı sağladı. Maalesef bazıları artık hayatta değil” ifadelerini kullandı. 

Haberin Devamı

‘Bir işletme göze de hitap etmeli’

İlk uzmanlık alanının balık ve deniz ürünleri olduğunu belirten Ramazan Güler, “Dalyan’daki restoranlarda çalışırken deniz ürünleri pişirmede uzmanlaştım. Ancak ete olan aşırı düşkünlüğümden dolayı kebap üzerine yoğunlaştım, öğrendim, uzmanlaştım ve bu alanda yürümeye karar verdim. Et yemeklerini daha çok seviyorum ve bu alanda çalışmak beni daha fazla motive ediyor. Ayrıca et restoranlarının müşteri profili daha çeşitli ve ilgimi çekiyor” dedi.

‘Müşteri mutfağı görmeli’

2009 yılında Urla Uzunkuyu’da Tepe Kahve Ramazan Usta’yı işleterek mekân sahibi olduğunu söyleyen Güler, 10 yıl sonra müşterilerin yoğun isteği üzerine Alaçatı’ya geldiğini belirtti. Ramazan Güler, “Doğayla iç içe, keyifli bir ortamda çok güzel bir müşteri çevresi edindim. Alaçatı’ya geçmemizin en büyük sebebi müşteri portföyümüzün bu bölgede yoğunlaşmış olmasıydı. Ayrıca Alaçatı’da bizim gibi et pişiren geleneksel bir mutfağın eksikliğini hissettik. 2019 yılında buraya geçiş yaptık ve o günden beri buradayız. Açık mutfak hayalimdi. Müşteri neler yapıldığını, nasıl pişirildiğini, mutfağın temiz olup olmadığını rahatça görmeli. Yani benim müşterim yemeğini beklerken mutfağımı görmeli, isterse mutfağa göz atmalı” diye konuştu.

Haberin Devamı

‘Kapasitemizi genişlettik’

Alaçatı’da dükkanı genişletme kararının kapasite yetersizliğinden kaynaklandığını belirten Güler, “İlk başladığımızda 35 kişilik kapasitemiz vardı. Ancak bu kapasite yeterli gelmiyordu. Gelen müşteriler yer bulamayınca üzülüyorduk. Bu yüzden daha büyük bir alana geçtik. Şimdi 80 kişilik bir kapasiteye sahibiz. Fakat daha fazla büyümek istemiyoruz, bu kapasite bizim için yeterli” dedi. Alaçatı’da yaz-kış açık olmanın avantajlarına da değinen Güler, müşterilerinin genelinin yerleşik halktan oluştuğunu ifade etti. Hijyen ve kaliteli yemek sundukları için ise daha çok tercih edildiklerini söyledi.

Alaçatı’da esnaf ve kış turizmi

Alaçatı’da yazlıkçı esnafının durumu ve kış turizmiyle ilgili konuşan Ramazan Güler, “Yazın üç ay herkes iş yapıyor ama kışın işler durma noktasına geliyor. Bazı dükkanlar sezonluk çalıştığı için, Alaçatı dokuz ay boyunca terk edilmiş bir şehir gibi oluyor. Bu durum hem esnaflar hem de bölge için büyük bir sorun” dedi. Kış aylarında turizmin etkilenmesine değinen Güler, “Kışın Alaçatı’ya gelen turistler, birçok dükkânın kapalı olduğunu görünce, bölgenin terk edilmiş bir yer gibi algılanmasına neden oluyor. Bu durum turistlerin Alaçatı’dan soğumasına yol açıyor” ifadelerini kullandı. Yazın işletmecilikteki zorlukları ise “Yüksek kira bedelleri, işletmecilerin kısa sürede yüksek gelir elde etmek için zam üstüne zam koymasına neden oluyor. Bu da fiyatların yükselmesine ve Alaçatı’nın pahalı bir yer olarak algılanmasına sebep oluyor” şeklinde açıklayan Güler, kiraların artmasındaki nedenin ise “Mal sahiplerinin yüksek kira talepleri ve bu rakamları ödemeye razı olan işletmeciler” olduğunu belirtti.

Yazarlar