Yunanistan hayal gördü! 'Ankara ateşle oynuyor'
30.12.2022 - 12:41 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasını skandal başlıklarla sunan Yunan basını, Washington'ın desteğini arkasına alan yorumlara yer verdi: 'Türkiye Girit'in kara sularının genişletilmesinden korkuyor.'
Türkiye'nin Girit Adası çevresinde kara suları 12 mile çıkarmayı hayal eden Yunanistan'a 'Casus Belli' diyerek yanıt vermesi, yalnızca Atina'da değil Washington'da da yankı buldu.
Kasım ayında Amerikan ExxonMobil şirketini Girit etrafında hidrokarbon araştırması için görevlendiren Atina yönetimi, 2023 seçimlerinden önce Ankara'nın 'savaş nedeni' olarak gördüğü tehlikeli bir adım atmaya hazırlanıyor.
Yunanistan, son yayımladığı NAVTEX'i Avrupa'nın en güney noktası unvanına sahip küçük Gavda Adası'ndan başlattı. Sismik araştırma bölgesini Gavda'dan itibaren Libya'ya doğru genişleten Atina'nın hamlesi, Türkiye ile deniz yetki alanları anlaşmaları imzalayan Libya'dan sert tepki gördü.
Ta Nea gazetesi, daha da ileri gitmeyi planlayan Yunanistan'ın Mart 2023'te Girit'in kara sularını 12 mile çıkarmayı, Dışişleri Bakanlığı'nın şimdiden haritalar hazırlamaya başladığını yazdı. Söz konusu habere yanıt veren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Değil 12, Ege'de bir mil dahi kara suyu genişlemesine izin vermeyiz" deyip ekledi: "Sonu sizin için hiç iyi olmaz!'
Bakan Çavuşoğlu'nun yıl sonu değerlendirme toplantısında kurduğu cümleleri manşetlerine taşıyan Yunan medyasında, bugün de gündem Türkiye ve 'Casus Belli'. Latince bir deyim olan 'Casus Belli', bir ülkenin 'savaşa sebebi' olarak gördüğü şartları ifade ediyor.
'Kara suları için Türklerden savaş tehdidi' manşetini atan Kathimerini gazetesi, bir başka haberinde 'Çavuşoğlu'ndan Casus Belli'ye geri dönüş' başlığını tercih etti.
Bu sabah İstanbul'dan canlı yayın bağlantısı yapan Skai televizyonu, 'Türkiye Girit'in kara sularının genişletilmesinden korkuyor' başlığıyla bir haber yayımladı. Haberde, Türk analistlerin söz konusu adımın atılmasıyla Ege Denizi'ne geçişin kapanacağından endişe duyduğu belirtildi.
Skai'deki bir başka haberde, Yunanistan Savunma Bakanı Nikolaos Panagiotopoulos'un açıklamalarına yer verildi: 'Çok sayıda NATO üyesi, Türkiye'nin 'kışkırtıcı yayılmacılığı'ndan endişe duymalı.'
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Ankara ve Atina'ya itidal çağrısında bulunduğu açıklama da, beklendiği gibi Yunan medyasında geniş yer buldu.
Skai televizyonu, 'Dışişleri Bakanlığı'ndan Çavuşoğlu'nun açıklamalarına eleştiri: Tehditleri durdurun' başlığıyla sunduğu haberde, Washington'ın Ankara'ya yanıt verdiğini savundu. Televizyonun ABD muhabiri Christodoulos Athanasatos, Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün artan 'provokatif' açıklamalardan duyduğu üzüntüyü dile getirdi:
"ABD, müttefiklerimiz arasında birliğe en çok ihtiyaç duyulan anda gerilimi artıran açıklamalardan üzüntü duyuyor. Bütün müttefiklerimizin yalnızca tansiyonu yükseltecek ve kimseye bir yardımı olmayacak tehdit ve provokatif açıklamalardan kaçınmalarında ısrarcıyız. NATO müttefiklerimiz Türkiye ve Yunanistan'ı bölgesel barış ve güvenliği korumak için birlikte çalışmaları ve sorunları diplomatik yollarla çözmeleri için teşvik etmeyi sürdürüyoruz. Türkiye ve Yunanistan ABD'nin güçlü ortakları ve aynı zamanda kilit NATO müttefikleridir."
CNN Yunanistan açıklamayı skandal bir şekilde 'tokat'a benzetti, haberin başlığında 'Savaş tehditlerini durdur' ifadesini öne çıkardı.
To Vima gazetesi de, 'Atina ve Washington Çavuşoğlu'nun 'savaş suçları'ndan sonra ne dedi?' gibi skandal bir manşetle okurlarının karşısına çıktı. Ankara'nın çıkışının Atina'da öfkeye neden olduğunu yazan To Vima, ABD'den de sert tepki geldiğini savundu, Türkiye'nin 'savaş çığırtkanlığı' yaptığını ileri sürdü.
Ta Nea gazetesi ise, tıpkı To Vima gibi sınırı aşan başlıkla 'Ankara ateşle oynuyor' dedi.
Gazete ayrıca, 'Türk tehditlerinin arkasında ne var?' başlığıyla bir haber yayımladı. "Türkiye Doğu Akdeniz'de çizdiği gri bölgelerin silinmesini hiçbir koşulda istemiyor" diyen gazete, Ankara'nın Libya ile imzaladığı anlaşmalara atıfta bulundu ve Girit'teki muhtemel bir 12 mil adımının Ege Denizi'nde uygulanma olasılığının Türkiye'de endişeye yol açtığını savundu.
