27.05.2023 - 15:08 | Son Güncellenme:
Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr - Güney Kore, günümüzde dünyanın en yoğun iç hat uçuşlarına sahip ülkelerinden birisi olarak biliniyor. Bu uçuşlarda kimi zaman duyanları dehşete düşüren olaylar yaşanabiliyor. Bunun son örneklerinden birisi de 26 Mayıs günü Güney Kore’nin en büyük adası olan Jeju’dan ülkenin doğusunda bulunan Daegu şehrine yapılan iç hat uçuşunun son anlarında bir yolcunun acil çıkış kapısını açması ve ardından yaşananlar oldu.
Güney Kore merkezli bir hava yolu şirketi olan Asiana Airlines’e ait Airbus A321-231 tipi dar gövdeli yolcu uçağı 194 yolcusuyla neredeyse tamamen dolu şekilde ülkenin en turistik bölgelerinden biri olarak bilinen Jeju adasından havalanmaya hazırlanıyordu. Cuma günü yerel saatle 11.58’te başlayan OZ8124 sefer sayılı uçuşun yaklaşık 40 dakika sürmesi ve ülkenin doğusunda bulunan Daegu şehrinde sona ermesi planlanıyordu. Büyük ölçüde sorunsuz geçen uçuş, sona ermeye çok yakın olduğu anlarda birçok yolcu için korku dolu anlara sahne oldu.
ACİL ÇIKIŞ KAPISINI AÇTI
Asiana Airlines OZ8124’i sıradan bir uçuş olmaktan çıkaran ve haberlere konu olabilecek hale getiren olay uçuşun son anlarında yaşandı. İnişten hemen önce, 30’lu yaşlarda olduğu iddia edilen bir erkek yolcunun uçağın sol tarafında, kanatlarının hemen arkasında bulunan acil çıkış kapısını açması sonucunda yerden yaklaşık 200 metre yükseklikte dehşet dolu dakikalar yaşandı. Uçağın iniş anında olmasından dolayı yolcuların emniyet kemerinin takılı olması sebebiyle söz konusu olay 8’i çocuk 9 yolcunun nefes almakta zorlanma şikayetiyle hastaneye kaldırılmasıyla sonuçlandı. Acil çıkış kapısını açtığı iddia edilen yolcu, inişin ardından polis tarafından gözaltına alındı.
'PATLIYOR SANDIM'
Yaşanan olay birçok yolcuyu derinden sarstı. Yolcular arasında bir hafta sonu spor etkinliğine giden 48 ilkokul ve ortaokul öğrencisi de bulunuyordu. Öğrencilerden birinin annesi olay hakkında, “Çocuklar titriyor, ağlıyor ve korkuyorlardı. Çıkışa yakın oturanlar çok korkmuş olmalılar” dedi. Uçakta bulunan bir başka yolcu ise korku dolu anları “Kapıya yakın insanların birer birer bayılıyormuş gibi görünmesi ve uçuş görevlilerinin anons yoluyla uçaktaki doktorları çağırması tam bir kaostu. Uçağın patladığını ve böyle öleceğimi sandım” şeklinde anlattı.
Uçağın Daegu Havalimanı'na inmesinin ardından polis tarafından gözaltına alınan yolcunun, acil çıkış kapısını neden açtığına ilişkin soruşturma devam ediyor. Tutuklanan yolcunun memurlara yakın zamanda işini kaybettikten sonra stres altında olduğunu söylediği iddia edilirken basına konuşan bir emniyet yetkilisi, yolcunun uçuşun olması gerekenden daha uzun sürdüğünü ve kabinin içinde boğulduğunu hissettiğini ve uçaktan çıkmak istediği için böyle bir eyleme kalkıştığını anlattığını söyledi. Gözaltına alınan yolcunun havacılık güvenliği yasalarını ihlal etmekten 10 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya olduğu belirtiliyor.
UÇAK HAVADAYKEN KAPI NASIL AÇILDI?
Asiana Airlines uçağında yaşanan olay, birçok kişi tarafından şaşkınlıkla karşılandı ve uçak kapılarının havada nasıl açıldığına yönelik sorular sorulmaya başlandı. Uçak mühendisi ve havacılık uzmanı Muhammed Yılmaz, "Ticari yolcu uçakları kabaca yerden 8-12 km yüksekte uçuyor ve bu sırada uçağın içiyle dış ortam arasında müthiş bir basınç farkı oluşuyor. Atmosfer koşulları ve fizik kuralları gereği yerden yükseldikçe basınç azalıyor ve havadaki oksijen miktarı seyreliyor. Uçakların seyir irtifasındaki şartlarda insanların ekstra bir oksijen desteği almadan nefes alıp verebilmeleri ve yaşamlarını sürdürebilmeleri mümkün değil. Bu yüzden uçakların kabini, 6 bin ila 8 bin feet seviyesindeki atmosferik koşullara göre otomatik olarak basınçlandırılıyor. Bu basınç farkı, seyir halindeyken kapıların açılmasını imkansız hale getiriyor. Yerden 10 bin metre yüksekte, saatte 850 kilometre hızla seyreden bir uçağın her santimetrekaresine ortalama 0,5 kilogram basınç uygulanıyor. Basınç farkından ötürü kapılardaki contalar şişiyor. Kapıları gövdeye bağlayan mekanik kilit ve elektronik uyarılar da dikkate alındığında kapıyı açabilmek tamamen imkansızlaşıyor” dedi ve normal koşullarda havadaki bir uçağın kapılarının açılmasının mümkün olmadığını dile getirdi.
"Kapının açıldığı iddia edilen anlarda uçak yerden 700 feet (213 metre) yükseklikte. Piste teker koymasına 2-3 dakika var ve uçağın hızının saatte 240 km civarında olduğu belirtiliyor. Acil çıkış kapılarının, yalnızca uçak yerdeyken açılabileceği iddia ediliyor olsa da Güney Kore'de yaşanan olay, durumun pek öyle olmadığını gösteriyor" diyen Yılmaz, Asiana Airlines olayındaki durumun bu şekilde gelişmiş olmasının ardındaki nedeni ve tehlikeyi şöyle açıkladı:
"Uçak düşük irtifalardayken iç ve dış basınç arasındaki fark, seyir irtifasındaki kadar yüksek olmadığı için kapıların açılması gerçekleşebilecek bir ihtimal haline dönüştüğünü görüyoruz. Çünkü kapının açılmaya çalışıldığı yükseklikte, iç basınç ve dış basınç arasındaki fark oldukça düşük. Ancak her şeye rağmen, bu kapılar oldukça ağır olduğundan, uçak park halindeyken bile kapıları açmak için ciddi bir güç sarf etmek gerekiyor. Olayın ardından yapılan açıklamalarda hem hava yolu şirketi hem de uçağın üreticisi, konuyla ilgili bir soruşturma başlatılacağını duyurdu. Uçağın eski bakım kayıtları incelenecek; kapıda herhangi bir arıza ya da teknik sorun olup olmadığına bakılacak."
Muhammed Yılmaz, "Böyle bir durum varsa bu aslında çok daha büyük bir felaketin de kıl payı önlendiği anlamına geliyor. Zira teknik bir aksaklığa bağlı olarak kapının havada açıldığı bir senaryonun oluşturacağı tabloyu düşünmek bile istemiyorum" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Kapının bir yolcunun zorlamasıyla açılmış olması aslında teknik arıza ihtimalini benim gözümde neredeyse sıfırlıyor. Zira kapıyı açıp aşağı atlayarak intihar etmek isteyen birisinin, tesadüf eseri kapısı arızalı bir uçağa denk gelmesi ve acil çıkış koltuğuna oturması gibi ihtimallerin tek bir uçuşta bir araya gelmesi bence neredeyse imkansız. İç ve dış basınç farkının bulunulan irtifa gereği oldukça az olmasının, kapının açılmasını mümkün hale getirmesi nedeniyle bu olayın yaşanmış olduğunu düşünüyorum."
'MEYDANA GELDİĞİ İRTİFAYA BAĞLI OLARAK FACİA YAŞANIR'
Kapının açılması teorik olarak uçuş emniyetini ciddi şekilde riske atan bir durum olduğunu belirten Yılmaz, böyle bir olayın meydana geldiği irtifaya göre kötü sonuçları olacağına dikkat çekerek, “Çok yüksek irtifalarda bir şekilde kapının açılması, bulunulan ortam koşulları gereği insanların nefes alışverişine izin vermediği için bilinçlerini yitirip hayatını kaybetmelerine neden olabilir. Özellikle emniyet kemeri takmayan yolcular için, kapının açılması senaryosunda basınç farkı nedeniyle açılan kapıdan dışarı doğru vakum etkisiyle insanların dışarı doğru çekilmesi gibi senaryolar da meydana gelebilir. Kabin içindeki ve baş üstü dolaplarındaki eşyaların savrulması ve dışarı doğru emilmesi ve bu esnada yolculara çarparak çeşitli sorunlara yol açması da olası. Özetle kapının açılması uçuş emniyetini her anlamda olumsuz etkiler. Meydana geldiği irtifa değerine bağlı olarak uçağın düşmesine ve insanların tamamının yaşamını yitirmesine neden olabilir” dedi.
‘HAPİS CEZASI SÜRPRİZ OLMAZ’
Bu tip durumlarda verilecek cezanın ülkenin hukuk sistemine göre farklılıklar gösterdiğini dile getiren Muhammed Yılmaz, “Ancak burada yaklaşık 200 kişinin hayatını tehlikeye atan ciddi bir suç unsuru görülüyor. Hava yolunun itibarını zedeleyen manevi bir tarafı ve uçağa verilen zararıyla birlikte maddi bir yanı da var. Bu açıdan ülkedeki hukuk düzeni çerçevesinde bir hapis kararı sürpriz olmayacaktır. Bunun dışında bazı hava yolu şirketlerinin kural tanımaz yolcular için başvurduğu kara liste uygulamaları var. Bu listelere giren kişiler, o hava yolu ile bir daha seyahat etme imkanı bulamıyor. Bu açıdan kapıyı açmaya çalışan yolcunun bir daha aynı hava yolundan bilet alarak seyahat edebileceğini sanmıyorum” şeklinde konuştu.