22.03.2017 - 16:23 | Son Güncellenme:
Boyes yazısında bu konuda Batı'ya eleştiri yöneltiyor..
Türkiye'nin 1963 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu ile ortaklık anlaşması imzaladığını, 1999'da da AB'ye aday üye olduğunu hatırlatan Boyes, Erdoğan'ın da 2003'te başbakan olduğunda, Türkiye'yi AB'ye sokacak kişi olarak görüldüğünü belirtiyor: "İdam cezasını kaldırmayı, bağımsız bir yargıya doğru yönelmeyi ve Kürtlerin haklarını korumayı kabul etmişti. Hal böyle iken biz ise hiçbir zaman Türkiye'yi kulüpte istemedik. Türkiye'nin büyüyen nüfusu, Müslüman kimliği ve çatışmalara sahne olan yerlere yakınlığı bunu zor bir teklif haline getirdi." Yazar göre, "2004'te Madrid, 2005'te Londra'da gerçekleştirilen terör saldırılarından sonra AB'deki merkez sağ partiler Hıristiyan kimliklerini hatırladı ve Erdoğan'a 'kötü haberi' aktarmakta başarısız oldu".
"ONLARI HAKİR GÖRDÜK"
Boyes bunun yerine Erdoğan'a imtiyazlı ortaklık gibi sözlerle gelindiğini, 'Türklerin de bununla, her zaman olduğu gibi Avrupa'nın ötekisi olmaya devam edeceklerini anladıklarını' belirtiyor.
Boyes yazının sonunda, Erdoğan'ın bu yaz mültecileri Avrupa'ya gitmeleri için serbest bırakabileceğini belirtiyor ve 'bu yaz bir kaosa hazır olun' diye yazıyor. Boyes, "Türk Cumhurbaşkanı, göçmenlerin Avrupa'ya girmesine izin vermek için tüm gerekçelere sahip. Çünkü onu hakir gördük" diye de ekledi.