09.12.2022 - 13:45 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Amerikan Washington Post ve Bloomberg'de yayımlanan Bobby Ghosh imzalı analiz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah Sisi arasındaki görüşmenin Doğu Akdeniz krizine etkilerini ele aldı. Türkiye ve Mısır arasındaki yeni sayfanın ekonomik ihtiyaçlardan çok jeopolitik gerçeklikler nedeniyle açıldığını kaydeden analiz, Kahire'nin Ankara'nın Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile onardığı ilişkilerin geliştirilmesinde rol oynayabileceğini belirtti, yanı sıra ABD ile Türkiye arasında da arabulucuk rolü üstlenebileceğini vurguladı.
Yazıya göre, Mısır lideri Sisi'nin Ankara'ya sunabileceği en hızlı arabuluculuk ise Yunanistan'la olabilir. Bobby Ghosh, Abdulfettah Sisi'nin Türk-Yunan düşmanlıklarına arabuluculuk etme şansı elde etmesinin Mısır'ın Doğu Akdeniz'deki öneminin teyidi anlamına geleceğini savundu.
Mısır ve Türkiye arasındaki ilişkilerin 2013 yılından itibaren donduğunu hatırlatan yazı, geride kalan yaklaşık dokuz yılda Mısır'daki darbe, Libya'daki iç savaşta karşı taraflarda yer alma ve Doğu Akdeniz'deki sondaj çalışmaları gibi krizlerin yaşandığını dile getirdi. Analize göre, tüm husumete rağmen Ankara ve Kahire ticari ilişkilerin krizlerden etkilenmesine izin vermedi. Mısır ve Türkiye arasındaki ticaret hacmi 2021'de bir önceki yıla göre neredeyse yüzde 15 artarak 5,3 milyar dolara yükseldi.
Libya'daki çalkantının Ankara ve Kahire arasındaki en önemli sorunlardan biri olmayı sürdüreceğini öngören Bobby Ghosh, iki başkentin halen Kıbrıs adası açıklarındaki hidrokarbon sahalarını araştırma hakları için de zıt tarafta olduğunu yazdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Abdulfettah Sisi'nin 2023 ilkbaharında sürpriz bir resmi görüşme yapabileceği tahmininde bulunan analiz, "Önümüzde daha fazla el sıkışma var" cümlesiyle sona erdi.
Yunan To Vima gazetesi, 'Sisi yardım edebilir mi?' başlığıyla sunduğu haberde Bloomberg ve Washington Post'ta yer alan analizi alıntıladı, 'Mısır liderinin Türk-Yunan ilişkilerindeki rolü nedir?' sorusunu yöneltti.
Türkiye ile deniz yetki alanları ve hidrokarbon araştırma anlaşması imzalayan Libya'nın Girit çevresindeki sismik sondaj nedeniyle Yunanistan'ı kınamasının yankıları devam ediyor.
Skai televizyonu, 'Türkiye Libya'nın arkasına saklandığında' başlığıyla yayımladığı analizde, Trablus dışişleri bakanının Yunanistan'ın 'tartışmalı bölgede' hidrokarbon araştırmasına başladığını söylemesiyle Türkiye ve Libya'nın ipi çektiğini yazdı.
Yunan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias'ın fiyaskoyla biten Libya seyahatinin Politico tarafından 'Merhaba, güle güle' başlığıyla en çarpıcı şekilde tanımlandığına değinen Skai, Ankara'nın Afrika ülkesinde devreye girmesiyle Yunanistan ve Libya arasındaki ilk 'kalın bulutlar'ın belirdiğini yazdı. Nikos Dendias, Kasım ayındaki ziyarette Libya'nın başkenti Trablus'ta mevkidaşı Leyla Menguş tarafından karşılanması üzerine uçaktan inmedi ve geri dönüp Bingazi'ye uçtu. Yunan Dışişleri Bakanı, beklendiği gibi Bingazi'de savaş ağası Halife Hafter'le bir araya geldi.
Türkiye ve Libya arasında sonuncusu Ekim ayı başında olmak üzere iki stratejik anlaşma imzalandığını kaydeden Skai, Libya'daki aktörleri sıralayıp 'oyun alanı geniş' yorumunu yaptı. Atina'nın Girit Adası'nın güneyindeki deniz sınırını güneye doğru genişletip Amerikan ExxonMobil şirketiyle hidrokarbon araştırmaya başladığı alan, Dışişleri Bakanı Menguş tarafından 'tartışmalı bölge' olarak nitelendi. Trablus'tan yapılan çıkışın Türkiye ve Libya'nın ipleri elinde tuttuğunu gösterdiğini ifade eden Skai, Ankara'nın Ekim ayında imzalanan anlaşmaya dayanarak Girit Adası ile Libya arasına bir araştırma gemisiyle çıkarma yapmasının göz ardı edilemeyeceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Libya için doğru zamanı beklediğini savunan Skai, çalkantının dinmediği ülkede seçimlerin birçok kez ertelendiğini kaydetti.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Batı Trakya Türklerine dair Twitter mesajları da Yunanistan'da yankı buldu. Bakan Çavuşoğlu, Twitter paylaşımında "Yunanistan, Batı Trakya'daki Türk Azınlığının 'Türk' kimliğini tanımamaktadır. Yunanistan, Türk Azınlığının, okullarının, vakıflarının, derneklerinin ve cemaat kuruluşlarının adlarında 'Türk' ifadesini kullanmasını engellemektedir" deyip Atina yönetiminin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından hak ihlalleri nedeniyle üç kez mahkum edildiğini hatırlattı.
"Yunanistan, Batı Trakya'da Türk vakıf mallarına el koymaktadır" diyen Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Yunanistan, yeni Türk Azınlık okullarının açılmasına izin vermemektedir. Yunanistan, mevcut Azınlık okul binalarının yenilenmesine ve genişletilmesine izin vermemektedir. Yunanistan, Türk Azınlık okullarında çalışmak üzere yeterli sayıda Türkçe öğretmeninin görevlendirilmesini engellemektedir. Ayrıca, Türkçe ders materyallerinin güncellenmesini de önlemektedir. Ve liste uzar gider..."
Bakan Çavuşoğlu, "Yunanistan, Lozan Antlaşması’nı ve soydaşlarımızın temel insan haklarını ihlal etmeyi ısrarla sürdürüyor. Batı Trakya Türklerini hiçbir zaman yalnız bırakmadık, bırakmayacağız!" ifadesini kullandı.
Ta Nea gazetesi, Türk Dışişleri Bakanı'nın mesajlarını 'Tehlikeli meydan okuma' başlığıyla okurlarına sundu. Ethnos gazetesi, 'Çavuşoğlu'ndan yine gözdağı: Yunanistan Türk azınlığın haklarını ihlal ediyor' ifadesini başlığa çekti.
in.gr internet sitesi, 'Ankara ve Atina arasında açıklama savaşı' başlığını tercih etti, Çavuşoğlu'nun Batı Trakya'daki 'Türk azınlık' hakkında konuştuğunu ve Yunan dışişlerinin de hızlı bir yanıt verdiğini yazdı.