Rekor kıran 'Barbie' boya kıtlığına mı yol açtı? Eleştirilerin odağındaki film kriz yarattı
Son bir haftadır tüm dünyaya adeta pembe zehirlenmesi yaşatan 'Barbie' filmi, hem sinema dünyasında hem de sosyal medyada büyük ilgi gördü. 'Pamuk Prenses' ve 'Küçük Kadınlar' gibi masalların yönetmeni Greta Gerwig tarafından sinemaya aktarılan film, dünya çapında 337 milyon dolar hasılata ulaştı. Peki, filmin bu kadar popüler olmasının nedeni ne? İşte 'Barbie' filminin bu kadar çok sevilmesinin arkasındaki nedenler.
Betül Topaklı / Milliyet.com.tr - Bu yılın en çok merak edilen filmlerinden biri olan 'Barbie', 21 Temmuz Cuma günü izleyiciyle buluştu. Margot Robbie ve Ryan Gosling'in başrollerini paylaştığı film, vizyona girmesiyle sinema salonları uzun bir aradan sonra hiç olmadığı kadar doldu, taştı. Greta Gerwig'in yönetmenliğini yaptığı film, gişede büyük bir başarıya imza attı ve hafta sonunda ABD'de 155 milyon dolar (4 milyar 173 milyon TL) hasılat elde etti. Warner Bros'un yapımcılığını üstlendiği Barbie filminin bütçesi 145 milyon dolar (3 milyar 904 milyon TL) olurken, film dünya çapında 337 milyon dolar hasılata ulaştı.Türkiye'nin ilk sırasına yerleşen film, aynı gün vizyona giren ve yine sinemaseverler tarafından merakla beklenen 'Oppenheimer' filmini geride bıraktı. İlk hafta sonunda 397 bin 247 kişiyle buluşan 'Barbie', 42 milyon 775 bin hasılat elde etti. 'Oppenheimer' ise 40 milyon 427 bin 880 hasılat ile 360 bin 41 kişiye ulaştı. Peki, tüm dünya neden şu anda 'Barbie' filmine bu kadar ilgi gösteriyor? İşte sebebi.
Tüm dünyanın konuştuğu 'Barbie' filmi, orijinal müzik albümünden popüler kültürdeki etkisine kadar herkesin dilinde. Peki 'Barbie' filminin konusu ne?
"Barbie, yaşadığı dünyanın koşullarına uymayan bir kadındır. Yaşadığı dünyanın 'mükemmel kadın' imajına uzak olduğunu fark eden Barbie, yaşadığı fantastik dünyadan dışlanır ve kimsenin iletişim kurmak istemediği biri halini alır. Uyum sağlayabileceği bir dünya bulma umuduyla bizim yaşadığımız gerçek dünyaya bir yolculuğa çıkar. Bu yeni dünyada, onu kendi evinde dışlanmış kılan farklılıkları, onu özel kılan avantajlara dönüşür."
‘ULUSLARARASI BOYA KITLIĞINA NEDEN OLDU’ İDDİASI
Dünya çapında yaşanan 'Barbie' çılgınlığı şimdiden tarihe geçecek izler bırakmış durumda. Büyük küçük herkese adeta pembe zehirlenmesi yaşatan 'Barbie' filminin setinde kullanılan pembe boyaların çokluğunun ise uluslararası boya kıtlığına neden olduğu iddia edildi. Konuyla ilgili olarak CNN'e de açıklamalarda bulunan Proud, filmin yapımında çok sayıda pembe boya kullanıldığını ancak pembe boya tedarik sorununun yanı sıra başka faktörlerin de etkili olduğunu belirterek, "Set, özellikle boya temininde sıkıntı yaşadığımız küresel tedarik zinciri sorunlarının olduğu bir dönemde gerçekleşti. Elimizde bulunan her şeyi teslim ettik" ifadesini kullandı.
'Pamuk Prenses' ve 'Küçük Kadınlar' gibi klasik masalları beyaz perdeye taşıyan yönetmen Greta Gerwig, 'Barbie' setindeki her şeyin pembe olması konusunda ısrarcı olan kişiydi. Bunun nedeni ise pembenin çocuksuluğu koruyacağına olan inancıydı. Gerwig'e göre filmde çocuksuluğu korumak her şeyden önemliydi. Bu nedenle filmde pembe aksesuarlar ve giysilerden oluşan pespembe bir dünya yaratıldı.
YENİ BİR TARTIŞMANIN FİTİLİNİ ATEŞLEDİ
Birçok ülkede aynı anda vizyona giren film beraberinde birçok tartışmaya yol açtı. Bunun en büyük nedenlerinden biri, yönetmen Gerwig'in filmde farklı cinsel yönelimlere sahip aktör ve aktrislere bilinçli olarak rol verdiğini söylemesiydi. Gerwig'in "Bu çeşitliliğe temsil etmek bizim için önemliydi" şelindeki açıklaması beraberinde yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Birçok kişi yönetmenin açıklamasını cesur bulurken diğer taraftan da özellikle de kız çocuklarının idolü 'Barbie'nin hedefte olduğu iddia edildi.
VİETNAM’DA YASAKLANDI
Dünyanın dört bir yanındaki Barbie severlerin merakla beklediği filmin Uzak Doğu ülkesi Vietnam'da yasaklanması da pek çok kişiyi şaşırtan bir detay oldu. Vietnam'daki yasaklanma sebebi ise oldukça farklıydı. Filmde Çin'in Güney Çin Denizi'nde tek taraflı hak iddia ettiği bölgeyi gösteren bir haritanın yer alması, Vietnam'da olumsuz karşılandı.
U şeklindeki 'dokuz çizgili hat', Çin'deki haritalarda ülkenin Güney Çin Denizi'ndeki 'tek taraflı' toprak iddialarını içeriyor. Söz konusu hattın içinde Vietnam'ın kendi kıta sahanlığı içinde olduğunu ifade ettiği alan da yer alıyor. Lahey'deki uluslararası mahkeme, 2016'da Çin'in söz konusu haritasını reddetmişti. Ancak Çin kararı tanımıyor.
'BEKLENTİSİNİ DÜŞÜK TUTAN SALONDAN MUTLU AYRILIR'
Christopher Nolan imzalı 'Oppenheimer' filmi ile 'Barbie' aynı gün vizyona girdi. Tüm dünyada büyük bir gişe çekişmesine sahne olan bu rekabetten şu anda gülen taraf 'Barbie' oldu. Peki sinemasal açıdan 'Barbie' gerçekten hasılat rekorları kırmayı hak edecek kadar iyi bir film mi? Sinema yazarı Gözde Hatunoğlu'na göre, büyük bütçeli, yıldızlar karması gibi kadrolu, arkasında Warner Bros ve Barbie bebeğin yaratıcısı Mattel’in bulunduğu 'Barbie' filmini eleştirmenler çevresinde beğenen olduğu gibi eleştiri yağmuruna tutan ve yeren de çok. Hatunoğlu, şunları söyledi:
"Yönetmen koltuğunda oturan Greta Gerwig olunca filmden bir 'feminist manifesto' çıkacağını düşünen çoktu. Ancak film çağımızın ataerkil düzenine tam isabet eleştiriler getirirken ve popüler kültür ögelerini yerli yerinde kullanıp eğlenceli bir seyirliğe dönüşürken ardındaki dev stüdyoyu ve şirketi bir türlü unutamıyor. Zaten başka türlü olmasını beklemek de biraz fazla 'pembe' bir hayal olurdu."
'Barbie' filminin bunaltıcı yaz günlerinde serin bir esinti isteyenlere uygun, 2 saat sıkılmadan izlenen, bolca gülüp eğleneceğimiz bir film olduğunu söyleyen Gözde Hatunoğlu, beklentisini düşük tutan izleyicilerin sinema salonundan memnun ayrılacaklarını vurguladı. Hatunoğlu, "Filmin yıldız oyuncularının performansı, muhteşem sanat yönetimi, kurduğu olağanüstü fantastik dünya ve akılda kalan sahneleri de yanına kâr kalacaktır" dedi.
'BİRÇOK KİŞİ BARBİE BEBEKLERİYLE BÜYÜDÜ'
'Barbie' filmini izleyenler arasında dahi pembe renkli kıyafet giyen kişilerin sayısı çok. Peki bir film nasıl olur da kişiler üzerinde bu denli güçlü bir etki yaratabilir?
Barbie’nin onlarca yıldır iyi bilinen bir marka olduğunu ve birçok kişinin Barbie bebekleriyle büyüdüğünü söyleyen Klinik Psikolog Pelin Hazer, şunları söyledi: "Filmler, hem çocukluklarında Barbie'ye aşina olan yetişkinlere hem de markayla hâlâ ilgilenen genç izleyicilere hitap ederek bu nostaljiden yararlanıyor. Çok konuşulan filmler genellikle izleyicileriyle duygusal bağlar kurar. Barbie filmleri, şimdinin yetişkinlerinin zamanında Barbie bebekler ve partneri olarak bilinen Ken figürü ile ilk ilişki dinamiklerini onlar üzerinde kurgulamasının bir sonucu olabilir. Barbie filmleri, giyim ve moda trendlerini geniş bir izleyici kitlesine tanıtarak etkileyebilir. Filmlerdeki karakterlerin şık ve fantastik kıyafetleri, izleyicilerin moda dünyasına ilgi duymasına ve benzer tarzlara yönelmesine neden olabilir."
"Karakterlerin güzellik ve estetik açısından idealize edilmiş görüntülerini sergileyen Barbie filmleri, idealize edilmiş güzellik standartlarını, izleyicilerin güzellik algılarını etkileyerek benzer bir görünüm arayışına yönlendirebilir. Barbie filmleri, karakterlerin dönüşüm hikâyelerini ve hayal gücünü yansıtır. İzleyiciler, filmlerdeki dönüşüm temalarını benimseyerek, hayatlarında değişiklik yapma ve kendilerini geliştirme isteği uyandırabilir. Barbie filmleri, moda endüstrisi ve oyuncak sektörü arasında güçlü bir pazarlama etkisi yaratır. Filmlerdeki kostümler ve kıyafetler, oyuncaklar ve lisanslı ürünler şeklinde satışa sunularak, izleyicilerin karakterlerle bağ kurmasını ve bu ürünleri satın alma isteği uyandırabilir. İzleyicilerin kişisel giyim tarzlarına veya dönüşüm isteklerine hitap ederek, izleyicilerin kendilerini özdeşleştirdiği veya ilham aldığı unsurlar olabilir. Bunlar; lüks arabalar, tatil yerleri, güzel evler, hayvanlar yani çocuklukta hayal edilen tüm temaların olması." Klinik Psikolog Pelin Hazer
'BU TARZ FİLMLER HER YAŞTAN İZLEYİCİYE HİTAP EDEBİLİR'
Barbie filmlerinde genellikle genç kızlar için rol model olarak görülebilecek güçlü ve pozitif kadın karakterlerin yer aldığını belirten Klinik Psikolog Pelin Hazer, "Bu tür karakterler, filmlerin popülaritesine katkıda bulunarak izleyicilerde güven ve hırs uyandırabilir. Fantastik dünyaları ve büyülü maceraları konu alan filmler her yaştan izleyiciye hitap edebilir" diyerek Barbie filmlerinin izleyicileri sık sık hayali ve büyüleyici ortamlara götürerek gerçeklikten kaçış sağladığına dikkat çekti.
"Popülerlik günümüzde sosyal medya etkisiyle çok hızlıca yayılabilir" diyen Klinik Psikolog Pelin Hazer, sözlerini şöyle noktaladı: "Barbie figürleri çocukluğumuzdan itibaren çok çeşitlilik göstermesi ve herkesin kendi içindeki çocukluk hayalini, bastırılmış olası figür arzularını popüler kültür aracılığı ile göstermesi de bir etken olmaktadır. Barbie filmleri genellikle dünya çapındaki farklı kitlelere geniş çapta hitap edecek şekilde tasarlanır. Temalar ve hikâyeler, kültürel sınırları aşarak uluslararası alanda popülerlik kazanmalarını sağlıyor."
