16.11.2022 - 13:02 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
2021 sonbaharında Ukrayna sınırında gözlenen askeri hareketlilik, ABD istihbaratı ve NATO tarafından kare kare dünyaya ifşa edildi. Sınıra on binlerce asker yığan Rusya Ukrayna'ya herhangi bir saldırı planlamadığını birçok kez tekrarlarken, ABD hem uydudan hem de sahadan Rus birliklerini adım adım izledi. Moskova'ya tüm hamlelerinin bilindiği mesajını veren Amerikan istihbaratı, daha da ileri giderek Ukrayna işgalinin saatini bile dünya ile paylaştı.
24 Şubat sabahı Rus tankları Ukrayna'ya girdi, yeryüzündeki tüm dengeler de kökünden değişti. NATO'yu verdiği sözleri tutmamakla suçlayan Rusya, işgal gerekçelerinden biri olarak Kiev yönetiminin ittifaka üye yapılmak istenmesini gösterdi.
Rusya'nın Ukrayna saldırısının Avrupa'da bir dizi askeri gelişmeyi tetiklemesi fazla uzun sürmedi. NATO, ittifakın doğu kanadındaki ülkelere Soğuk Savaş'tan bu yana en büyük askeri yığınağı gerçekleştirdi.
Onlarca yıldır tarafsız bir politika izleyen İskandinavya ülkeleri İsveç ve Finlandiya ise, NATO'ya üyelik başvurusu yaptı.
Haziran ayında İspanya'nın başkenti Madrid'de toplanan tarihi NATO zirvesi, birkaç yıl önce Fransa lideri Emmanuel Macron tarafından 'beyin ölümü' gerçekleştiği savunulan ittifakın yeniden doğumuna sahne oldu.
Yenilenen Stratejik Konsept belgesi, Rusya'yı 'Müttefiklerin güvenliğine ve Avrupa-Atlantik bölgesindeki barış ve istikrara yönelik en önemli ve doğrudan tehdit' olarak tanımladı.
Zirveden, Rusya'nın Ukrayna'yı işgaline karşılık 'temelden bir dönüşümü' uygulama kararı çıktı. Üzerinde anlaşılan yeni strateji ile 300 bin NATO askerinin yıl sonuna kadar yüksek hazırlık seviyesine çıkarılacağı duyuruldu. Bu sayı, mevcut askerlerin yedi katından fazla bir sayıya ulaşması anlamına geliyordu.
ABD, Avrupa'daki askeri varlığını eşi görülmemiş şekilde artırdı. 5. Kolordu Karargahı kalıcı bir şekilde Polonya'ya konuşlandırıldı, İspanya'ya ise ek Amerikan savaş gemileri gönderildi.
Toplam 5 bin kapasiteli bir harekat gücü dönüşümlü halde Romanya'ya yerleştirildi.
F-35 jetlerinden oluşan iki uçak filosu daha İngiltere'ye gönderilirken, diğer Avrupa ülkeleri için yeni hava savunma kapasitelerinin devreye alınacağı açıklandı.
İşgalin başından itibaren NATO topraklarının her karışının savunulacağını birçok kez dile getiren ABD lideri Joe Biden, Madrid'deki zirvede ünlü 5. maddeyi hatırlatıp "Birimize yapılan saldırı hepimize yapılmıştır derken ciddiyiz" dedi.
Ukrayna'daki savaşta 265 gün geride kalırken, NATO ve Rusya'nın doğrudan çatışmaya girme korkusu dönem dönem yükseldi. Moskova birçok kez nükleer silah kullanabileceği imasında bulundu, Rus ordusunun fırlattığı füzelerden biri Ukrayna'nın güney komşusu Moldova'ya düştü.
Ancak, hiçbir olay 15 Kasım Salı günü öğleden sonra Polonya'daki bir köye düşen füzeler kadar dünyayı diken üstünde tutmadı. 413 nüfuslu Przewodow köyünde bir çiftliğe isabet eden füzelerin iki kişiyi öldürmesi, bütün gözlerin bir anda Polonya-Ukrayna sınırına çevrilmesine yol açtı.
Polonyalı yetkililer, köyü vuran füzelerin Rus yapımı olduğunu açıkladı. Avrupalı müttefikleri, Japonya ve Kanada ile 'acil durum yuvarlak masa toplantısı' gerçekleştiren ABD Başkanı Biden, olayı derinlemesine araştırdıklarını belirtip "Füzenin Rusya’dan fırlatılması uzak ihtimal" dedi.
Amerikan Associated Press (AP) haber ajansına konuşan ABD'li yetkililer ise, füzenin Ukrayna tarafından Rus füzelerini engellemek için fırlatılmış olabileceğini söyledi.
NATO ise, bugün Polonya'nın talebi üzerine olağanüstü toplandı. Saat 12.00'de başlayan toplantıda, füze krizi sonrası 4. Madde'nin gündeme getirilmesi bekleniyordu. Söz konusu madde şöyle:
"Taraflardan herhangi biri, taraflardan birinin toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğinin tehdit edildiğini düşündüğü zaman, tüm taraflar birlikte istişare edecektir."
Toplantının ardından konuşan Genel Sekreter Jens Stoltenberg, mevcut kanıtların füzenin Ukrayna'dan geldiğini gösterdiğini belirtti, "Kanıtlar, kasıtlı bir saldırı olmadığını gösteriyor" dedi.
4. Madde'nin halihazırda devreye alınması için ihtiyaç olmadığını kaydeden Stoltenberg, "Füzelerin hedefinin NATO olmadığı açık" ifadesini kullandı.
Ancak toplantı öncesinde asıl merak edilen, NATO'nun ünlü 5. maddesiydi. Zira, Rusya'nın Polonya'ya muhtemel bir saldırısı, ittifakın 5. Maddesi'ni tetikleyebilir.
Halihazırda 30 üyesi bulunan NATO'nun 5. Maddesi, ittifak üyelerine bir güvenlik şemsiyesi sunuyor. Bu madde, üye ülkeye yapılan saldırıyı, tüm ittifaka yapılmış sayıyor.
II. Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan NATO, şimdiye kadar 5. Madde'yi yalnızca bir kez, ABD'deki 11 Eylül saldırılarından sonra devreye aldı.
4. Madde ise, şimdiye kadar 7 kez hayata geçirildi. Son olarak, ittifakın doğu kanadını oluşturan ülkeler, Putin'in işgal emri verdiği gün NATO'yu olağanüstü toplantıya çağırdı. Bu ülkeler, Bulgaristan, Çekya, Estonya, Letonya, Litvanya, Polonya, Romanya ve Slovakya'ydı.
Polonya, 2014 yılında Rusya'nın Ukrayna sınırında gerilimi körüklemesi nedeniyle yine 4. Madde'ye başvurdu.
İttifakın resmi sitesinde, NATO'daki tüm kararların oy birliğiyle alındığı vurgulanıyor ve 4. Madde başlığında istişare sürecinin altı çiziliyor. NATO üyesi 30 ülkenin harekete geçmeden önce tüm detayları gözden geçirdiği toplantılar, aynı zamanda muhtemel bir çatışmadan kaçınmak için 'önleyici diplomasi' imkanı sunuyor.
NATO'nun güçlü üyesi Türkiye de, daha önce birden fazla kez 4. Madde'yi devreye soktu. 2002 yılında Irak'ı kana bulayan çalkantılar, 2012'de Suriye'deki çatışmalar ve son olarak 2015'teki terör saldırıları Ankara'nın 4. Madde için düğmeye basmasına yol açtı. 2012'de birkaç kez NATO'yu olağanüstü toplantıya çağıran Türkiye'ye, Patriot hava savunma sistemleri yerleştirildi.