SAVAŞTA SON DAKİKA İsrail Suriye'yi vurdu! Şam hedef alındı...

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde düzenledikleri saldırıda, İsrail askerlerinden ölen ve yaralananların olduğunu duyurdu.

Kassam Tugaylarından yapılan yazılı açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan Cibaliya Mülteci Kampı'nda bir eve saklanan İsrail askerlerine roketle saldırı düzenlendiği belirtildi.

Cibaliya Mülteci Kampı'nın orta kesiminde yer alan Yemen es-Said Hastanesi yakınlarında gerçekleşen saldırıda İsrail askerlerinin öldüğü veya yaralandığı aktarılan açıklamada, Gazze kentinde de İsrail askerlerinin hedef alındığı ifade edildi.

Konuyla ilgili İsrail ordusundan henüz açıklama yapılmadı.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 210'u çocuk, 11 bin 742’si kadın olmak üzere 43 bin 341 Filistinli öldü, 102 bin 105 kişi yaralandı.

Enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın lideri olduğu El Fetih heyeti ile Hamas heyeti, Mısır’ın başkenti Kahire’de bir araya geldi. Görüşmede İsrail’in Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden saldırıları ve ulusal birliğe yönelik adımlar ele alındı.

İsrail, Suriye'de Şam yakınlarında Hizbullah'ın istihbarat birimlerini vurduğunu ve alt yapıyı hedef aldıklarını duyurdu.

İSRAİL ORDUSU, ŞAM'A DÜZENLENEN SALDIRIYI ÜSTLENDİ

İsrail ordusu, bugün Suriye'nin başkenti Şam'a düzenlenen hava saldırısını üstlendiğini duyurdu.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, İsrail savaş uçaklarının Suriye'deki Hizbullah'a ait istihbarat karargahlarını hedef aldığı iddia edildi.

Açıklamada, İsrail savaş uçaklarının vurduğu belirtilen hedeflerin Hizbullah’ın istihbarat toplama ve değerlendirmelerinden sorumlu birimler olduğu öne sürüldü.

Suriye rejiminin ajansı SANA'nın haberinde, yerel saatle 18.05'te İsrail'in Şam'ın güneyinde birkaç noktayı hava saldırısıyla hedef aldığı iddia edilmişti.

Haberde, "Hava savunma sistemlerimiz düşman Golan Tepeleri tarafından gelen füzeleri karşılayarak çoğunu düşürdü. Saldırıda, maddi hasar meydana geldi." ifadesi kullanılmıştı.

İsrail, iç savaşın başladığı 2011'den bu yana Suriye'de zaman zaman İran destekli gruplara ve Suriye ordusuna ait askeri noktalara saldırılar düzenliyor.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Gazze Şeridi'nde ateşkes uygulanmasını kapsayan 2735 sayılı kararının uygulanma vaktinin geldiğini söyledi.

Suriye Savunma Bakanlığı, İsrail’in Suriye’nin başkenti Şam’ın yakınlarına hava saldırısı düzenlediğini bildirdi.

İsrail, Suriye’ye hava saldırısı düzenledi. Suriye Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail'in işgali altındaki Golan Tepeleri yönünden Suriye'nin başkenti Şam'ın güneyindeki sivil bölgelere hava saldırısı düzenlediği bildirildi. Açıklamada, ölü ve yaralı sayısına ilişkin bilgi verilmedi.

Suriye basınında yer alan haberlerde, saldırıda Sayeda Zeinab bölgesinin hedef alındığı belirtilmişti.

Batı Kudüs'teki İsrail Meclisi (Knesset) binasın giden caddede toplanan bir grup İsrailli, savaşın bitmesi ve İsrailli esirlerin evlerine geri getirilmesi talebiyle beyaz elbise giyerek sessiz eylem düzenledi.

Lübnan Başbakanı Necib Mikati, uluslararası topluma İsrail saldırganlığını durdurma çağrısı yaparken İsrail'in tüm ateşkes önerilerini reddettiğini belirtti.

Irak merkezli Shafaq News'un haberine göre Iraklı Harakat Ansar Allah al-Awfiya (HAAA) hareketi Pazartesi günü, Irak hükümetinin İran'ın İsrail'e yönelik herhangi bir saldırı için Irak topraklarını kullanmasına izin vermeyeceğini söyledi.

Shafaq News'un haberine göre İran destekli tüm Irak silahlı gruplarını kapsayan bir şemsiye örgüt olan Irak'taki İslami Direnişi'ne (IRI) bağlı HAAA liderlerinden Ali Al-Fatlavi, "Irak, şüphesiz, topraklarının İran veya başka bir tarafça bölgedeki saldırılar için kullanılmasına izin vermeyecektir. Dahası, zaten Tel Aviv'e doğrudan ulaşabilen ve hedefleri etkili şekilde vurabilen İran'ın da böyle bir niyeti yok, Amerikan istihbaratı ortalığı karıştırmaya çalışıyor" dedi.

Açıklama, İsrail'in, Iraklılar da dahil İran'ı destekleyen tüm milis güçlerin İsrail'e saldırmaya devam etmesi halinde Irak'a saldıracağı ve olası saldırı için hedef belirlediği haberinden hemen sonra geldi. Londra merkezli Suudi Elaph haber sitesinin İsrail'in İran destekli milislere ait hedeflerin yanı sıra Irak devletinin hedeflerini de izlediği ve tespit ettiğini yazmıştı.

The Wall Street Journal'ın bugün yayınlanan haberinde ise İran'ın bazı Arap ülkelerini İsrail'e karşı "önemli ve karmaşık" bir misilleme yapmaya hazırlığıyla ilgili bilgilendirdiği kaydedilmişti.

 Almanya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Pazartesi günü yaptığı açıklamada, İsrail'i, insanı yardımın ulaşmaması yüzünden "çaresiz" ve "dayanılmaz" bir durumun yaşandığı Kuzey Gazze'ye daha fazla insani yardım girmesine izin vermeye çağırdıklarını söyledi.

Sözcü, Berlin'de düzenlediği düzenli bir basın toplantısında, "İsrail hükümetini uluslararası hukuk kapsamındaki sorumluluklarını acilen yerine getirmeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.

İsrail ordusu, Hizbullah'ın bu sabahtan itibaren iki salvo halinde 60 füze ateşlediğini açıkladı.

Füzeler Yukarı ve Batı Celile bölgelerini hedef alırken, İsrail ordusu bazılarının hava savunma sistemleri tarafından engellendiği bilgisini verdi.

Ordu, Lübnan'a düzenlediği hava saldırılarında füze fırlatma rampalarının vurulduğunu da ekledi.

Irak'taki İran yanlısı milisler, İsrail'e çok sayıda kamikaze silahlı insansız hava aracı (SİHA) ateşledi.

İsrail'de sirenler çalmazken, ordu kamikaze drone'ların havada vurulduğunu bildirdi.

İsrail işgal ordusunun son 24 saatteki saldırılarında 33 Filistinli daha yaşamını yitirdi. Böylece, savaşın 395'inci gününde Gazze'de can kaybı 43 bin 374'e çıktı.

Londra merkezli Şarkul Avsat gazetesinin adını açıklamadığı kaynaklara dayandırdığı haberinde, Sinvar'ın 7 Ekim 2023'ten sonra Gazze'deki durumuna ilişkin detaylara yer verildi.

Sinvar'ın İsrail saldırıları nedeniyle ailesini daha güvenli olduğunu düşündüğü bir bölgeye gönderdiği ve onlarla mektupla haberleştiği belirtildi. Hamas liderinin ailesiyle mektupla 1 veya 1,5 ayda bir ancak haberleşebildiği ifade edildi.

Haberde, Sinvar'ın otopsisinde 16 Ekim'de öldüğü saldırıdan önce 3 gün boyunca hiçbir şey yemediğinin ortaya çıktığı kaydedildi.İsrail yönetimi, sık sık Gazze'ye giden yardımların "Hamas tarafından alındığını ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmadığını" iddia ediyor.

Sinvar, 16 Ekim'de Gazze'nin güneyindeki Refah'ta İsrail askerleriyle girdiği çatışmada hayatını kaybetmişti.

Tel Aviv yönetimi uzun zamandır Sinvar'ın Gazze'de tünellerde saklandığını ve İsrailli esirleri kendisine kalkan olarak kullandığını ileri sürüyordu.

İddia edilenin aksine Sinvar'ın yanında hiçbir İsrailli esir olmadığı ve Tel Sultan bölgesinde bir binada birkaç arkadaşıyla birlikte İsrail askerleriyle çatışırken yaşamını yitirdiği ortaya çıkmıştı.

İsrail'de Haaretz gazetesinin ilk kez 22 Ekim tarihinde yayınladığı haber, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun 7 Ekim'deki Hamas saldırılarının sorumluluğundan kurtulmak için ordu aleyhinde kanıt topladığını bildiriyordu.

Baskından dört gün sonra ordu muhabirleriyle işbirliği yapmak için Netanyahu'nun yeni bir sözcü atadığına dikkat çeken haberde, "Netanyahu kampanya yürütüyor. Ordu aleyhinde kanıt topluyor ve özel konuşmalarda neden kendisinin suçlanamayacağını, istihbaratın kendisine ulaşmadığını anlatıyor" denildi. Haaretz'e konuşan kaynaklardan biri, "Netanyahu'nun ne yaptığı çok açık. Bir ordu muhabirinden onun subayları karaladığını duydum. Bu utanç verici" ifadesini kullandı.

Netanyahu'nun ekibine dahil ettiği isim, daha önce İsrail ordusunun bir tümeninin sözcülüğünü üstlendikten sonra aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in sözcülüğünü de yaptı.

Haaretz siyasi kariyerini devam ettirmek için savaşı can simidi gibi gören Netanyahu'nun medya yöneticileri ve ordu muhabirleriyle yaptığı toplantıları özellikle öne çıkardı.

Haberde ismi geçen Eli Feldstein, bugün tüm İsrail basınının manşetlerinde. Bir mahkemenin gizlilik kararını kaldırmasıyla Netanyahu'nun ekibinden gizli bilgiler sızdıran kişinin isminin ortaya çıktığını belirten İsrail medyası, Eli Feldstein'in özellikle bazı dosyaları Avrupa basınına ifşa etmekle suçlandığını bildirdi.

Soruşturmanın ordunun gizli ve hassas istihbarat bilgilerinin medya dahil ortaya dökülmesiyle başladığını savunan mahkeme, sızıntının özellikle Hamas'ın elindeki rehinelerin serbest kalması çabalarına zarar vermiş olabileceğini kaydetti.

NETANYAHU AÇIĞA DÜŞTÜ

Netanyahu son günlerde dava ile arasına mesafe koyup ofisinden kimsenin tutuklanmadığını veya soruşturulmadığını iddia etti ancak mahkemenin verdiği karar İsrail Başbakanı'nı açığa düşürdü. İsrail başbakanlık ofisi, son açıklamasında bazı belgelerin sızdırıldığını kabul etmek zorunda kaldı.

FOTOĞRAFLAR ÇARŞAF ÇARŞAF

İsrail medyası Edi Feldstein'i Netanyahu'nun yanında gösteren fotoğrafları ilk sayfadan verirken, kamu yayıncısı KAN televizyonu Feldstein'in yalan makinesi testinde başarısız olduğu halde başbakanlık ofisinde görev yaptığı bilgisini verdi.

'NETANYAHU ONU SATTI, OTOBÜSÜN ALTINA İTTİ'

Kanal 12 televizyonuna konuşan Edi Feldstein'e yakın bir kaynak ise, eski sözcünün Başbakan Netanyahu tarafından satıldığını ve otobüsün altına atıldığını söyledi.

GEÇEN HAFTA GÖZALTINA ALINDI

Times of Israel Edi Feldstein'in geçen hafta başında tutuklanmasından dört gün sonra davanın kamuoyuna duyurulduğunu bildirdi, Yediot Ahronot ise davanın odak noktasının çok gizli belgelerin sızdırılması, güvenlik izni olmayan bir danışmanın kendisine yasak olması gereken toplantılara katılması ve belgelerin bir rehine anlaşmasında kamuoyunu etkilemek için kullanılması gibi başlıklar olduğunu yazdı.

ANLAŞMAYI ÖNLEMEK İÇİN SIZDIRILAN SAHTE HABER

Sızıntıya dair ilk bilgiler Londra merkezli Jewish Chronicle'de yer buldu, daha sonra silinen haberde Hamas'ın rehineleri Mısır'a kaçırmayı planladığını savunuyordu.

MUHALEFET: PEKİ NETANYAHU NE BİLİYOR?

Mahkeme dosyasının paylaşılması İsrail'de deprem etkisine yol açtı, muhalefet lideri Yair Lapid Netanyahu'nun söz konusu belgelerin sızdırılması emrini vermiş olabileceğini söyledi. Lapid, "Yakın danışmanlarının rehine anlaşmasını engellemek için belge çaldığını, ordu içinde casusluk yaptığını, sahte belgeler ürettiğini, istihbarat kaynaklarını ifşa ettiğini ve gizli belgeleri yabancı gazetecilere aktardığını bilmiyorsa, peki o ne biliyor?" sorusunu sordu.

Savaş kabinesinden istifa eden Ulusal Birlik Partisi lideri Benny Gantz ise, yaşananları 'sızıntı' değil devlet sırlarının siyasi hedefler uğruna vurgunculuk yapılması olarak niteledi.

REHİNE YAKINLARI İSYANDA

Aylardır bir anlaşmaya varılması için gösteri yapan rehine yakınları ise skandalın ortalığa saçılmasıyla sert bir açıklama yaptı, Netanyahu'ya yakın kişilerin rehinelerin geri dönüşünü engellemek için hareket ettiklerini vurguladı.

15 YIL HAPİS CEZASI ALABİLİRLER

Dava dosyasındaki üç isim için ise gizlilik kararı devam ediyor ancak savunma kuruluşlarıyla bağlantılı oldukları doğrulandı. Basındaki haberlerde, şüphelilerin 15 yıl kadar hapis cezası alabileceği belirtiliyor.

75 yaşındaki İsrail Başbakanı Netanyahu, 7 Ekim'deki Hamas baskını öncesinde iç siyasette büyük bir baskı altındaydı. Netanyahu'nun yasalaştırmak istediği tartışmalı yargı reformu tasarısı İsrail'de milyonlarca kişinin sokağa dökülmesine neden oldu ve aylar önce başlayan gösteriler Hamas saldırılarına kadar devam etti.

ABD başkanlık seçimine artık saatler kaldı, gözler İran'ın İsrail'e muhtemel misillemesinde. Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Tahran'ın Tel Aviv'e saldırı planlarını ayrıntılı şekilde aktaran bir haber yayınladı. 'İran, bölgeye İsrail'e 'güçlü ve bileşik' bir saldırının geldiğini söylüyor' başlıklı haber, Arap ve İranlı yetkililere dayandırıldı.

WSJ, İran'ın daha önceki iki misillemede kullanmadığı silahları sahaya süreceğini belirtip güçlü savaş başlıkları ve 'diğer silahlar'ı kullanmaya hazırlandığını yazdı.

Mısırlı bir yetkili WSJ ile Tahran'dan Kahire'ye gelen uyarıyı paylaştı, buna göre İran 26 Ekim'deki İsrail hava saldırılarına 'güçlü ve komplike' bir yanıt verecek.

Bir İranlı yetkili ise, ordunun dört askerini kaybettiği İsrail saldırısında bir de sivilin yaşamını yitirdiğini hatırlatıp bir yanıtın 'zorunluluk' olduğunu kaydetti.

İranlı yetkili, yeni misillemeye Devrim Muhafızları Ordusu'nun yanı sıra İran ordusunun da dahil olacağını belirtti, Irak topraklarının füze ateşlemek için kullanılabileceğini söyledi.

ABD'nin uyarılarına rağmen İran'ın Orta Doğu'daki ülkelere meydan okuyan bir mesaj gönderdiği yorumunu yapan WSJ, misillemenin zamanlamasına dair bilgilere de haberinde yer verdi.

İranlı yetkilinin paylaştığı bilgiye göre, misilleme ABD seçimlerini etkilememek için 5 Kasım tarihinden sonra ancak yeni başkanın yemin edeceği Ocak ayından önce gerçekleşecek.

MİSİLLEME SAVAŞININ DÖNÜM NOKTALARI

Ezeli düşmanlar arasındaki misilleme savaşının ilk raundu, Nisan ayında ortaya çıktı. İran İsrail'in Suriye'deki Kudüs Gücü komutanlarına düzenlediği suikastları bir süre görmezden geldi ancak 1 Nisan tarihinde Şam Büyükelçiliği'ndeki beş katlı bir binanın yerle bir edilmesi bardağı taşıran damla oldu.

İsrail savaş uçaklarından ateşlenen füzelerle yok edilen binada Devrim Muhafızları Ordusu'nun yurt dışı operasyon birimi Kudüs Gücü'nün en önemli isimlerinden Muhammed Rıza Zahedi ve yardımcıları vardı.

İran, Zahedi'nin öldürülmesine 13 Nisan akşamı yüzlerce füze ve kamikaze silahlı insansız hava aracı ateşleyerek yanıt verdi. Dünyanın canlı yayında seyrettiği saldırı bir ilk niteliği taşıyordu ve balistik füzelerin çoğu İsrail ve müttefikleri tarafından durduruldu.

İsrail'in bu saldırıya misillemesi birkaç gün sonra geldi, İran'ın orta kesimindeki Isfahan'da yer alan bir askeri üste patlamalar oldu.

Hamas'ın siyasi büro şefi İsmail Haniye'nin Temmuz ayının son günü Tahran'da suikasta uğraması, İran ve İsrail'i bir kez daha karşı karşıya getirdi. Tahran'da intikam yeminleri edildi, sessiz geçen haftaların ardından Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ve Kudüs Gücü'nün Lübnan komutanı Abbas Nilfuruşan'ın Beyrut'taki hava saldırılarında öldürülmesi İran'ın ikinci kez düğmeye basmasına neden oldu.

1 Ekim tarihinde İran 200 kadar balistik füze fırlattı, Tel Aviv'de insanlar sığınaklara koşarken İsrail ordusu ilk kez bazı askeri üslerin saldırıda hasar gördüğünü kabul etti.

İsrail ise, tarihte ilk kez İran topraklarını doğrudan vurduğunu açıkladığı saldırısını 26 Ekim Cumartesi gününün ilk saatlerinde gerçekleştirdi. İran'daki askeri tesisleri hedef alan hava saldırıları, Tahran'ın 1 Ekim'deki misillemesine bir yanıt niteliği taşıyordu.

İsrail deniz komandoları hafta sonu Lübnan'ın kuzeyindeki Batrun'a bir baskın düzenledi. Başkent Beyrut'la kuzeydeki Trablusşam'ın arasında yer Batrun'daki baskına, 25 asker katıldı.

İsrail medyası, sahile yakın bir dağ evindeki Hizbullah komutanı İmad Amhaz'ın yakalandığını ve sürat teknesine bindirilerek kaçırıldığını yazdı. Tel Aviv, kaçırılan kişinin Hizbullah'a silah sevkiyatında rol alan bir Lübnan donanma subayı olduğunu savunuyor.

Lübnan'dan yapılan açıklamalarda ise Amhaz'ın sivil bir denizci ve kaptan olduğu duyuruldu. Beyrut yönetimi Birleşmiş Milletler'e şikayette bulunurken, denizcinin babası da oğlunun kurtarılması için BM barış gücü UNIFIL ile Uluslararası Kızılhaç'tan yardım istedi.

İsrail Lübnan'daki operasyondan saatler sonra bir sınırı daha aştığını resmen açıkladı, Suriye topraklarında gerçekleşen bir baskın duyuruldu. 7 Ekim'de Gazze Şeridi'nde başlayıp dalga dalga Orta Doğu'ya yayılan savaşta bir ilk niteliği taşıyan baskında, bir Suriye vatandaşı İsrail askerleri tarafından kaçırıldı.

Geride kalan 13 ayda savaş uçakları ve silahlı insansız hava araçlarıyla defalarca Suriye'deki İran yanlısı milisleri ya da Hizbullah üyelerini hedef alan İsrail ordusu, ilk kez bir kara operasyonunu resmen duyurdu. Açıklamada Suriye'nin güneyindeki Dera'ya bağlı Sayda kasabasına giren özel kuvvetler askerlerinin Ali Süleyman el Asi'yi kaçırdığı bilgisi verildi.

İsrail ordusu, işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'ni hedef alan İran 'girişimleri'nde rol aldığını savunduğu El Asi'yi uzun süredir gözetlediğini de ekledi. İsrail, yakalanan kişinin İran adına istihbarat topladığını savunuyor.

Yayınlanan baskın görüntüleri siyah beyaz ve yalnızca sonu renkli, çok sayıda İsrail askerinin bir binaya girip üzerinde beyaz bir atlet olan El Asi'yi yakaladığı görülüyor.

İsrail ordusu El Asi'nin sorgulandığı video kaydını da paylaştı.

Suriye'den henüz baskına dair bir yorum yok ancak rejime yakınlığıyla bilinen Şam radyosu operasyonun yaz mevsiminde gerçekleştiği bilgisini verdi.

İsrail 23 Eylül tarihinden itibaren yoğun hava saldırılarına giriştiği Lübnan'da, birden fazla hastaneyi bombardımana tuttu.

Lübnan Sağlık Bakanlığı, güneydeki Tebnine kasabasındaki hastanenin vurulduğu saldırıda 10 kişinin yaralandığını, yaralılardan yedisinin bina içerisinde olduğunu açıkladı.

İsrail'in geçen hafta üst üste tümüyle tahliye emri yayınlayıp jetlerin bombaladığı doğudaki Baalbek şehrinde de bir hastane hedef alındı.

Güneydeki Bezuriye kasabasındaki İsrail saldırısı ise iki sağlık çalışanının ölümüne neden oldu.

İsrail tarafı ise Hizbullah'ın silahlı insansız hava aracı (SİHA) birimi komutanlarından Ali Bereket'in hava saldırısıyla öldürüldüğünü duyurdu. İsrail ordusu, açıklamasında Birim 127 olarak bilinen güçte Ali Bereket'in önemli bir bilgi kaynağı olduğunu savundu.

Hizbullah Pazar günü İsrail'e 100'den fazla füze ve kamikaze drone ateşledi, füzelerden ikisi kuzeydeki stratejik liman şehri Hayfa'ya düştü.

Hizbullah'ın 23 Ekim tarihindeki saldırısında yaralanan bir İsrailli ise, hastanede öldü. Ordu radyosu, 57 yaşındaki İsraillinin Nehariye kentine düşen şarapnel parçalarıyla yaralandığı bilgisini verdi.

İsrail'de yayın yapan Kanal 12 televizyonu, iki hafta içinde Lübnan'da bir ateşkes olabileceğini bildirdi. Televizyona konuşan bir İsrailli yetkili, 10 ila 14 gün içerisinde silahların susabileceğini söyledi.