Savaşta son dakika... İsrailli yetkili katliamı savunurken oldu! Arkadan gelen sesle neye uğradığını şaşırdı

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby ABD tarafından kurulan iskelenin bugün faaliyete geçmesinin ardından yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ne daha fazla yardım girmesi gerektiğini söyledi. İlk yardım sevkiyatının dün 300 palet gıda ile iskeleden yapıldığını belirten Kirby, ilerleyen günlerde bu sayının 3 katına çıkmasını umduklarını vurguladı. Gazze Şeridi’ne giren yardımların yeterli olmadığını aktaran Kirby, “Bu geçici iskele Filistinlilere çaresizce ihtiyaç duydukları gıda, su ve ilacı ulaştırmak için tek başına yeterli değil. Bu kara geçişlerini mümkün olan en kısa sürede açmalıyız. Açıkçası geçişlerin açılması için yeterli çaba sarf edilmiyor. Bu kabul edilemez” dedi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Tourgeman, Uluslararası Adalet Divanı’nda, İsrail hakkında ‘soykırım’ davası açan Güney Afrika'nın 'geçici tedbir talebinin reddedilmesini' talep etti. İsrailli yetkiliyi “yalancılar” diye bağırarak protesto eden bir kişi salondan çıkarıldı.

Uluslararası Adalet Divanı'nda Güney Afrika'nın Refah'taki saldırıların durdurulması talebi aleyhinde sözlü savunma yapan İsrail Dışişleri Bakanlığı yetkilisi protestoyla karşılaştı. İsrail Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Tamar Kaplan Tourgeman, yaptığı sözlü savunma sırasında protesto edildi. Mahkemedeki katılımcılardan biri 'Yalancılar' diye bağırdı. 

Canlı olarak yayınlanan anlar yarıda kesilerek mahkemenin logosu ekrana yansıtıldı.

İsrail, bir yandan Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını sürdürürken, bir yandan da bölgeye insani yardımların girişini engelliyor. Yoğun bombardıman altında açlıkla mücadele etmeye çalışan Filistinliler, hayatta kalma mücadelesine devam ediyor. Bölgeye insani yardım gönderen ülkeler İsrail ordusunun ambargosu nedeniyle hava ve deniz yolunu kullanırken, ABD Gazze açıklarına yeni bir yüzer bir iskele kurdu.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) tarafından yapılan açıklamada, kurulumu dün tamamlanan iskeleye ilk insani yardım sevkiyatının ulaştığı bildirildi. Açıklamada, Yardım taşıyan kamyonların yerel saatle 09.00 sıralarında karaya çıkmaya başladığı aktarılırken, "Bu Gazze Şeridi’ndeki Filistinli sivillere deniz koridoru üzerinden ek yardım ulaştırmak için devam eden çok uluslu bir çabadır ve tamamen insani amaçlıdır. Kamyonlar, birçok ülke ve insani yardım kuruluşu tarafından bağışlanan yardım malzemelerini bölgeye taşıyacaktır” ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, karaya hiçbir ABD askerinin çıkmadığı da vurgulandı.

“İskele kamyonlar dolusu insani yardımın Filistinlilere ulaşmasını sağlayacak”

Yetkililer, yardımların dağıtımında başta Dünya Gıda Programı (WFP) olmak üzere BM’nin sorumlu olacağını aktardı. İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps ise, “Gazze Şeridi açıklarında yeni faaliyete geçen iskele kamyonlar dolusu insani yardımın büyük ihtiyaç içindeki Filistinlilere ulaşmasını sağlayacak” dedi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından 34 ve 33'üncü Arap Ligi Zirvesi'nde kabul edilen Bahreyn Deklarasyonu’nun Filistin’le ilgili kararları hakkında yapılan yazılı açıklamada, "Arap Ligi tarafından 16 Mayıs günü kabul edilen Bahreyn Deklarasyonu’nda yer alan Filistin’le ilgili kararları memnuniyetle karşılıyoruz. Söz konusu kararların, İsrail tarafından Gazze’de sürdürülen katliamın sona ermesine ve Filistin sorununa kalıcı bir çözüm bulunmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bu önerilerin hayata geçirilmesi için Birleşmiş Milletler’in ve uluslararası toplumun somut katkılar sunmasını bekliyoruz" ifadeleri kullanıldı.

İsrail'e gönderilen mektubu 13 ülkenin dışişleri bakanları imzaladı. Mektup, Tel Aviv yönetiminden Refah'taki işgali askıya almasını ve bütün sınır kapılarını açarak Gazze Şeridi'ne daha çok insani yardım girişine izin vermesini istiyor.

Çarşamba günü imzalanan dört sayfalık mektuba ABD'nin dışında tüm G7 üyesi ülkeler imza koydu. G7 üyesi Almanya, İngiltere, Fransa, Japonya, İtalya ve Kanada'nın yanı sıra Avustralya, Yeni Zelanda, Finlandiya, İsveç, Danimarka, Güney Kore ve Hollanda mektubu imzaladı.

İsrail işgal ordusunun katliamında son 24 saatte 31 Filistinli daha yaşamını yitirdi. Böylece, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde can verenlerin sayısı 35 bin 303'e çıktı.

Kasım ayı ortasından bu yana Kızıldeniz'deki gemilere saldıran Yemenli Husiler, bir kez daha ABD ordusuna ait MQ-9 Reaper insansız hava aracını düşürdü.

Yemen'in batısını kontrol eden İranlı grup, ABD drone'u MQ-9 Reaper'ın ülkenin güneydoğusundaki Mağrip'te gece yarısı vurulduğu bilgisini paylaştı.

Husiler, ABD insansız hava aracını yerel üretim bir karadan havaya füze ile düşürdüklerini de belirtiyor.

Amerikan ve İngiliz savaş uçakları, Ocak ayından beri Yemen'deki Husi hedeflerini bombardımana tutuyor. Yanı sıra ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyonun yanı sıra Avrupa Birliği'nin kendi görev gücüne ait savaş gemileri Kızıldeniz'de devriye geziyor.

Ancak alınan tüm önlemlere rağmen Husiler geri adım atmış değil.

İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi'nden çekilmesini isteyen Husiler, başkent Sana ve Yemen'in en büyük limanı Hudeyde'yi de kontrol ediyor.

Times of Israel, Gazze sınırı yakınındaki Yated'de İsrail hava kuvvetlerine ait patlamamış bir bomba bulunduğunu bildirdi.

Söz konusu bombanın, bir savaş uçağından düşmüş olduğu tahmin ediliyor.

Yated'deki evlere oldukça yakın bir konumda bulunan patlamamış bomba, İsrail ordusu tarafından kaldırılacak.

İsrail ordusu, hafta başından bu yana tırmanan çatışmada Lübnan tarafından bugün çok sayıda kamikaze silahlı insansız hava aracı ve füzenin ateşlendiğini duyurdu.

Lübnan-İsrail sınırındaki Nehariye'de bu sabah 15 dakika boyunca sirenler çaldı, çok sayıda füzenin bir kamikaze drone'u düşürmek için fırlatıldığı görüldü. Akdeniz kıyısındaki Nehariye, Lübnan sınırına yaklaşık 11 kilometre mesafede.

Daha doğuda, Suriye, Lübnan ve İsrail'in kesişme noktası Celile bölgesinde de sirenler çalarken işgal ordusu Hizbullah'ın Batı Celile'ye çok sayıda kamikaze silahlı insansız hava aracı ateşlediğini bildirdi.

Kamikaze drone'lardan birinin havada imha edildiğini belirten ordu, diğerinin Gaaton yakınlarına düştüğü bilgisini paylaştı.

Öğleye doğru ise Lübnan medyası İsrail savaş uçaklarının Akdeniz kıyısındaki sahil kasabası Necariye'yi bombardımana tuttuğunu duyurdu.

Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, gökyüzüne yükselen dumanlar yer aldı.

Necariye'yi hedef alan saldırı Hizbullah'ın kamikaze drone'larına misilleme gibi görünüyor.

Suudi Arabistan'ın El Arabiya yayın organı, Necariye'deki saldırıda Hizbullah'ın saha ekibinden Haydar Mehdi'nin öldüğünü duyurdu.

İsrail'in Hüseyin Mekki adlı önemli bir Hizbullah komutanını silahlı insansız hava aracından ateşlediği füzeyle öldürmesi, sınır çatışmasındaki gerilimi zirveye çıkardı.

Hizbullah 8 Ekim'den bu yana devam eden çatışmadaki en derin saldırıya imza atıp 35 kilometre içerideki bir hava üssünü vurdu. İsrail ordusunun devasa casus balonlarına ev sahipliği yapan üste, Sky Dew adlı gözlem balonları vardı. İsrail ordusu hava üssünün vurulmasına Lübnan'ın kuzeyindeki Bekaa Vadisi'ni savaş uçaklarıyla bombalayarak yanıt verdi. Sınır hattına 100 kilometre uzaklıktaki Bekaa Vadisi, Hizbullah'ın kalesi olarak görülüyor.

Bölgesel bir savaşa dönüşmesinden korkulan sınır çatışmasında Hizbullah bugüne kadar 300'den fazla üyesini kaybetti, İsrail tarafında ise yüksek rütbeli komutanların da aralarında bulunduğu 14 asker öldü. İsrail hava saldırıları ayrıca aralarında çocuklar, kadınlar ve kadınların yer aldığı 70'ten fazla sivili katletti.

Türkiye'nin İsrail'le tüm ihracat ve ithalatı askıya almasıyla başlayan yeni dönem, Tel Aviv yönetimini köşeye sıkıştırdı. Ankara tarafından 2 Mayıs tarihinde duyurulan ticaret yasağı kararı, 7 Ekim'de başlayan savaşta İsrail'i hedef alan ilk ambargo niteliği taşıyordu.

Amerikan New York Times gazetesi Türkiye'nin hamlesini İsrail'i vuran en son uluslararası yaptırım olarak niteledi, Tel Aviv üzerindeki izolasyonun büyüdüğünü yazdı.

Alman medyasına konuşan İsrail Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü (INSS) kıdemli uzmanı Gallia Lindenstrauss, Türkiye'nin attığı radikal adımı 'çok ciddi ve şoke edici' bulduğunu söyledi, asıl bundan sonra yaşanabilecekler konusunda endişeli olduğunu getirdi.

Türkiye ve İsrail arasında 2023 yılında yaklaşık 7 milyar dolarlık ticaret gerçekleşti.

Ankara'nın Tel Aviv'le tüm ticari bağları koparmasına, haftalar sonra İsrail'den yanıt geldi. İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Türkiye ile İsrail arasındaki serbest ticaret anlaşmasını feshedeceklerini ve Türkiye'den ithal edilen mallara yüzde 100 ek gümrük vergisi uygulayacaklarını duyurdu.

TÜRKİYE'YE ALTERNATİF ARIYORLAR

Türkiye'nin uluslararası anlaşmaları ihlal ettiğini ileri süren faşist bakan Smotrich, misilleme planını kabinenin onayına sunacaklarını söyledi. Plan, Türkiye'den İsrail'e ihraç edilen mallara serbest ticaret anlaşması uyarınca uygulanan tüm indirimli gümrük vergilerinin kaldırılmasını öngörüyor. Ayrıca Türkiye'den ithal edilen tüm ürünlere, mevcut gümrük vergisi oranına ilaveten, değerinin yüzde 100'ü oranında ek vergi uygulanacak.

Ankara'nın kararıyla İsrail'e ekonomik bir boykot ilan ettiğini belirten İsrail Maliye Bakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan açıklamalar yaptı.

Ticarette Türkiye'ye bağımlılığı azaltmak için ithalat kaynaklarını çeşitlendirmeyi deneyeceklerini kaydeden Smotrich, alternatif arayışlarına vurgu yaptı.

Jerusalem Post gazetesi, alternatif adresler olarak Çin, Doğu Avrupa, Yunanistan, Almanya, Güney Kıbrıs ve Tayvan'ın sıralandığı bir habere yer verdi.

ABD ordusunun Gazze Şeridi açıklarında inşa ettiği yüzer liman tamamlandı. 320 milyon dolara mal olan yüzer iskele, kıyıdan birkaç kilometre açıkta.

İsrail'in sınır kapılarından Gazze'ye insani yardım geçişlerine izin vermemesiyle başlayan alternatif arayışı, havadan ve denizden yeni rotaların ortaya çıkmasına neden oldu.

Uçaklardan Gazze'ye yardım atılırken, ABD'liler Güney Kıbrıs'tan kalkan gemiler için bir geçici iskeleyi birkaç haftada inşa etti.

Perşembe günü tamamlanan iskeleyi kamyonlar ilk kez bugün kullandı, Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı ilk sevkiyatın gerçekleştiğini bildirdi.

Uluslararası kuruluşlar, limana gelecek yardımın Gazze Şeridi'ne yeterli olmayacağını tekrar ediyor. ABD de iskelenin Gazze'nin ihtiyacını karşılamayacağını kabul ediyor.

Savaştan önce Gazze'ye günde ortalama 500 yardım TIR'ı giriş yapıyordu.

Kıyı şeridine inşa edilen iskeleye ulaşan yardım malzemeleri, Gazze şehrinin güneybatısında İsrailliler tarafından kurulan bir liman tesisinde depolanacak ve daha sonra buradan yardım grupları tarafından dağıtılacak. Yardımın Birleşmiş Milletler tarafından dağıtılması bekleniyor.

Kıyıdaki güvenlikten İsrail güçleri sorumlu olacak ancak ABD'nin Doğu Akdeniz'deki donanmasına ait iki savaş gemisi bölgenin yakınında hazır bulundurulacak.

ABD ordusu Gazze Şeridi'ne yardım ulaştırılması için kıyıdan birkaç kilometre açıkta inşa ettiği yüzer iskeleyi tamamladı. Yetkililer, yedi aydır Gazze’de süren İsrail-Hamas savaşının neden olduğu insani krizi, bu iskeleden ulaştırılacak yardımlarla hafifletmeyi planlıyor.

Yardım kuruluşları uzun zamandır özellikle Gazze Şeridi’nin güneyinde kıtlık riski uyarısı yapıyor. Mısır’dan Gazze’ye yardımların girdiği Refah Sınır Kapısı’nın kontrolünü İsrail’in ele geçirmesi, yardım akışı konusundaki endişeleri artırdı.

Katliamdan kaçan yaklaşık 1,5 milyon Filistinlinin sığındığı Refah şehri, geçen haftadan bu yana İsrail işgal ordusunun kara saldırısı altında.