21.12.2023 - 15:37 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr
İsrail'in Gazze'de 20 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü katliamda yetmiş beş gün geride kaldı, bütün gelişmeleri dakika dakika canlı blog sayfasına taşıyoruz.
BM Güvenlik Konseyi'nde, Gazze'de insani yardımlara ilişkin üzerinde müzakereler yürütülen ancak anlaşma sağlanamayan karar tasarısının oylanması, dördüncü kez ertelendi.
Irak, Gazze Şeridi’ne akaryakıt yardımı için Mısır’a gemi gönderdi. Irak Kızılayı tarafından yapılan açıklamada, Irak’ın Basra Limanı'ndan 10 milyon litre akaryakıt taşıyan geminin Filistin halkına yardım etmek amacıyla Süveyş Kanalı üzerinden Mısır’a gideceği ifade edildi. Açıklamada, akaryakıtın Mısır Kızılayı tarafından Filistin Kızılayı’na teslim edilerek Refah Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi’ne ulaştırılacağı kaydedildi.
İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada Gazze'de görev alan 99. askeri tümenin şehrin güney kısmındaki bir operasyonu tamamladığını ve şimdi Gazze'nin merkezine daha büyük bir operasyon için yola çıktığı bildirildi. Ordu, Gazze'nin güneyinde çıkan çatışmalarda yüzlerce Hamas savaşçısını öldürdüğünü öne sürdü, ancak Hamas'tan bu iddiaya yanıt gelmedi.
Hamas, Filistinli örgütlerin İsrail Gazze'deki savaşı sona erdirmeye kabul edene dek daha fazla İsrailli rehinenin serbest bırakılmasını reddettiklerini söyledi.
Hamas Telegram'da yayımlanan yazılı açıklamada "Saldırıların kapsamlı bir şekilde durmaması halinde, mahkumlar ya da takas anlaşmalarıyla ilgili herhangi bir görüşmenin yapılmaması yönünde Filistinlilerin ulusal bir kararı var" denildi.
Açıklamada hangi Filistinli örgütlerin kast edildiği belirtilmedi. İslami Cihat örgütünün elinde de İsrailli rehineler bulunuyor.
Yeni bir ateşkes anlaşmasına varılmasına yönelik görüşmeler şu anda Kahire'de yapılıyor.
Mısır ilk görüşmelerden sonuç alınamadığını ve Hamas'ın yeni bir geçici ateşkesi kaul etmediğiini belirtmişti.
El Kassam Tugayları bugün yer altında ürettikleri "Ghoul" isimli keskin nişancı tüfeğini dünyaya duyurdu. 1 dakika 52 saniyelik videoda silahın üretim aşamaları gösterilirken, daha sonra ateş edildiği anlara da yer verildi.
Telegram'da çıkan ve kısa sürede gündem olan bir görüntüde ise Hamas savaşçılarının İsrail askerini zırhlı aracın üzerinde "Ghoul" tüfeği ile vurduğu kayıtlara geçti. İddiaya göre görüntü İsrail'in 10 Aralık tarihinden beri baskın düzenlediği Cibaliye Mülteci Kampı yakınlarında çekildi.
CNN tarafından yayınlanan bir ABD istihbarat raporuna göre 7 Ekim'den bu yana Hamas'ın İsrail üzerindeki etkisinin çarpıcı bir biçimde arttığı ortaya konuldu. Hamas'ın sahadan ziyade uluslararası alanda da kendisini kabul ettirdiğini hatırlatan analizde 'Filistin Davası'nın İsrail'e karşı savunulmaya başlandığı belirtildi.
Irak Mısır üzerinden Gazze'deki "kıtlığın" giderilmesi için bir yakıt tankeri gönderdi. 10 milyon litre yakıt taşıyan bu tankerin Süveyş Kanalı'na doğru yola çıktığı bildirildi.
Lübnan'dan bildiren Al Jazeera muhabiri Zeyna Hadr, İsrail ordusu ile Hizbullah'ın Lübnan sınırındaki çatışmaların yoğunlaştığını ve İsrail hava saldırılarının Lübnan'ın içlerine doğru genişlediğini aktarıyor.
Gece saatlerinde sınıra yaklaşık 20 kilometre uzaklıktaki İklim El Tuffah bölgesindeki bir Hizbullah merkezinin İsrail tarafından vurulduğunu kaydeden Hadr, söz konusu saldırının Lübnanlı grubun İsrail helikopterlerine füze ateşlemesine bir misilleme olabileceği yorumunu yaptı.
Al Jazeera muhabiri, saldırıların arttığını ancak hala büyük oranda sınır bölgesini kapsadığını da belirtti.
ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyonun yeni üyesi, Avustralya'nın ardından Yunanistan oluyor.
Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, Kızıldeniz ile Aden Körfezi arasındaki Babülmendep Boğazı'na görev yapacak uluslararası koalisyona katılacaklarını doğruladı. Yunan donanması, Kızıldeniz'e bir fırkateyn yollayacak.
Avustralya ise, bu sabah yaptığı açıklamada Orta Doğu'ya bir savaş gemisi göndermeyeceğini ancak asker sevk edeceğini bildirdi.
Refah Muhafızı Operasyonu adı verilen uluslararası koalisyonda, Yunanistan'ın katılımıyla ülke sayısı 12'ye çıktı. ABD, İngiltere, Fransa, İspanya, İtalya, Hollanda, Norveç, Bahreyn, Şeyseller ve Kanada ilk açıklanan listedeydi. Listenin tamamında yalnızca tek Arap ülkesi olması dikkat çekici.
Yemen'in batısını kontrolü altında tutan İran destekli Husiler, 7 Ekim'de başlayan savaştan günler sonra 1700 kilometre mesafedeki İsrail şehri Eilat'a balistik füze ateşledi, kamikaze drone'lar gönderdi. İsrail'in en güneyinde yer alan Kızıldeniz şehri Eilat'a saldırılar şok etkisi yaratırken, Husilerin bir sonraki hamlesi Babülmendep Boğazı'ndan geçen bir İsrail kargo gemisine el koymak oldu.
Kızıldeniz ile Umman Denizi arasındaki stratejik Babülmendep Boğazı'ndan geçen İsrail gemilerine de füze ve kamikaze drone fırlatan Yemenli grup, bir adım daha ileri gidip İsrail limanlarına giden tüm gemileri hedef almaya başladı. Kızıldeniz'e iki savaş gemisi konuşlandıran ABD'yi müttefikleri İngiltere ve Fransa izledi. Husi saldırılarındaki artışın küresel ticaret ve petrol fiyatlarını etkilemeye başlamasıyla ABD uluslararası bir görev gücü için düğmeye bastı.
Husiler, Çarşamba günü Kızıldeniz'de yaşanacak bir gerginliğe ABD savaş gemilerini hedef alarak yanıt vereceklerini ilan etti.
Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükri, ABD tarafından oluşturulan uluslararası görev gücüne dair bir açıklama yaptı.
İngiliz mevkidaşı David Cameron'u Kahire'de ağırlayan Şükri'ye göre, Kızıldeniz'deki gemileri Yemen'deki Husilerin saldırısından korumak etrafındaki ülkelerin sorumluluğunda olmalı.
Mısır Dışişleri Bakanı, ayrıca Kahire yönetiminin Kızıldeniz'de seyrüsefer serbestliği için birçok ortağıyla işbirliği yaptığını da ekledi.
ABD'nin başını çektiği Refah Muhafızı Operasyonu adı verilen koalisyonda 11 ülke var ve listedeki tek Arap ülkesi Bahreyn, Kızıldeniz'e kıyısı olan Mısır ve Ürdün gibi ülkelerin uluslararası koalisyona katılmaması özellikle dikkat çekmişti.
İsrail ordusu Kerem Şalom Sınır Kapısı'nın bulunduğu noktaya hava saldırısı düzenledi. Saldırıda en az dört kişi öldü, çok sayıda kişi ise yaralandı. Yetkililer hayatını kaybedenlerden birinin sınır kapısının müdürü Bassam Ghaben olduğunu belirtti.
İsrail'in aşırı sağcı bakanı Ben Gvir, "Hamas yenilgiye uğramadan ve rehineler geri dönmeden siyasiler olarak ordunun karşısında durmamalıyız" dedi. Ben Gvir ayrıca savaş kabinesinin daha da genişletilmesi gerektiğini bildirdi ve "Yetkileri, genişletilmiş bir kabineye vermenin zamanı geldi" ifadelerini kullandı.
İsrail basını, Hamas'In esir takasına 3 Filistinli liderin dahil edilmesini istediğini yazdı. Bu liderlerin isimleri ise şöyle; Fetih Hareketi Merkez Komite Üyesi Mervan Bergusi, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Genel Sekreteri Ahmed Saadat ve Hamas yöneticilerinden Abdullah Bergusi.
Hakkında 40 yıl hapis ve 5 defa müebbet bulunan Bergusi, 2002'den beri İsrail hapishanelerinde tutuluyor. Bergusi'nin yanı sıra , 2001’deki eski İsrail Turizm Bakanı Rehavam Zeevi’nin öldürülmesine karışmakla suçladığı Ahmet Saadat, 2008 yılından beri yine cezaevinde.
Hamas ve İsrail, Mısır aracılığı ile 2011'de yaptıkları esir takasında , İsrail askeri Gilad Şalit İsrail hapishanelerdeki 1027 Filistinli tutuklu karşılığında serbest kaldı.
İsrail-Hamas arasında başlayan ancak bütün Orta Doğu'ya yayılma tehlikesi bulunan savaşta şimdi de İran ve Suudi Arabistan karşı karşıya geldi. ABD ordusunun ise Yemen'i vurmak için Başkan Biden'dan talimat beklediği ortaya çıktı.
Amerikan Wall Street Journal gazetesi, Mısırlı kaynaklarına dayandırdığı haberinde Hamas'ın İsrail'in masaya getirdiği bir haftalık ateşkesi kabul etmediğini duyurdu.
Hamas tarafından onlarca rehinenin takas edileceği bir haftalık geçici duraklamanın reddedildiğini kaydeden WSJ, ilk ateşkes sağlanıncaya kadar grubun herhangi bir esiri bırakmayacağını belirtti.
Al Jazeera yayınına bağlayan Hamas yetkilisi Gazi Hamad da, Gazze'yi yöneten grubun birkaç gün ya da haftalık ateşkesi kabul etmeyeceğini söyledi.
Hamas, İsrail'in geçici ateşkesle rehineleri aldıktan sonra Gazze'de toplu bir katliama başlayacağını dile getiriyor.
ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyon Kızıldeniz'deki Husi saldırılarını önlemeye hazırlanırken, görev gücünde yalnızca bir Arap ülkesinin bulunması dikkatler kaçmadı. Kızıldeniz'e kıyısı olan Mısır ve Ürdün'ün koalisyona dahil olmaması bölgesel fay hatlarına bağlanırken, Arap ülkelerinden yalnızca Bahreyn listeye girdi.
Yemen'in batısını kontrolü altında tutan İran destekli Husiler, 7 Ekim'de başlayan savaştan günler sonra 1700 kilometre mesafedeki İsrail şehri Eilat'a balistik füze ateşledi, kamikaze drone'lar gönderdi. İsrail'in en güneyinde yer alan Kızıldeniz şehri Eilat'a saldırılar şok etkisi yaratırken, Husilerin bir sonraki hamlesi Babülmendep Boğazı'ndan geçen bir İsrail kargo gemisine el koymak oldu.
Kızıldeniz ile Umman Denizi arasındaki stratejik Babülmendep Boğazı'ndan geçen İsrail gemilerine de füze ve kamikaze drone fırlatan Yemenli grup, bir adım daha ileri gidip İsrail limanlarına giden tüm gemileri hedef almaya başladı.
Kızıldeniz'e iki savaş gemisi konuşlandıran ABD'yi müttefikleri İngiltere ve Fransa izledi. Husi saldırılarındaki artışın küresel ticaret ve petrol fiyatlarını etkilemeye başlamasıyla ABD uluslararası bir görev gücü için düğmeye bastı. ABD, İngiltere ve Fransa'nın yanı sıra İspanya, İtalya, Norveç, Hollanda, Şeyseller, Kanada ve Bahreyn'in koalisyonda yer alacağı duyuruldu. Avustralya ise bugün yaptığı açıklamayla görev gücüne gireceğini kaydetti ancak Avustralya bölgeye savaş gemisi göndermiyor, yalnızca asker yollayacak.
Husiler Kızıldeniz'de yaşanacak bir gerginliğe ABD savaş gemilerini hedef alarak yanıt vereceklerini ilan ederken, İsrail medyasında sansasyonel bir haber yayımlandı.
İbranice yayın yapan nziv internet sitesi, Kızıldeniz'in ağzında konuşlu haldeki Çin savaş gemilerinin Babülmendep Boğazı'ndan geçecek İsrail gemilerine destek vermeyi reddettiğini duyurdu.
Amerikan Associated Press (AP) haber ajansının servis ettiği bir haberin satır aralarındaki bilgiyi büyüten nziv, saldırıya uğrayan bazı gemilerin Hong Kong'la bağlantısı olmasına rağmen Çin savaş gemilerinin yardım çağrısına yanıt vermediğini yazdı.
Çin'in Orta Doğu'da başlayan savaşın ardından bölgeye altı adet savaş gemisi gönderdiğini hatırlatan İsrail sitesi, filoda 052D güdümlü füze fırkateyni Zibu, Jingzhou ve Qiandaohu adlı savaş gemilerinin de bulunduğunu aktardı.
Söz konusu savaş gemileri Umman'da bir deniz tatbikatına katıldı, Çin medyası ise tatbikatın ardından gemilerin 14 Ekim tarihinde Muscat'tan bilinmeyen bir yere doğru yola çıktığını bildirdi.
Halihazırda Çin'e ait Urumçi, Linyi ve Dongpinghu adlı savaş gemileri Babülmendep Boğazı'nın ağzında, Cibuti açıklarında konuşlanmış durumda. Gemilerin konumu, Aden Körfezi'nin tam karşısında.
Kızıldeniz ve Aden Körfezi'nde ise ABD donanmasının yığınağı var. USS Eisenhower uçak gemisi Basra Körfezi'nden Aden Körfezi'ne çekildi, yanı sıra ABD ordusunun sekiz gemisi daha Babülmendep çevresinde sıralanmış durumda.
Babülmendep Boğazı'nın hemen kuzeybatısında İngiliz HMS Diamond ve Fransız Languedoc fırkateynleri var.
Aden Körfezi'nin girişinde ise Hindistan, Japonya, Güney Kore, İngiltere ve İspanya'ya ait savaş gemileri bulunuyor.
İsrail ordusunun Sözcüsü Danial Hagari, Gazze'nin kuzeyindeki kara harekatının sona yaklaştığını duyurdu. Hagari ayrıca İsrail ordusunun şu anda Daraj ve Tuffah bölgelerinde Hamas ile yakın temasa girdiğini bildirdi.
41 kilometre uzunluğundaki Gazze Şeridi'nin kıyı hattı İsrail tarafından vuruluyor.
Al Jazeera, İsrail donanmasına ait araçların Refah ve Han Yunus sahillerine yaklaştığını, gemilerden kıyı şeridine top atışı yapıldığını bildirdi.
Lübnanlı yetkililer, güneydeki Marun köyünde bir evin İsrail bombardımanında vurulduğunu açıkladı.
Sınır köyündeki evde yaşayan bir kadın hayatını kaybetti, eşi ise yaralandı.
Hizbullah ve İsrail ordusu arasında iki buçuk ayı dolduran çatışmalarda, daha önce de iki Lübnanlı sivil yaşamını yitirmişti.
Gazze'deki savaştan bir gün sonra çatışmaların başladığı Lübnan-İsrail sınırında Çarşamba gününü Perşembe'ye bağlayan gece boyunca patlamalar kesilmedi.
Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah, Çarşamba gündüz saatlerinde İsrail jetlerinin düzenlediği hava saldırılarına gece saatlerinde roket yağmuruyla yanıt verdi. Yerel medya, Demir Kubbe hava savunma sisteminin Hizbullah'ın ateşlediği birçok roketi durdurduğunu bildirdi.
İsrail ordusu ise, İran destekli Hizbullah'a ait bir komuta merkezini savaş uçaklarıyla vurduğunu duyurdu.
Sınırın kuş uçuşu 20 kilometre içerisinde yer alan Cebel Safi Dağı'ndaki şiddetli patlamayı gösteren fotoğraflar ise, sosyal medyadan paylaşıldı.
Hizbullah, son 24 saatte üç üyesinin öldüğünü açıkladı. 8 Ekim'den bu yana devam eden savaşta Lübnan merkezli Hizbullah'ın 118 üyesinin öldüğü biliniyor.
GOLAN TEPELERİ'NDEN ROKETLER ATEŞLENDİ
Lübnan sınırındaki çatışmalara Suriye tarafından ateşlenen dört roket de eklendi. Golan Tepeleri'nden fırlatılan füzeler İsrail'in işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri'nin güneyindeki Mas'ade ve Ayn Kunya kasabalarında sirenlerin çalmasına yol açtı. İsrail ordusu, roketlerin ateşlendiği noktaya misilleme saldırısında bulunduğunu kaydetti.
Orta Doğu'yu alev topuna çevirecek bir topyekun savaş korkusu tırmanırken, özellikle Lübnan-Suriye-İsrail üçgenindeki çatışmalarda son 24 saatte önemli bir artış göze çarpıyor.
Yemen'in batısını kontrol eden Husilerin'in İsrail'e ait gemilerin yanı sıra İsrail limanlarına giden gemilere de saldırı başlatması, Kızıldeniz ile Umman Denizi'ni birbirine bağlayan Babülmendep Boğazı'nı yeryüzünün en tehlikeli su yolu haline getirdi.
Kızıldeniz'e devriye için savaş gemileri gönderen ABD ve İngiltere, hafta başında Refah Muhafızı Operasyonu adıyla uluslararası bir koalisyon kurulduğunu duyurdu.
ABD'nin başını çektiği görev gücünde İngiltere, Bahreyn, İtalya, Kanada, Fransa, Hollanda, Şeyseller, Norveç ve İspanya vardı.
Listede yalnızca bir Arap ülkesinin olması dikkatler kaçmazken, ABD'nin Pasifik'teki müttefiki Avustralya da uluslararası koalisyona katılacağını açıkladı.
Avustralya Savunma Bakanı Richard Marles, Refah Muhafızı Operasyonu'na en fazla altı asker gönderecekleri bilgisini verdi.
Başkent Sana ve Kızıldeniz kıyısındaki ülkenin en büyük limanı Hudeyde dahil Yemen'in batısını kontrol eden Husiler ise, Çarşamba günü gövde gösterisi yaptı.
Başkent Sana ile yakınlarındaki Amran'da binlerce Husi ellerinde silahlarla yürüdü, Filistin ve Yemen bayrakları salladı.
Al Jazeera, yürüyüşün uluslararası koalisyonun duyurulmasından sonra gerçekleştiğini vurguluyor.
İran destekli grubun lideri Abdulmelik el Husi ise, Kızıldeniz'de yaşanacak bir gerginliğe ABD savaş gemilerini hedef alarak yanıt vereceklerini ilan etti.
Güney Kıbrıs ve Avrupa Birliği tarafından Kasım ayında dile getirilmeye başlanan adadan Gazze Şeridi'ne deniz koridoru planında bir eşik aşıldı.
Çarşamba günü Güney Kıbrıs'ı ziyaret eden İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Gazze'ye Akdeniz koridoru üzerinden yardım gönderilmesi planına destek verdiklerini açıkladı. Rum mevkidaşı Constantinos Kombos'la bir araya gelen Cohen, Güney Kıbrıs'tan açılacak koridorla yardımların Gazze'ye hızlı bir şekilde ulaşacağını savundu.
AFP, Kıbrıs adasının güneyindeki Larnaka'da liman ve bir arama-kurtarma koordinasyon merkezini gezen İsrailli ve Rum bakanların, planın lojistik ayrıntılarını konuştuğunu bildiriyor.
Rum planına göre, Gazze Şeridi'ne gönderilecek yardımlar Güney Kıbrıs'ta toplanacak, denetlenecek ve depolanacak. Toplanan yardımlar İsraliller tarafından denetlenecek. Yardım gemileri ise, Larnaka limanından hareket edecek.
Güney Kıbrıs Dışişleri Bakanı Combos konuğu Cohen'e "İlk sefer için yeşil ışığınızı sabırsızlıkla bekliyoruz" diyerek seslendi, koridorun 'deniz cankurtaranı' olacağını ileri sürdü.
Al Jazeera ise, Rum-İsrail planındaki koridorda gerçek engeller ve soruların bir hayli fazla olduğunu bildiriyor. Ramallah'tan bildiren Al Jazeera muhabiri Laura Khan, Güney Kıbrıs tarafından gündeme taşınan teklife birçok Avrupa Birliği üyesi ülkenin hemen destek verdiğini hatırlatıyor.
Al Jazeera muhabirine göre, bazı gözlemciler Gazze'deki limanların büyük yardım sevkiyatlarının üstesinden gelip gelemeyeceğini sorguluyor. Zira, İsrail'in yetmiş altıncı gününe giren savaşta harabeye çevirdiği Gazze Şeridi'nde limanları da bombaladığı biliniyor.
Bir diğer korku ise, Rum planıya İsrail'in Gazze Şeridi'ni karadan sınır geçişlerine kapatarak bölgeyi tecrit etmesi.
Tel Aviv yönetiminin Rumların teklifini hızlandırmak istediğini kaydeden Laura Khan, Dışişleri Bakanı Eli Cohen'in Güney Kıbrıs'ta yaptığı açıklamaların Gazze'yi karadan tecrit ve bağlantıyı tamamen koparma endişesini doğruladığını aktardı. Cohen, projenin İsrail ile Gazze arasındaki geçişleri tamamen bitireceğini vurguladı, Gazze Şeridi'nden bütünüyle ayrılmalarına izin vereceğini söyledi.
Gazze ile Güney Kıbrıs limanı Larnaka arasında yaklaşık 400 kilometre bulunuyor. Rumlar ve İsrailliler, söz konusu skandal planla Gazze'ye yardımların hızlanacağını savunuyor.
Gazze'yi karadan işgal eden İsrail ordusunun 31 Ekim'den bu yana duyurduğu kayıpları artıyor.
Bu sabah yapılan açıklamaya göre üç asker daha Gazze'de Filistinli gruplarla gerçekleşen çatışmalarda öldürüldü.
Böylece işgal ordusunun 50 günde kaybı 137'ye çıktı.
ABD'nin Orta Doğu operasyonlarını yöneten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), Irak'ta Amerikalı askerlerin bulunduğu El Esad Hava Üssü'ne roket saldırısı düzenlendiğini açıkladı.
Açıklamaya göre, İran destekli milis gruplarının ateşlediği roket askerlerden herhangi birine zarar vermedi ya da üs hasar almadı.
Irak güvenlik güçleri ise, üs çevresinde roketlerin ateşlendiği bir kamyonu ele geçirdi.
Gazze'de 7 Ekim'de başlayan savaşla birlikte Irak ve Suriye'deki ABD üsleri onlarca kez saldırıya uğradı. ABD ise birkaç defa savaş uçaklarıyla misillemede bulunup İran destekli milisleri bombardımana tuttu.