Gazze'deki savaşta son dakika... İsrail'den bir rezalet daha! Tek tek soyup gözlerini bağladılar

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in dün Gazze Şeridi için BM Şartı’nın 99. maddesini devreye sokmasının ardından BM Güvenlik Konseyi yarın acil toplanma kararı aldı.

CNN TÜRK Muhabiri Çağdaş Şenlik'in aktardığı bilgiye göre., Kudüs sokakları karıştı. Fanatik Yahudi gruplar Mescidi Aksa'ya yürümek istedi. İsrail polisi gruba müdahale etti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail'in kuzeyindeki askerleri ziyaret ettiği sırada yaptığı açıklamada, "Eğer Hizbullah topyekûn bir savaş başlatmaya karar verirse o zaman kendi elleriyle Beyrut'u ve Güney Lübnan'ı Gazze'ye ve Han Yunus'a çevirecek" dedi.

Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref El-Qidra, güney Gazze'deki Nasır Hastanesi'nde düzenlediği kısa basın toplantısında Şifa Hastanesi'ni acil olarak tekrar açmaya çalıştıklarını söyledi.

Sözcü İsrail ordusu tarafından hala 36 sağlık çalışanının gözaltında olduğunu belirterek Gazze'den Mısır'a iki ayda 46 bin kişinin tedavi olmak için tahliye edildiğini bildirdi.

İsrail televizyonu Kanal 11'in muhabirinin çektiği görüntülerde İsrail ordusunun Gazze'de düzinelerce sivil erkeği gözaltına aldığı kayıtlara geçti. Kıyafetleri çıkartılan ve gözleri bağlanan siviller sokaklarda ve arazide elleri bağlı bir şekilde oturtuldu.

Görüntüleri çeken Itay Blumental isimli muhabir konuyla ilgili; "İsrail ordusu teslim olan düzinelerce kişiyi tutukladı" dedi.

İsrail hükümetinin sözcüsü Eylon Levy, İngiliz basınına İsrail ordusunun sivilleri öldürmediğini söyledi ve "Sivilleri tehlikeden uzak tutmak için mümkün olan her şeyi yapıyoruz." dedi. Gazze tarafı ise bu açıklamadan kısa bir süre önce bölgede 17 binden fazla insanın yaşamını yitirdiğini duyurdu.

Birleşmiş Milletler'in Yardım Şefi,Martin Griffiths X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada savaşın durdurulması yönünde çağrıda bulundu. Griffiths konuyla ilgili "Bu tek ve açık bir mesaj, savaşı derhal durdurun" ifadelerini kullandı.

Gazze Sağlık Bakanlığı, 7 Ekim'den beri devam eden İsrail saldırılarında bölgedeki ölü sayısının 17 bine ulaştığını bildirdi. Bakanlık Gazze'de son 24 saatte 350 kişinin hayatını kaybettiğini aktardı.

İsrail'in kara operasyonu güneye odaklanıyor gibi görünse de, tanklar kuzeydeki Cibaliye Mülteci Kampı'na ateş ediyor.

Gazze'deki en büyük mülteci kampında durum son derece zor, İsrail tankları nüfusun yoğun olduğu bölgeyi kuşatıyor. Hamas yönetimindeki yerel yetkililer, kampta hala yaklaşık 100 bin kişinin bulunduğunu, açık bir hastane olmadığını ve açlık riskiyle karşı karşıya kalındığını söyledi.

Geçici ateşkes sona erdiğinden beri kuzeye hiçbir yardım ulaşmadı, ateşkes sırasında çok az yiyecek ve yakıt geçmesine izin verildi.

7 Ekim'de başlayan İsrail-Hamas arasındaki savaşla birlikte eski İsrail Başbakanı Naftali Bennet, sık sık Gazzelilere yönelik nefretini dile getirdi. 20 Ekim'de yaptığı açıklamada Gazzeli annelerle ilgili skandal bir açıklama yapan Bennet, 'Ordumuz Hamas'a karşı geniş bir savaş açtı. Sabır, zamanımız hala var. Düşman oyuklarda ve tünellerde saklanıyor, bizim ise hava ve topçu avantajımız bulunuyor. Bizim annelerimiz ağlayacağına karşı tarafın binlerce terörist annesi ağlasın' dedi.

Günler sonra BBC'ye konuşan Bennet, resmi rakamlara göre 16 bin sivilin öldüğü savaşla ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı. Bennet'ın İsrail'in Gazze'de yürüttüğü savaş stratejisiyle ilgili BBC sunucusuna verdiği demeç şöyle:

Bennet: Bence bölgede devam eden taktiklerimiz, gayet uygun. Çünkü savaşın başından beri birçok Hamas komutanını öldürdük.

Sunucu: Aynı zamanda sivilleri de.

Bennet: Hayır, Hamas sivillerin ölümüne yol açtı, onları belirli yerlere götürdüler. Aynı zamanda siviller de bunun riskini aldı. Kendilerini Gazze'de gizlediler.

SORUYU ANLAMADI

Sunucu: Bennet, burası o insanların eviydi, Gazze onların eviydi. Oradan ayrılmak istemediler.

Bennet: Bunu İsrailli sivillere karşı suç işlemeden önce düşüneceklerdi.

SKANDAL İDDİA

Sunucu: Ben burada Hamas'tan değil sivillerden bahsediyorum. Burada size sivillerle ilgili sorular soruyorum.

Bennet: Biliyor musun bilmiyorum ama birçok sivil, 7 Ekim saldırısında rol aldı, Hamas ayrıca sivillerden geniş çaplı bir destek aldı. Dolayısıyla bizim sivilleri hedef aldığımızı söyleyemezsiniz. bunu yapmıyoruz. Sivilleri umursamasaydık bu savaşı 24 saat içerisinde bitirebilirdik.

Filistin'e destek için sokağa dökülen göstericiler, İngiltere'de dört silah fabrikasının önünde toplandı.

Özgür Filistin için İşçiler adlı grubun organize ettiği protestoya öğretmenler ve sağlık çalışanları da katıldı.

Al Jazeera, protestocuların Bournemouth, Lancashire, Brighton ve Glasgow'daki silah fabrikalarını ablukaya aldığını aktardı.

Göstericiler, söz konusu dört fabrikada F-35 savaş uçakları için parçalar üretildiğini ve bu jetleri Gazze'deki bombardımanda kullanan İsrail'in savaş suçu işlediğini belirtiyor.

Protestocu grup, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada İngiltere hükümetinden İsrail'in savaş suçlarına ortak olmaya son vermesi istendi.

Filistin Kızılayı bölgede yakıtın tamamen bitmesiyle birlikte ambulansların hizmet veremeyeceğini açıkladı. Kızılay bu durum nedeniyle hasta, yaralı veya ölülerin tahliyesinin imkansız hale geldiğini bildirdi.

İsrail ordusu iki aydır devam eden savaşta bir askerlerin daha hayatını kaybettiğini duyurdu. Askerin kimliği Maor Gershoni olarak açıklanırken yaşının 24 olduğu bildirildi. Bu ölümle beraber İsrail ordusunun kayıp sayısı 414'e yükseldi.

Gazze Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Maher Shamiyeh Şifa Hastanesi'nde elektrik olmadığını belirtti ve hastanede sadece kısmi tıbbi hizmetin verildiğini aktardı. Gazze'nin en büyük hastanesi geçtiğimiz ay düzenlenen İsrail saldırısı sonrası ağır hasar aldı. Maher ayrıca dün gece hastaneye 200 cenaze ve 200 yaralının geldiğini bildirdi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail'in 13 Ekim 2023'te Güney Lübnan'da bir grup Lübnanlı, Amerikalı ve Iraklı gazeteciye yönelik saldırılarının 'sivillere yönelik kasıtlı saldırılar' gibi göründüğünü belirten bir açıklama yayınladı.

Saldırılarda Reuters gazetecisi Issam Abdallah öldü ve aralarında Al Jazeera kameramanı Elie Brakhia ve muhabir Carmen Joukhadar'ın da bulunduğu altı gazeteci ise yaralandı.

HRW, "kanıtlar, İsrail ordusunun, ateş ettikleri grubun sivil olduğunu bildiğini veya bilmesi gerektiğini gösteriyor" dedi.

Ayrıca İsrail'in müttefiklerine (ABD, İngiltere, Kanada ve Almanya) 'ciddi suiistimallerde kullanılma riski göz önüne alındığında İsrail'e askeri yardımı ve silah satışını askıya almaları' çağrısında bulunuldu.

-Tıbbi kaynakların verdiği bilgiye göre, İsrail'in yoğun bombardımanı Gazze'nin güneyindeki Refah'ı vurdu. Bir kişinin öldüğü ve çok sayıda kişinin de yaralandığı bildirildi.
-İsrail Çarşamba günü Gazze'ye, 'minimum' ek yakıt girişini onayladı.
-Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM Güvenlik Konseyi üyelerinin ateşkes için çalışmasını sağlamak amacıyla 99. Maddeyi devreye soktu.
-Birleşik Krallık Savunma Bakanı Grant Shapps, yetkilileriyle görüşmek üzere bu hafta İsrail'i ve işgal altındaki Batı Şeria'yı ziyaret edecek.

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı (WFP), Gazze Şeridi'ndeki gıda güvensizliğini vurgulayan bir rapor yayınladı ve Gazze'nin kuzeyindeki hanelerin 'endişe verici düzeyde açlık yaşadığına' dikkat çekti.

Buna göre, Gazze'nin kuzeyindeki hanelerin en az yüzde 97'sinde 'yetersiz gıda tüketimi' mevcut; 10 kişiden dokuzu bir tam gün ve geceyi yiyecek olmadan geçirmek zorunda kalıyor.

Güneydeki valiliklerde hanelerin üçte biri yüksek düzeyde şiddetli veya çok şiddetli açlık bildirdi; yüzde 53'ü ise orta düzeyde açlık yaşadı.

7 Ekim'den bu yana 1.249 tır gıda yardımı taşıyan Gazze'ye ulaştı. Savaştan önce Gazze Şeridi'ne günde yaklaşık 500 kamyon giriyordu. WFP, Gazze'deki etkilenen nüfusa gıda yardımı sağlamak için her gün 100 kamyonun gıda yüklü olarak buradan geçmesi gerekeceğinin altını çiziyor.

7 Ekim'deki Hamas'ın beklenmedik baskınını İsrail'in savaş ilanı izledi. Bugün tarih 7 Aralık, geride kalan iki ayın önemli gelişmeleri şöyle:

• Gazze'yi 2006 yılından bu yana yöneten Hamas, 7 Ekim Cumartesi sabahı İsrail'e sürpriz bir baskın gerçekleştirdi. Aksa Tufanı Operasyonu adı verilen baskında 320'si İsrail askeri en az 1147 kişi öldürüldü. Hamas, 240 kişiyi ise rehin alarak Gazze'ye götürdü.
• İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu savaş ilan etti, Hamas'ın askeri ve yönetim kapasitesini yok etmenin yanı sıra rehinelerin tümünü geri getirme sözü verdi.
• Bir gün sonra İsrail Gazze'ye tam abluka uygulamaya başladı, 2,3 milyon insanın yaşadığı Akdeniz kıyı şeridine yiyecek, elektrik ve yakıt girişini yasakladı.
• Haftalarca devam eden yoğun ve gelişigüzel hava bombardımanı, Gazze'nin mahallelerinin tümünü yok etti.
• İsrail ordusu, Ekim ayının sonunda savaşın ikinci aşamasına geçildiğini belirtip kara işgalini başlattı.
• 24 Kasım tarihinde Katar'ın arabuluculuğunda geçici ateşkes ilan edildi. Bir hafta süren geçici ateşkeste Hamas 100'den fazla İsrailli ve yabancı rehineyi serbest bıraktı, buna karşılık İsrail hapishanelerindeki en az 240 kadın ve çocuk mahkum özgürlüğüne kavuştu.
• Ateşkesi bitiren İsrail ordusu yeniden saldırıya girişti, yoğun hava bombardımanını Gazze'nin güneyindeki şehirlere genişleyen kara işgali izledi. İsrail işgal birlikleri Han Yunus şehrinin içlerine kadar ilerledi.
• Gazze'deki İsrail saldırılarında neredeyse yarısı çocuk 16 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti. 41 kilometrelik Gazze Şeridi'nde evlerini terk etmek zorunda kalan Filistinlilerin sayısı ise 1,9 milyon.

Ürdün Hava Kuvvetleri, Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'a insani yardım ulaştırabilmek için harekete geçti. Al Jazeera'nin haberine göre uçaklar bölgenin üzerine paraşüt yardımıyla tıbbi malzeme bıraktı.

Mısır'da bulunan Refah Sınır Kapısı üzerinden gönderilen yardımlar sınırlı olduğu için bölgede iki aydır insani kriz yaşanıyor.

İsrail askerlerinin Gazze'de gözlerinden yaralandığı ve birçoğunun görme yetisini kaybettiği bildirildi. İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada ise askerlerin teçhizat eksikliğinin olmadığı öne sürüldü.

Gazze'yi 31 Ekim tarihinden itibaren karadan işgale başlayan İsrail, iki askerinin daha öldürüldüğünü açıkladı.

Askerlerin biri Çarşamba günü gerçekleşen çatışmalarda öldü. Ölen diğer askerin ise Salı günü yaralandığı kaydedildi.

Ölen askerlerin ikisi de 22 yaşında.

İsrail'in beş haftayı dolduran kara işgalinde kaybettiği asker sayısı 88.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Çarşamba günü 99. maddeyi devreye sokmasıyla harekete geçen Arap ülkeleri, BM Güvenlik Konseyi'nde yeni bir ateşkes taslağı hazırlıyor.

Guterres, Gazze'de kamu düzeninin çökmekte olduğu uyarısında bulunarak BM Şartı'nın 99. maddesini devreye soktu. 99. madde, "Genel Sekreter, kendi görüşüne göre uluslararası barış ve güvenliğin korunmasını tehdit edebilecek herhangi bir konuyu Güvenlik Konseyi'nin dikkatine sunabilir" hükmünü içeriyor.

2017'de göreve gelen Guterres ayrıca Güvenlik Konseyi üyelerini 'insani bir felaketi önlemek için baskı yapmaya' çağırdı.

99. madde onlarca yıldır uygulanmıyordu ve Genel Sekreterin sözcüsü Stephane Dujarric maddenin devreye sokulmasını 'çok çarpıcı' olarak nitelendirdi.

BM Genel Sekreteri Guterres'in 99. madde adımına beklendiği gibi İsrail ateş püskürüyor. İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, bombardımanın önüne geçmeyen çalışan BM yöneticisinin 'dünya barışı için bir tehlike' olduğunu savundu.

Arap ülkeleri ise 99. madde devreye girer girmez Güvenlik Konseyi'ne acil bir insani ateşkes çağrısında bulundu. Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı, Arap ülkelerinin BM Güvenlik Konseyi kararına hassas ayar yaptığını bildirdi.

Hazırlanan karar taslağı Arap ülkelerinin yanı sıra İslam İşbirliği Teşkilatı'nın da desteğine sahip.

Halihazırda 15 Güvenlik Konseyi üyesinden biri olan Birleşik Arap Emirlikleri, tüm ülkeleri BM Genel Sekreterini desteklemeye çağırdı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde veto hakkına sahip ABD, İsrail'in ana müttefiki ve ateşkesi desteklemiyor.

Bir haftalık geçici ateşkeste Hamas'ın serbest bırakıtğı rehineler ile İsrail Başbakanı Netanyahu arasındaki görüşmelerin ses kaydı sızdırıldı. Söz konusu kayıtlar İsrail hükümetine yönelik öfkeyi ve Hamas'a karşı olan korkuyu gözler önüne serdi.

Amerikan CNN International tarafından haberleştirilen ses kayıtlarında, çocuklarıyla birlikte serbest bırakılan ancak kocasının hala Hamas'ın elinde olduğunu belirten bir kadının sözleri var. Kadın, "Tünellerdeyken kimsenin bizim için bir şey yapmadığını anladım. Bombardıma nedeniyle dışarı çıktık, Gazze yolu üzerindeyken helikopter saldırısına uğradık ve yaralandık" diyor.

Açıklamalarının devamında ateşkes sırasında serbest bırakılan rehineler hakkında konuşan eski rehine, "Kimlerin bırakıldığına dair hiçbir bilginiz yok, hiçbirinizin yok. İstihbarat aldığınızı söylüyorsunuz ama hiçbir şeyi bilmiyorsunuz. İsrail'e dönmemizden üç gün önce kocam Gazze'nin daha farklı yerlerindeki tünellere götürüldü" dedi ve ekledi:

"Erkeklerin güçlü olduğunu mu düşünüyorsunuz? Kocam orada her gün kendini dövüyordu, hangi koşullarda yaşadığını artık Tanrı biliyor."

Aynı kadın İsrail ordusunun Gazze'deki tünelleri deniz suyuyla doldurma konusuna değinerek "Kızlarım bana babalarının nerde olduğunu soruyor. Ben de onlara henüz serbest bırakılmadığını söylüyorum. Siz tam tünellerin olduğu yeri bombalıyorsunuz şimdi de buraya su basmaktan mı bahsediyorusnuz? Siyaseti rehinelerin özgürlüğünün önüne koyuyorsunuz" dedi.

Yerel basından Ynet'e yansıyan haberlerde ise Hamas'a esir düşen genç bir erkeğin annesi "Oğluma ne söyleyeceksin? Bugün onun doğum günüydü, sizler onu terk ettiniz. Hala basın toplantılarında tartışmalar yapıyorsunuz, yeter onları eve getirin" ifadelerini kullandı.

Görüşmede Başbakan Netanyahu ve savaş kabinesine yönelik öfke elle tutulur seviyedeydi. Serbest bırakılan rehinelerden biri "Tünellerde olduğumuz süre boyunca iki kez terk edilmiş hissettik" dedi ve savaş kabinesine "Neden esirlerin hayatıyla adeta bir rulet oynuyorsunuz? Onları geri getirin, onların hayatı sizin elinizde buna söz verin" değerlendirmesinde bulundu.

Ynet'in haberine göre aynı toplantıda Başbakan Netanyahu ailelere "Çalışmaya devam ediyoruz ancak herkesi nasıl tekrar geri getirebiliriz?" deyince tartışma çıktı, bazı aileler "Bu utanç verici" diyerek tepki gösterdi.

Wall Street Journal gazetesine göre, ABD İsrail'e savaşın aylar içinde değil birkaç hafta içinde bitmesi gerektiğini söyledi. Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın geçen hafta İsrail savaş kabinesiyle buluştuğunu hatırlatan WSJ, Blinken'ın Washington'ın pozisyonunun görüşmede iletildiğini yazdı.

Buna karşılık İsrailli yetkililerin herhangi bir garanti vermediğini kaydeden WSJ, haberini görüşmelere dair bilgi sahibi ABD'li kaynaklara dayandırdı.

Savaş Araştırmaları Enstitütüsü (ISW) ise, halihazırda devam eden çatışmaların merkezinin Han Yunus olduğunu bildirdi.

İsrail ordusundaki dört tümenin Gazze Şeridi'nde yüksek yoğunluklu çatışmalara girdiğini aktaran ISW, 98. Paraşütçü tümeninin Han Yunus'taki saldırılara liderlik ettiğini yazdı.

ISW'nin raporunda İsrail işgalcilere karşı Hamas'ın Kassam Tugayları, İslami Cihad'ın Kudüs Tugayları, El Fetih'e bağlı Aksa Tugayları ve bir diğer grup olan En Nasır Selahaddin Tugayları'nın tümü Han Yunus çevresindeki çatışmalara katılıyor.

İsrail ve Ukrayna'ya milyarlarca dolarlık yeni finansal yardım sağlayacak yasa tasarısı, ABD Senatosu'nun Cumhuriyetçi üyeleri tarafından engellendi.

Cumhuriyetçi Senatörler, başka herhangi bir dış yardım onaylanmadan önce, ABD'nin Meksika sınırındaki göçü daha sıkı kontrol etmesi için daha fazla fon sağlanması konusunda ısrar ediyorlar.

Bu, Cumhuriyetçi üyelere ek paketi onaylamaları için çağrıda bulunan Başkan Joe Biden için önemli bir yenilgiye demek.

Milyarlarca dolarlık yardım tasarısının tartışılması için 66 oya ihtiyaç vardı.

Senato'daki her Cumhuriyetçi ‘Hayır’ oyu kullandı.

Genelde Demokratlara oy veren bağımsız Senatör Bernie Sanders da ‘Hayır’ oyu verdi. Sanders, İsrail'in Filistinlilere karşı 'mevcut insanlık dışı askeri stratejisinin' finanse edilmesiyle ilgili endişelerini dile getirdi.

Gazze'nin güneyindeki Han Yunus'a genişleyen kara işgalinde İsrail tankları şehrin merkezini kuşatıyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas'ın Gazze'deki lideri Yahya Sinvar'ın evinin kuşatıldığını söyledi ancak herhangi bir kanıt göstermedi.

İsrail ordusu, Sinvar'ın yanı sıra Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları lideri Muhammed Dayf'ın Han Yunus'u arıyor.