Gazze'deki savaşta son dakika... İsrail bir günde ikinci kez vuruldu, Zibdin havaya uçtu!

ABD Dışişleri Bakanlığında insan kaynakları konusunda çalışan Annelle Sheline, ABD hükümetinin Gazze halkını bombalamaya ve aç bırakmaya devam eden İsrail’e verdiği desteği protesto etmek amacıyla istifa ettiğini belirterek, “Olanları izlemeye ve her gün işe gitmeye devam edemezdim” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı’nda insan kaynakları konusunda çalışan Annelle Sheline, ABD hükümetinin Gazze halkını bombalamaya ve aç bırakmaya devam eden İsrail’e verdiği desteği protesto etmek amacıyla istifa ettiğini belirtti. ABD’nin insan kaynakları savunuculuğu konusunda tüm güvenilirliğini yitirmiş durumda olduğunu söyleyen Sheline, "Dışişleri Bakanlığında bu konuda çok önemli çalışmalar yapan çok sayıda insan var. Ancak Başkan Biden bu konuda bir duruş sergilemeye istekli olana kadar yaptıkları çalışmalar gerçekten fark oluşturmayacak” dedi.

ABD’nin inandığını iddia ettiği değerlere sahip çıkmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Sheline, “ABD’nin dünya genelindeki ahlaki liderliği bu değerleri savunmasına bağlıdır” ifadelerini kullandı.

İstifa kararının kişisel maliyeti konusuna da değinen Sheline, evde küçük bir kızı olduğunu ve istifa etmekten başka çaresinin olmadığını vurgulayarak, "İleride bana bunlar olurken ne yaptığımı soracak olursa, sessiz kalmadığımı bilmesini isterim. Olanları izlemeye ve her gün işe gitmeye devam edemezdim” şeklinde konuştu.

İsrail, Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına aralıksız devam ediyor. Binlerce Filistinlinin ölümüne yol açan İsrail ordusu yerleşim yerlerini ve insani yardım konvoylarını acımasızca vuruyor. İsrail güçleri bugün bölgenin kuzeyindeki El Shejaiya bölgesinde 2 ayrı saldırı düzenledi. Saldırılarda sivillere yardım ulaştırmakla görevli 10 polisin de aralarında bulunduğu 17 kişi hayatını kaybetti.

Saldırılarına bölgenin dört bir yanında da devam eden İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’nin merkezindeki Maghazi Mülteci Kampı’nda bir eve düzenlediği hava saldırısında ise 8 Filistinli yaşamını yitirdi.

Suriye'nin kuzeyindeki Halep'teki hava saldırısında üyeleri öldürülen Hizbullah, Lübnan-İsrail sınırındaki Şebaa Çiftlikleri'nde yer alan hedeflere misillemede bulundu.

Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen El Meyadin televizyonu, İsrail işgali altındaki Şebaa Çiftlikleri'nde yer alan Zibdin kışlasının aynı gün içerisinde iki kez vurulduğunu duyurdu. Yayınlanan görüntülerde, ateşlenen güdümlü roketin bir tepedeki mevziyi havaya uçurduğu görüldü.

Golan Tepeleri'nin eteklerinde yer alan Şebaa Çiftlikleri, onlarca yıldır İsrail işgali altında ve konumu üç ülkenin mevcut fiili sınırlarının kesiştiği nokta. Bu üç ülke, Suriye, Lübnan ve İsrail.

Hizbullah saldırıları yerel saatle sabah 08.00 ve saat 09.45'te gerçekleşti.

Öte yandan, İran Dışişleri Bakanlığı İsrail savaş uçaklarının Halep'i bombardımana tutmasını şiddetli bir şekilde kınadı. Bakanlık sözcüsü Nasır Kenan, saldırıların uluslararası hukukun açık şekilde ihlali olduğunu, yanı sıra Suriye'nin egemenliği ve toprak bütünlüğünü ihlal ettiğini kaydetti. Sözcüye göre, İsrail'in Halep'i bombalaması yalnızca bölgesel değil uluslararası barış ve güvenliğe ciddi tehdit.

Halep'teki saldırıda altısı Hizbullah militanı 36'sı Suriye askeri toplam 42 kişi öldü.

Hamad bin Halife Üniversitesi'nden Orta Doğu Çalışmaları araştırmacısı Marc Owen Jones ise, İsrail'in Suriye'deki hava saldırılarıyla açık bir mesaj gönderdiğini söyledi. Jones'a göre, küresel izalosyana rağmen İsrail söz konusu bombardımanla bölgesel gerilimin tırmanmasından korkmadığını gösteriyor.

İSRAİL: HİZBULLAH KOMUTAN YARDIMCISI NAİM ÖLDÜRÜLDÜ

İsrail ordusu, bu sabah Lübnan'ın Akdeniz kıyısındaki liman şehri Sur'da bu sabah bir aracı hedef alan saldırıda Hizbullah komutan yardımcısı Ali Abdul Hasan Naim'in öldürüldüğünü duyurdu. İsrail'e göre, Naim Hizbullah'ın roket ve füze biriminin komutan yardımcısıydı.

Filistinli yetkililer, son 24 saatteki İsrail saldırılarında 71 kişinin daha yaşamını yitirdiğini ve böylece toplam can kaybının 32 bin 623'e çıktığını açıkladı.

İsrail işgal ordusu, Kudüs Radyosu’nda çalışan gazeteci Muhammed Ebu Sakhil'i Şifa Hastanesi yakınlarında vurarak öldürdü. Savaşta hayatını kaybeden gazetecilerin sayısı 137 oldu.

Kızıldeniz'de seyreden gemilere saldırılar düzenleyen Yemenli Husiler, bir kez daha Amerikan savaş gemilerine kamikaze drone'lar ateşledi.

ABD'nin Orta Doğu operasyonlarını yürüten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), İran destekli Husilere ait dört silahlı insansız hava aracının vurulduğunu duyurdu.

CENTCOM, uzun menzilli Husi kamikaze drone'larının bir Amerikan gemisi ve bir koalisyon gemisini hedef aldığı bilgisini verdi.

İsrail işgal ordusunun Gazze Şeridi'nden çekilmesini isteyen Husiler, Kasım ayından bu yana Babülmendep Boğazı çevresinde onlarca saldırı gerçekleştirdi.

ABD'nin başını çektiği uluslararası koalisyonun yanı sıra Avrupa Birliği de kendi görev gücünü Kızıldeniz'e konuşlandırdı. Amerikan ve İngiliz savaş uçaklarının Yemen topraklarını hedef alan saldırılarına rağmen, Husiler geri adım atmış değil.

Yıllarca Suudi Arabistan'ın başını çektiği Arap koalisyonuyla savaşan Husiler, halihazırda başkent Sana ve ülkenin en büyük limanı Hudeyde dahil Yemen'in batısını kontrol ediyor.

Yemen, Arap Yarımadası'nın en fakir ülkesi ve merkezi hükümetin yanı sıra terör örgütü El Kaide'nin kontrol ettiği bölgeler var.

İsrail işgal ordusu, Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi mülteci kampında bir evi bombardımana tuttu.

Al Jazeera, sivillerin yaşadığı evin vurulduğu saldırıda en az sekiz can kaybı olduğunu bildirdi. Yaralıların sayısı henüz bilinmiyor.

Video görüntüleri, Filistin Kızılayı üyelerinin enkaz altından yaralıları ve hayatını kaybedenleri çıkardığını gösterdi.

Birleşmiş Milletler'in (BM) en üst düzey yargı organı Uluslararası Adalet Divanı, İsrail'in Gazze'deki insani durumu iyileştirme yönünde gerekli adımları atması gerektiğine hükmetti. Mahkeme bölgeye gıda, su, yakıt ve diğer yardım malzemelerinin girmesi için daha fazla sınır kapısının açılması dahil olmak üzere İsrail’in önlem alması gerektiğini belirtti.

Uluslararası Adalet Divanı, Güney Afrika'nın İsrail'in Gazze'yi işgalinde 'soykırım eylemleriyle' suçladığı davayla bağlantılı olarak iki yeni geçici tedbir kararı çıkardı.

Gazze'yi yöneten Hamas kararın ardından yaptığı açıklamada insani krizi durdurmak için ateşkese ihtiyaç olduğu yönündeki ifadelerini yineledi.

Uluslararası Adalet Divanı'nın hukuki açıdan bağlayıcılığı olan kararında İsrail'den gıda, su, yakıt ve tıbbi malzeme de dahil olmak üzere temel hizmetlerin ve insani yardımın 'engellenmeden' sağlanması için 'gecikmeksizin' tedbir almasını istedi.

Mahkeme ayrıca İsrail'e ordusunun, insani yardımların ulaştırılmasını engellemek de dâhil olmak üzere Filistinlilerin 'Soykırım Sözleşmesi' kapsamındaki haklarına zarar verebilecek eylemlerde bulunmamasını derhal sağlama talimatı verdi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan Uluslararası Adalet Divanı’nın kararına ilişkin bir yorum henüz gelmedi.

BM Güvenlik Konseyi Salı günü yaptığı oylamada derhal ateşkes ilan edilmesini ve tüm rehinelerin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını talep etmişti. ABD oylamada çekimser kalmış; veto etmemişti.

Güney Afrika kararı memnuniyetle karşıladı

Güney Afrika Perşembe günkü kararı memnuniyetle karşılayarak 'önemli' olarak nitelendirdi.

Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, "Filistinlilerin ölümlerinin sadece bombardıman ve kara saldırılarından değil, aynı zamanda hastalık ve açlıktan da kaynaklandığı gerçeği, grubun var olma hakkının korunması gerektiğine işaret ediyor" dedi.

Kuzey sınırındaki Lübnan'daki en ciddi askeri güç Hizbullah'la 8 Ekim tarihinden bu yana çatışan İsrail ordusu, bir diğer kuzey komşusu Suriye'de savaşın başından beri en kanlı saldırıya imza attı.

Suriye iç savaşının başladığı 2011 yılından bu yana Hizbullah'ın tedarik rotasını kesmek için yüzlerce kez İran destekli milisleri ve tesisleri hava saldırılarıyla vuran İsrail, Gazze Şeridi'ndeki savaşta ise ilk büyük hamlesini İranlı general Razi Musevi'yi öldürerek yaptı. Şam'ın banliyösü Seyyide Zeynep mahallesindeki evinde füzeyle havaya uçurulan Razi Musevi, 30 yıldır Suriye'deydi. İran Devrim Muhafızları'nın yurt dışı operasyonlarını yürüten Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani'nin yakın arkadaşı olan Musevi'nin Suriye Savunma Bakanlığı'nda bir ofisi bile vardı.

İsrailliler Musevi suikastından haftalar sonra yine Seyyide Zeynep mahallesindeki bir binayı hedef aldı. Vurulan binada Kudüs Gücü'nün istihbarat yöneticilerinin toplantı halinde olduğu ortaya çıktı.

Perşembe gününü Cuma'ya bağlayan gece yarısı ise, İsrail jetleri bu kez kuzeydeki Halep'te saldırı düzenledi. Gece yarısı 01.45'te Halep'in her yerinden patlama sesleri duyulurken, şehir sakinleri yataklarından fırladı.

Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), İsrail'in Halep'te Hizbullah'a ait bir roket deposunun yakınını hedef aldığını duyurdu. Bombalanan nokta, Halep havalimanına yakın bir konumda bulunuyor.

Halep havalimanı, Türkiye sınırına kuş uçuşu yaklaşık 50 kilometre uzaklığında.

SOHR'a göre, İsrail saldırısında en az 36 Suriye askeri öldü ve onlarcası da yaralandı. Arka arkaya duyulan patlamalarda ayrıca 5 Hizbullah üyesinin öldüğü bilgisi var.

Suriye resmi haber ajansı SANA ise, İsrail saldırısında sivillerin de yaşamını yitirdiğini duyurdu.

SANA'ya konuşan bir Suriye askeri kaynağı, saldırının Halep'in güneydoğusundaki Athriya yönünden gerçekleştiği bilgisini verdi.

SOHR ise, saldırıdan iki saat sonra bile bölgede patlamalar yaşandığını aktardı.

Lübnan Hizbullahı, Suriye'deki iç savaşın başladığı 2011'den beri Beşar Esad'ı desteklemek için militanlarıyla çatışmaların içerisinde.

Uluslararası haber ajansı AFP İsrail ordusuyla iletişime geçti ancak İsrailliler beklendiği gibi herhangi bir yorumda bulunmayı reddetti.

AFP, Lübnan sınırında Hizbullah ve İsrail ordusu arasında neredeyse altı aydır devam eden çatışmanın savaşın tüm Orta Doğu'ya yayılma korkusunu artırdığını bildirdi.

Genellikle sınır hattını aşmayan ancak İsrail'in zaman zaman 100 kilometre içerideki Bekaa Vadisi'ni de vurduğu saldırılar, Lübnan'da 346 kişiyi öldürdü. Ölenlerin çoğu Hizbullah milisi ancak yaşamını yitirenlerin 68'i sivil. Aralarında çocuklar, kadınlar ve gazeteciler var.

İsrail tarafında ise aralarında yüksek rütbeli komutanların da bulunduğu 10 asker öldürüldü, sınır hattındaki onlarca yerleşim tahliye edildi.