DünyaDünyayı ele geçiren adam!

Dünyayı ele geçiren adam!

13.11.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

En son Twitter’ın sahibi olan Elon Musk’ın farklı sektörlerde dünyayı parmağında oynatacak güce sahip olması neler getirebilir? Kafasına estiği gibi hareket eden, savaşa tesir edecek güce sahip Musk, dünya için nasıl bir tehdit oluşturuyor? İşte asıl soru bu!

Dünyayı ele geçiren adam

EGE DOĞAÇ ERDOĞAN - Jan Jacques Rousseau der ki, “tarihte ilk kez bir toprak parçasının etrafını çitle çevirip, ‘burası benimdir’ diyen ve buna inanacak kadar saf olan insanlar bulabilen ilk insan, uygar toplumun kurucusu oldu”.

Haberin Devamı

Tarım devriminden bu yana insanlık nelerin kimlerin olabileceği konusunda çatışmaktadır. John Locke’dan itibaren mülkiyet hakkının ‘kutsallığı’ genel ölçüde Batı dünyasında kabul görmüş durumdadır. 21. Yüzyıl’dan itibaren bilişim devrimiyle beraber fikri mülkiyet hakları da literatüre giriş yapmıştır. Facebook’un (Meta) kurucusu Mark Zuckerberg, Amazon’un fikir babası Jeff Bezos, Google’un kurucu ortakları Larry Page ve Sergey Brin ve pek tabii ki bilişim devriminin temellerini kuran Microsoft ve Apple’ın yaratıcıları sırasıyla Bill Gates ve Steve Jobbs, 20. Yüzyıl’ın son çeyreğinden itibaren yepyeni bir yaşam biçimi oluşturan bireyler olarak hayatımıza yön vermektedirler. Devletlerden daha zengin olan kişilerin yer aldığı bu listeye pek tabii ki Elon Musk’ı da eklememiz gerekir.

Haberin Devamı

Tek bir klavye tuşuna dokunuşuyla milyarlarca doların akıbetini değiştirme kudretine sahip, yıllarca NASA’nın yapamadığını başararak uzaya roket gönderip geri getirebilmiş, TESLA’nın CEO’su, dünyanın en zengin insanı, son olarak Twitter’ın sahibi olan Elon Musk’tan bahsediyoruz… Peki bir kişinin farklı sektörlerde dünyayı bu denli deyim yerindeyse parmağında oynatacak güce sahip olması gelecekte neler getirebilir?

Yaman bir çelişki

Musk son ABD ara seçimlerinden önce “Paylaşılan güç, her iki tarafın da aşırılıklarını engeller. Bu nedenle başkanlığın Demokratlarda olduğu göz önüne alındığında, Cumhuriyetçi bir Kongre için oy vermeyi öneriyorum” açıklamasını yaptı. Aynı Musk, Twitter’ı satın aldıktan sonra hiç vakit kaybetmeden üst yönetici kadrosunu kovdu, yönetim kurulunu feshederek tüm gücü kendisinde topladı. Bu yaman çelişki Musk için bir ilk değil. Önce Ukrayna’yı destekleyen, SpaceX’in Starlink uydusunu ücretsiz bir şekilde Ukrayna hükümetinin hizmetine sunan Musk, daha sonra Putin’i destekleyen twitler atmış ve son olarak da Starlink’in masraflarını daha fazla karşılayamacaklarını ifade ederek uydunun kullanımına son vermişti. Kafasına estiği gibi hareket eden ve bu davranışlarının sonucu belki de bir savaşın sonucuna tesir edecek gücü bulunan bir kişi dünya için nasıl bir tehdit oluşturmaktadır? İşte asıl soru budur.

Haberin Devamı

Önünde engel yok

Bu soru Donald Trump, ABD Başkanı seçildiğinde de gündeme gelmişti. Ancak aradaki en büyük fark, Trump’ın uluslararası arenada tanınan, kontrol ve denge mekanizmalarına sahip bir devletin, topluma hesap vermekle yükümlü bir lideri olmasıyken, Musk’ın neredeyse önünde onu durduracak hiçbir engelin bulunmayışıdır. Her ne kadar kapitalist dünya düzeninde büyük şirketler ve yatırımcıların dünyayı yönettiği ileri sürülse de, halen 1648’de imzalanan Vestfalya Anlaşması’nın oluşturduğu, devletlerin egemen olduğu bir dünya düzenindeyiz. Giderek küreselleşen dünyaya rağmen ulus devletlerin egemen güç olduklarının en çarpıcı örneğini pandemi döneminde gördük. Halen dünyanın hiçbir ülkesinde eczanelerden parayı bastırarak aşı satın almak mümkün değil.

Piyasayı yönlendiriyor

Trump örneğine dönecek olursak tüm çabalarına rağmen seçim sonuçlarını değiştiremeyerek Amerikan devletinin demokrasi düzenine boyun eğmek zorunda kaldı. Musk ise neredeyse hiç bir regülasyon bulunmayan kripto piyasasını istediği gibi yönlendirmekte, ABD ve diğer devletlerin politikalarından büyük ölçüde bağımsız bir şekilde uydularını konuşlandırabilmekte ve son olarak da Twitter aracılığıyla dördüncü erk sayılan medyanın küresel çapta en güçlü insanı statüsünü ele geçirebilmektedir. İnsanlığın bundan sonra kendisine sorması gereken en önemli sorulardan birisi, paranın gücünü kullanarak bir bireyin bu kadar şeye sahip olmasına izin verip vermeyeceğidir…

Haberin Devamı

Çağımızın Da Vinci’si mi?

Dünyayı ele geçiren adam

1971’de Güney Afrika’da doğan Elon Musk, önce Kanada’ya daha sonra ABD’ye göç eder. Henüz 12 yaşındayken bir bilgisayar oyunu geliştirip satarak ilk parasını kazanır. 1997 yılında Pensilvanya Üniversitesi’nden fizik ve ekonomi alanında lisans diplomasını alır. Yüksek lisans için kayıt olduğu Stanford Üniversitesi’nde sadece 2 gün kalan Musk, toplumu değiştirmek için fizik okumak yerine internetle ilgilenmenin daha faydalı olacağını düşünerek okulu bırakır. İlk şirketi Zip2’yi 307 milyon dolara Compaq’a satar, Paypal’a dönüşecek olan X.com’u kurar. 2002’de Paypal, eBay’e 1.5 milyar dolara satılır. Aynı sene SpaceX uzay şirketini kuran Musk, 2008’de Tesla’nın CEO’su pozisyonuna getirilir. Pek çok farklı konuda yeteneğini elde ettiği başarılarla kanıtlamış olan Musk, çağdaş bir ‘rönesans insanı’ olarak tanımlandırılabilinir.

Haberin Devamı

‘Diplomat’ Musk!

Dünyayı ele geçiren adam

Devlet bürokrasisinde görevi olmayan, gazeteci ya da ilgili konularda akademisyen sıfatlarından yoksun sade bir vatandaş kalkıp da Ukrayna - Rusya arasında ‘şu maddelere sahip bir barış anlaşması olmalı’ demeye muhtemelen pek cesaret edemez, etse de herhalde çok ciddiye alan olmaz. Ne var ki Elon Musk kendinde bu haddi görerek madde madde savaşın nasıl bitmesi gerektiğini belirten bir tweet attı. Kırım’ın Rusya’da kalması, Ukrayna’nın NATO’ya girmeyerek tarafsız statüde olması ve bazı bölgelerde referandumlar yapılması gibi önerileri içeren tweet, Ukrayna ve dünya kamuoyu tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Daha önce de Tayvan’ın Hong Kong gibi özel statü kazandırılarak Çin yönetiminin şemsiyesi altına girmesini öneren tweetleri özellikle ABD’li liderler tarafından sertçe eleştirilmişti.