Bir haftada iki ziyaret!

ABD-Türkiye ilişkilerinde iniş-çıkışlar sürerken, bir hafta içinde terör örgütü PKK/YPG’nin kontrolünde bulunan Suriye’nin kuzeyine iki askeri üst düzey ziyaret gerçekleşmesi dikkat çekti. Nitekim ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Milley’in 4 Mart’taki skandal ziyaretinin hemen ardından, 8 Mart’ta da Amerikan Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı General Michael Erik Kurilla’nın Suriye’nin kuzeydoğusuna, terör örgütü YPG’nin kontrolündeki bölgelere gittiği, burada DAEŞ’lilerin bulunduğu kamplarla ilgili bilgi aldığı belirtiliyor.

CENTCOM’dan yapılan açıklamada, Kurilla’nın ziyaretinin 8 Mart’ta gerçekleştiği belirtilirken, ABD’li komutanın bölgede “ABD birlikleri ve terör örgütü DAEŞ’le mücadele bağlamında kilit rol oynayan yerleri” ziyaret ettiği ifade edildi. Kurilla’nın DAEŞ’li ailelerin bulunduğu Roj ve Hol Kamplarına da gittiği vurgulanırken, Amerikalı komutanın “İlk elden, çocukların ne kadar kötü koşullarda yaşadığını gördüm. Hol Kampı insanların çektiği acıyı açık bir şekilde ortaya koyuyor. Tek kalıcı çözüm, buradaki kişilerin zamanlı ve başarılı bir şekilde kendi ülkelerine iade edilmesi” ifadelerine yer verildi.

AFP ajansının haberinde de, General Kurilla’nın geçen yıl DAEŞ tarafından baskına uğrayan Haseke’deki hapishaneyi de ziyaret ettiği belirtildi. Kurilla, bu ziyaretin ardından yaptığı açıklamada da, DAEŞ’e karşı terör örgütüyle yapılan iş birliğini övdü ve bu hapishanede tutulan DAEŞ militanlarının tehlike arz ettiğini söyledi. Kurilla, “Şayet Suriye ve Irak’taki hapishanelerde tutulan DAEŞ savaşçıları serbest kalmış olsaydı, bu grup, gerek bölgesel anlamda gerekse de daha geniş kapsamda büyük bir tehdit olmayı sürdürecekti” ifadesini kullandı.

Elçi çağırılmıştı

ABD’nin Genelkurmay Başkanı Mark Milley’in, İsrail’in ardından Suriye’nin kuzeyinde terör örgütü PKK/YPG’nin kontrolündeki bölgeleri ziyaret etmesi, Türkiye’nin büyük tepkisini çekmişti. Bunun üzerine ABD Büyükelçisi Jeff Flake, Milley’in Suriye’nin kuzeydoğusuna gerçekleştirdiği ziyaret nedeniyle Ankara’da Dışişleri Bakanlığı’na çağırılmış, kendisinden izahat istenmişti.