16.07.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
ABD sinemasının dev aktörü Cary Grant, 1986’da 82 yaşında öldüğünde, New York Times gazetesinde şu satırlar yer aldı: “Cary Grant ölmemeliydi, çekiciliğin, zarafetin, romantizmin ve gençliğin ebedi sembolü olarak bu dünyada kalmalıydı.” Hollywood’un altın çağının ünlü aktörünün cansız bedeni yakılıp, külleri Pasifik Okyanusu’na dağıldığında geride kalan en büyük mirası gerçekten de ölümsüz bir zarafetti. Tüm zamanların en sevilen aktörlerinden biri olan Cary Grant hakkında çekilen dizinin yapımcılarından biri de, şimdi 57 yaşında olan tek çocuğu, kızı, aktris Jennifer Grant. Babasını çok özlediğini belirten Jennifer Grant, aktörün hayatının anlatılmayı hak ettiğini söylüyor.
Travmatik çocukluk
İngiliz kanalı ITV için çekilen ‘Archie’ adlı dizi de Cary Grant’ın hayata ne denli zor başladığını vurguluyor. 18 Ocak 1904’te İngiltere, Bristol’da çok yoksul bir ailenin çocuğu olarak doğan aktöre, Archibald Alexander adı verildi. Alkolik olduğu belirtilen baba Elias Leach bir giyim fabrikasına çalışıyor, anne Elsie ise terzilik yapıyordu. Archibald doğmadan önce erkek kardeşinin bir hastalıktan ölmesi nedeniyle bunalımda olan anne Elsie, daha sonra eşi tarafından bir akıl hastanesine yerleştirildi. Baba Elias o tarihte dokuz yaşında olan oğlu Archibald’a da önce annesinin uzun bir tatile çıktığını, sonra da öldüğünü söyledi. Annesinin kendisini bırakıp gitmesine çok kızan Archibald, daha sonra babaannesinin yanına bırakıldı, babası da başkasıyla evlendi. 31 yaşına kadar gerçeği bilmeyen Archibald, ölmeden önce babasının yalan söylediğini itiraf etmesiyle annesini bulup, onunla ilgilendi.
Yetenekli biriydi
Gündüzleri okula giden, akşamları Bristol tiyatrolarında sahne arkasında çalışan Archibald, 14 yaşındayken okuldan atıldı. Ardından gezgin bir tiyatro grubuyla ABD’ye gidip sahneye çıkarken, bir yapımcının tavsiyesiyle adını Cary Grant olarak değiştirip, Hollywood’a gitti. Filmlerde rol almaya başlayınca oyunculuk yeteneği ve fiziğiyle dikkati çekti. Hollywood’un altın çağının aranılan bir aktörü olarak Ingrid Bergman’dan Grace Kelly’ye kadar tüm gözde yıldızlarla film çeviren Cary Grant, büyük bir yeteneğe sahipti. Meteliksiz bir çocuktan 1930’ların, 40’ların, 50’lerin en yüksek ücretli yıldızlarından birine dönüşmeyi başarmıştı. Ama 1966’da 62 yaşındayken tek çocuğu olan kızı Jennifer’in doğumuyla sinemaya veda etti. Kızını büyütmeye odaklanırken, sinemadan ayrılmasında, Hollywood’un altın çağının sona ermesiyle artık istediği gibi bir rol gelmemesi de etkili olmuştu.
Gişesi yüksekti
30 yıl boyunca Hollywood’un en çok gişe yapan cazibe merkezlerinden biri olan, başta Oscar olmak üzere birçok ödül alan Cary Grant için kızı Jennifer Grant şunları söyledi:
“Babam, hayatta başarılı olmak için geçmişini bastırmak zorunda kaldı. Bana annesiyle babasından, özellikle de babasından nadiren söz ederdi. Ara sıra, ona giyinmeyi öğretme şekli hakkında kibar bir şeyler söylerdi. Ve arada bir büyükannem Elsie’den bahsederdi. Aslına bakarsanız çocukluğunda yaşadığı acılar göz önüne alındığında kendisini yakabilirdi! Ama bu acılar onu motive etti. Böylece sarkaç diğer yöne sallandı. O kadar çok şeyi bastırmıştı ki hikâyesi bu yüzden anlatılmayı hak ediyor. Bu dizide çalışmak da babamla sırlarının uyumsuzluğu arasındaki devreyi kapatmama yardımcı oldu. Ona olan özlemim de dinmiyor.”
Öte yandan dizide Cary Grant’ı Jennifer Grant’ın, “Bu rol için en doğru oyuncu” dediği Jason Isaacs canlandırıyor.
‘Çok çekici bir erkekti’
Cary Grant beş evlilik yapmıştı. Kızı Jennifer Grant da dördüncü eşi olan aktris Dyan Cannon’dan dünyaya gelmişti. Babasının kendisinin yaşayamadığı çocukluğu nedeniyle ebeveynliği çok ciddiye aldığını belirten Jennifer Grant, aktörün cinselliği hakkındaki bazı iddiaları da şöyle yanıtladı:
“Babam zarif erkekliğin bir sembolüydü. Çok çekiciydi ve herkes tarafından beğeniliyordu. Ben farklı bir cinsel kimlikle ilgili hiçbir şey görmedim. O, Hollywood’da bir İngiliz beyefendisiydi, sofistik ve zarifti.”