'Avatar gerçek mi?' dedirten ailenin sırrı! Sinirlenince cilt rengi maviye dönüyor
31.01.2023 - 06:59 | Son Güncellenme:
Günümüzden yaklaşık 200 yıl önce ABD'nin Kentucky eyaletinde yaşayan bir ailenin üyelerinin ten rengi ne siyah ne de beyazdı. Onları görenler korkarak uzaklaşsa da sahip oldukları özellik bambaşka bir sırra sahipti. 'Avatar' filminden fırlamış gibi duran ve mavi renkli tenleriyle tarihe geçen Fugate ailesinin üyeleri bugün bile hâlâ aramızda yaşıyor.
Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Yönetmenliğini Kanadalı yönetmen James Cameron'ın yaptığı son zamanların en iyi bilim kurgu filmi olan 'Avatar' hayatımıza 2009 yılında girdi. Vizyona girdiği günden bugüne dek büyük bir beğeni kazanan 'Avatar', bir film olmaktan ziyade sahip olduğu felsefeyle de dikkatleri üzerine çekti. Bambaşka bir dünyada, bambaşka canlıların yaşamından ayrıntılar sunan film, izleyen herkesi farklı perspektiflerden düşünmeye davet ediyordu. Kısa bir süre önce vizyona giren serinin ikinci filmi 'Avatar: The Way of Water' (Avatar: Suyun Yolu) ise 12 yıl sonra gözleri yeniden buraya çevirdi. Mavi cilt rengine sahip canlıların yer aldığı bu film pek çoğumuza çocukluğumuzun vazgeçilmezleri arasında yer alan 'Şirinler' çizgi filmini de hatırlatıyor. Peki 'Avatar' ve 'Şirinler'i birleştiren ortak noktanın aynı olduğunu söylesek... İlk bakışta basit bir kurgu olarak görünen bu iki yapımdaki 'mavi' detayı ilhamını gerçekten mavi ten rengine sahip insanlardan almış olabilir mi?
Günümüzden 48 yıl önce 1975 yılında ABD'nin Kentucky eyaletinde Benjamin Stacy adında bir bebek dünyaya geldi. Doktorlar ve hemşireler bebeği gördüklerinde hayrete düştüler. Doğumda her şey normaldi, anne sağlıklıydı ancak bebeğin ten rengi muhtemelen daha önce hiç görülmemiş bir renkti: Mavi. Mesele teninin hangi renk olmasından ziyade mesele bebekteki sorunun ne olduğuydu. Doktorlar Benjamin'i gördüklerinde endişeye kapıldılar. Hatta bebeğin uzaylı olabileceğini düşünecek kadar ileri gittiler.
Küçük Benjamin'in büyük annesi bebeğin mavi renkli olduğunu görünce doktorlar kadar endişelenmedi çünkü gerçeğin ne olduğunu biliyordu. Doğum sırasında görev alan doktor ve hemşirelere dönerek 'Mavi Fugatelar'ı hiç duymadınız mı?' diye bir soru yöneltti. Doktorlar tüm şaşkınlıklarıyla 'Hayır' cevabını verdiler. Minik mavi bebek Benjamin'in büyükannesi işe koyuldu ve hikâyeyi anlatmaya başladı.
7 ÇOCUKTAN 4'Ü MAVİ
Benjamin Stacy, Kentucky'nin Apalaş Dağları'nda yaşayan Fugate soyundan gelen en son çocuktu. ABD'deki ilk Fugate ise Martin Fugate adında bir Fransız gençti. Takvimler 1800'lü yılları gösteriyordu. Martin Fugate adında genç bir adam Elizabeth Smith adında bir kadınla evlendi. Birbirlerine delicesine âşık olan ikili ABD'nin Kentucky bölgesinde kendilerine ait minik ve sıcacık bir yuva kurdular. Kısa bir süre sonra iki kişilik ailelerine bir bebek eklendi. Ancak bebekte bir tuhaflık vardı. Martin ve Elizabeth'in bebeklerinin ten rengi maviydi. Evet! Gerçek anlamda maviydi. Bu durum karşısında şoke olan ikili ne yapacaklarını bilemediler. Tıp henüz bugünkü kadar gelişmediğinden bu durumun bir hastalık olup olmadığını bilemediler. Bebekleri büyüdü ve teninin rengi mavi kalmaya devam etti ancak sağlığında herhangi bir sorun yoktu. Bu yüzden bu durumu normal karşıladılar. Çiftin 7 çocuğu oldu ve 7 çocuğun 4 tanesinin ten rengi maviydi. Sonradan anlaşılacak bir gerçek durumu özetliyordu: Martin Fugate ve Elizabeth Smith genlerinde oldukça nadir görülen methemoglobinemi geni taşıyordu. Ancak bunu o yıllarda kimse bilmiyordu.
Yaşadıkları yer öyle ıssız bir yerdi ki neredeyse kendilerinden başka hiç kimse yoktu. 1900'lü yılların başına kadar bulundukları yere demir yolu bile yapılmamıştı. Oldukça izole bir hayat yaşayan Fugatelar zamanla kendi soylarından insanlarla evlenmeye ve çocuk sahibi olmaya başladılar. Fugateları çok sonradan farkına varan ve onları araştıran soybilimcilerin çevredeki hiçbir kasabayla iletişim kurmadıklarından kendi içlerinde evlendiklerini yani akraba evliliği yaptıklarını tespit ettiler.
TEK ÇÖZÜM YİNE MAVİ BOYA!
Uzun yıllar bu şekilde yaşayan Fugatelar 1900'lü yılların başında tanındılar. Çevre kasabalardan gelen insanlar onlarla iletişim kurmaya başladı. Kimileri ten renkleri farklı olduğu için birtakım hastalıkları taşıyabileceklerine inanarak uzak durdu kimileri sıcak davrandı. Yıllar birbirini kovalarlen önceden daha çekimser olan Fugate ailesi üyeleri zamanla başkalarıyla tanışıp evlenmeye başladı. Bir yandan da ailenin genç üyelerinden Patrick ve Rachel Fugate çifti neden mavi olduklarının araştırılmasını istedi ve Kentucy Üniversitesi'nde hematolog olan Dr. Madison Cawein ile tanıştı. Doktor Cawein Fugateların hikayesinden çok etkilendi ve araştırma yapmak istedi. Sonuda Fugateların kanında aşırı derecede methemoglobin geni olduğunu tespit etti. Methemoglobin kısaca kandaki oksijen taşıyan sağlıklı kırmızı hemoglobin proteininin işlevsiz olması hatta mavi olması durumuydu. Elbette bu hastalığın bir tedavisi bulunuyordu. Fugate ailesinin üyelerinde bu ten renginin sık görülmesinin sebebi tamamen akraba evliliğiydi. Kendi içlerinde izole bir hayat yaşayan aile üyeleri yine kendi içlerinde evlendiklerinden methemoglobinemi denilen bu kalıtsal durumu nesiller boyu devam ettirmişti.
Dr. Cawein bu bozukluk için bir çare buldu. Daha fazla mavilik her şeyi çözecekti. Peki nasıl? Dr. Carwein vücudun methemoglobini hemoglobine dönüştürmek için güçlü bir kimyasal olan metilen mavisi boya kullandı. Tedaviye göre bu kimyasaldan oluşan ilacı Fugate ailesi içince ten renklerinde bariz değişimler meydana geldi. Ancak bu boyanın etkisi geçiciydi, dolayısıyla düzenli bir kullanım gerektiriyordu. Her ne kadar kulağa fantastik gelse de Dr. Cawein'in bu çözümü 200 yıl boyunca sırf mavi oldukları için kendini toplumdan soyutlayan Fugate ailesine yeni bir hayat verdi. Aile üyelerinin her biri doktorun verdiği ilacı kullanarak daha açık bir ten rengine kavuştular.
SİNİRLENİNCE HER ŞEY DEĞİŞİYOR
1975 yılında dünyaya gelen Benjamin Stacy ise büyük büyük dedelerinin genini taşıyordu. İlk doğduğunda masmavi bir ten rengine dahip olan Stacy'nin teni 10 günlükken beyaz rengine döndü. Günümüzde Fugate ailesinin torunlarının çoğu mavi renklerini kaybetmiş olsalar da üşüdüklerinde veya öfkeden kızardıklarında derilerindeki mavi renk tonu ortaya çıkıyor. Kimileri onları 'Şirinler'e kimileri de 'Avatar' filmindeki Na'vi kabilesine benzetiyor.Ancak aralarındaki tek fark Fugate ailesinin kurgusal değil, gerçek olması. Bir de yaşadıkları hayatın herhangi bir kurgusal metinde göremeyeceğimiz zorluklar içinde geçmiş olması.
