Onlar pek çok kişinin yanına dahi yaklaşamayacağı tarantulalara evcil hayvan gibi yaklaşabiliyor. Hatta daha da ötesi fazlaca tehlikeli olan bu örümcekleri yakalayıp kızgın yağda kızartarak satıyorlar. Kamboçya'nın en büyük örümcek pazarını görmek için her yıl yüzlerce turist Skuon Pazarı'nı ziyaret ediyor. Pazar yerindeki tarantula satıcısı genç kızların, turistleri etkilemek için canlı tarantulalarla yaptıkları gösteriler oldukça ilgi çekse de, turistler için bu küçük etkinlikler oldukça ürkütücü olabiliyor. Burada yerli çocukların tarantulalarıyla oynadığını görmek ya da ağzına kadar kızarmış örümceklerle dolu tepsilerin yanına giderek bu farklı lezzeti deneyimlemek mümkün.
2 DAKİKADA TARANTULALARI DIŞARI ÇIKARMA YÖNTEMİ
Büyüklerinden öğrendikleri yöntemlerle oldukça zorlu bir alanda örümcek peşinde koşan avcılar, yakaladıkları örümcekleri elleriyle gayet rahat bir şekilde tutabiliyor. Yıllardır bu işi yapan yerliler, örümceklerin yerini çok iyi bildikleri için çıplak elleriyle bu tehlikeli türü yakalamaları sadece dakikalarını alıyor. Her gün örümcek yakalayıp, para kazanmak için tüm aile üyeleri birlikte çalışıyorlar. Kamboçya’da avlanan ve yenen bir insan eli büyüklüğündeki tarantulalar, ülkenin yoğun ormanlık alanlarında, derin toprak altındaki deliklerde ürüyorlar. Deneyimli avcıların farklı yöntemleri bulunuyor. Bunlardan biri öncelikle örümceklerin olabilecekleri yeri bulup yuvayı kazmak, sonra da örümceği kızdırarak yuvadan dışarı çıkmasını sağlamak. Bir diğeri de örümcekleri yakalamak için küçük bir çubuğun ucunu benzinle ıslatıp örümceğin yuvasına yerleştirmek. Duydukları koku örümcekleri cezbedip yakalamayı kolaylaştırıyor. Bu yöntemler, yuvalarının içine doğrudan bir el sokmaktan çok daha güvenli.
ISIRILAN BÖLGEDE ŞİŞLİK, ATEŞ VE FELÇ RİSKİ
Bu örümcekleri avlamak hâlâ oldukça tehlikeli bir iş. Zaman zaman örümcekler tarafından ısırıldıklarını dile getiren yerliler, kendilerindeki belirtileri şu sözlerle anlatıyor:
"Bazen örümcek tarafından ısırılırız, bu yüzden ellerimizi yuvaların içine sokmamaya çalışırız. Zehir kana bulaştığında çok acıyor ve ağrıyor. Isırıldıktan sonra ateşimiz çok yüksek olabilir ve bir iki gün çok hastalanabiliriz. Isırılan bölge şişebilir ve felç olabiliriz."
ÖNCE CIMBIZLA DİŞLERİ SÖKÜLÜYOR, SONRA KIZARTILIYOR
Önceleri muz yapraklarına sararak ızgarada pişirilen tarantulalar, günümüzde kızgın yağda kızartılarak servis ediliyor. Örümcekler yakalandıktan sonra ilk iş olarak bir cımbızla dişleri sökülüyor çünkü küçük olsalar da ısırıkları büyük sonuçlar doğurabiliyor. Dişleri çıkarılan ve artık güvenli olan örümcekler pişene kadar çocukların onlarla oynamasına izin veriliyor. Çocuklar örümcekleri vücutlarının her yerinde gezdiriyorlar. Suyla temizlenen örümcekler, tuz ve şifalı bitkilere bulanıp kızartılıyor. Örümcekler bugün Kamboçya'daki pazarlarda ve restoranlarda satılıyorlar.
KITLIK ÇIKINCA MECBUR KALDILAR
Her gün yaklaşık 100 tarantula yakalayan avcılar, nesillerdir yiyecek ve geleneksel tıp için bu örümcekleri avladılar. Ancak 1970'lerde açlık ve kıtlık baş gösterince, tarantulaları avlamak ve yemek bir zorunluluk haline geldi. Yee Thon ismindeki yerli kadın, eskiden çok daha fazla tarantula olduğunu, şimdi sayılarının azaldığını söyleyerek şunları dile getiriyor:
"Gerçekten her yerdeydiler. Örümcekleri deliklerine sokmak için önce ateş yakardık. Yangın söndüğünde artık tehlike olmadığını hissederler ve genellikle hepsi dışarı çıkarlardı, böylece biz de onları kolayca yakalayabilirdik."
TEDAVİ AMAÇLI DA KULLANILIYOR
Kamboçya'da diz, sırt ve nefes rahatsızlıklarına iyi geldiğine, erkeklerin cinsel gücünü ve enerjisini artırdığına ve kadınları güzelleştirdiğine inanılan tarantulalar, geleneksel tıpla ilgilenen kişilere satılmadan önce 1 ay pirinç şarabında bekletiliyor. Ancak son yıllarda yaşanan orman kayıpları, bu geleneğin uzun yıllar daha devam etmeyeceğinin sinyali olarak gösteriliyor.