Dünya‘11 Eylül travmasını tüm dünya çekiyor’

‘11 Eylül travmasını tüm dünya çekiyor’

12.09.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin Washington eski Büyükelçisi Faruk Loğoğlu, 11 Eylül’de büyük bir travma geçiren ABD’nin bunu tüm dünyaya yaşattığı görüşünde. Loğoğlu, ‘ Bu travmanın ceremesini sadece ABD değil, o tarihten bu yana dış ilişkilerde yaptıkları yanlışlar nedeniyle tüm dünya çekiyor’ dedi

‘11 Eylül travmasını tüm dünya çekiyor’

Fatma G. Kabasakallı - Saldırılardan birkaç gün sonra olay yerine giden ve dehşetin izlerini gören Türkiye’nin Washington eski Büyükelçisi Faruk Loğoğlu, 11 Eylül sonrası ABD’nin yaşadığı travmanın etkilerini tüm dünyanın yaşatıldığını kaydediyor. Loğoğlu, o günü anlatırken “20 Eylül’de, dönemin dışişleri bakanı İsmail Cem, ziyaret için ABD’ye geldi ve New York’ta binaların yıkıldığı yere, dönemin belediye başkanı Guliani ile birlikte gittik. Bu arada kulelerden birinde, hayatını kaybeden bir bilgisayarcı Türk mühendisin eşiyle görüştük. Çok dramatik bir görüşmeydi. Zira eşi telefon etmiş, ‘Merdivenlerden iniyorum, inince seni tekrar arayacağım’ demiş ama ikinci telefon hiçbir zaman gelmemiş...” dedi. 11 Eylül Amerika için hâlâ atlatılamayan bir travma olduğuna işaret eden Loğoğlu, “Bu travmanın ceremesini sadece ABD değil, o tarihten bu yana dış ilişkilerde yaptıkları yanlışlar nedeniyle tüm dünya çekiyor. Irak, Suriye, Afganistan bunun örnekleri. 11 Eylül saldırılarıyla ‘Amerika’nın feleği şaştı’ ve hâlâ kendilerine gelebilmiş değiller” değerlendirmesi yaptı. 

Haberin Devamı

‘11 Eylül travmasını tüm dünya çekiyor’

‘Aynı hata sürüyor’

Eski Büyükelçisi Faruk Loğoğlu’nun 11 Eylül saldırıları ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili Milliyet’e yaptığı değerlendirmeler şöyle:

“Bakın, Amerikalılar önce dünyayı iyi ile kötü olarak ikiye ayırdılar ama ondan sonra daha vahim bir hataya imza atarak ılımlı İslam ile radikal İslam arasında bir ayrım yaptılar. Ayrımın gerekçesi, Amerikan zihninde çok yanlıştı: Radikal İslam sorundur, mücadele edilmesi gerekir, radikal İslamın panzehiri ılımlı İslamdır. Dini dinle savaştırarak bir yere varamazsınız. ABD’nin yaptığı bu ayrım, dünyadaki tüm radikal İslam dinamiklerinin canlanmasına yol açtı. Son örneği Afganistan’da olmak üzere, dünya bunun faturasını ödemeye devam ediyor. Geçenlerde ABD Savunma Bakanı ‘Gerekirse DAEŞ ve El-Kaide’ye karşı mücadelede Taliban’la iş birliği yaparız’ dedi. Aynı hata devam ediyor. ABD Taliban ile DAEŞ, Taliban ile El-Kaide arasında bir fark olduğunu düşünüyorsa, bana göre yanılırlar.

Haberin Devamı

‘11 Eylül travmasını tüm dünya çekiyor’

ABD’de 11 Eylül saldırılarının 20’nci yıl dönümünde, başta 2001’deki terör eylemlerinin gerçekleştiği New York, Washington ve Pensilvanya olmak üzere ülkenin çeşitli yerlerinde anma törenleri düzenleniyor. New Jersey Eyaleti’ne bağlı Jersey City kentinde insanlar da New York’un silüetine ve Dünya Ticaret Merkezi’ne karşı anma töreni düzenledi.

‘ABD içine kapanmayacaktır’

ABD’nin daha çok kısa vadede özellikle askeri profilinin Ortadoğu’da azalabileceğini söylemek mümkün. Ama Rusya ile limoni ilişkiler, Çin’le muasır ilişkiler içinde olan bir ABD içine kapanamaz, kapanmayacaktır. Tekrar buralara bir şekilde döneceğini düşünüyorum. 1958’de ABD Başkanı ve emekli general Eisenhower ‘Amerika’nın gidişatını savunma sanayi belirler’ demiştir. Ben bunun hâlâ geçerli olduğunu ve olmaya devam edeceğini düşünüyorum. Bu da hepimiz için kötü bir haber. ABD 40 yıldan beri herhalde 15’ten fazla savaşa girdi, hepsini kaybetti, kaybetmeye de devam ediyor. Son örneği Afganistan. Yıllardır dünyanın uğraştığı bir Ortadoğu sorunu vardı şimdi ona koskoca bir Afganistan eklendi, bunu da büyük ölçüde ABD’ye borçluyuz. Nasıl ki, Türkiye’de hem iç hem dış politika açısından köklü bir zihniyet değişikliğine ihtiyaç varsa, ABD’de de benzeri bir ihtiyaç var. Ama 11 Eylül travması bu zihniyet değişikliğini yapmaya yetmiyor.

Haberin Devamı

Pilotluk eğitimini ABD’de aldılar

Newark, Boston ve Washington’dan havalanıp San Francisco ve Los Angeles’a giden 4 yolcu uçağı 19 terörist tarafından kaçırıldı.

İlk saldırı, American Airlines’a ait uçakla Dünya Ticaret Merkezi’nin Kuzey Kulesi’ne çarpmasıyla gerçekleşti.

Kuzey kulesi yanarken, United Airlines’a ait kaçırılan diğer bir uçak ilk saldırıdan sonra güney kulesine çarptı.

Tüm dünyanın canlı izlediği saldırıların ardından dakikalar içinde İkiz Kuleler çöktü.

İkiz Kulelere saldırıların ardından kaçırılan bir diğer uçak ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) binasına çarptı.

Dördüncü uçak ise Pensilvanya Eyaleti kırsalında düşürüldü.

Uçağı kaçıranlar hariç toplam 2977 kişi hayatını kaybetti.

Saldırılarda 25 binden fazla kişi yaralandı.

Kaçırılan 4 uçağın her birinde bir pilotluk eğitimi almış kişiler vardı. Bu kişilerin ABD’de uçuş eğitimi aldığı belirlendi.

Haberin Devamı

‘Ilımlı İslam tanımlamasını değiştirttim’

Eski Büyükelçisi Faruk Loğoğlu, ABD’nin toplumsal anlamda da 11 Eylül travmasını atlatamadığını belirtirken, devamında şunları söyledi:

“Örneğin göreve başladığımda Washington’da ilk izlenim raporumda “11 Eylül saldırılarından sonra Amerika masumiyetini kaybetti” demiştim. Bütün evlerin önlerinde veya çatılarında Amerikan bayrakları vardı, bir vatanseverlik patlaması yaşıyordu. ABD hep dışarıda savaşmış ama kendi evinde hiçbir saldırıya uğramamıştı. 11 Eylül bu tılsımı bozdu. Mesela Donald Trump’ın veya Barack Obama’nın asker çekme kararlarının bir yerinde 11 Eylül saldırılarının etkisinin bulunduğunu da düşünüyorum. Çünkü 11 Eylül onları radikal İslam ile savaşma mecburiyetini hissettirdi. Bunun için hem kendi imkânlarını askerlerini kullanacaklar hem de ılımlı İslam olarak telakki ettikleri ülkeleri yanlarına alacaklar. 11 Eylül’ün hemen akabinde Türkiye ile yakın ilişkiler kurulmasının bir nedeni de Türkiye’yi bir ılımlı İslam devleti olarak görmeleri. Bunu Dışişleri Bakanlığı web sitelerinde gördük örneğin ve hemen itiraz ettim, ‘Türkiye bir ılımlı İslam ülkesi değil. Türkiye nüfusu Müslüman olan demokratik, laik bir hukuk devletidir, bu şekilde anacaksınız Türkiye’yi’ diyerek değiştirttim.”