02.02.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:
Kendimi kötü hissetmiyor muyum? Ben de keşke azıcık politik olsaydım neler yazardım o zaman demiyor muyum? Bu hafif genç insan, cumartesi maymunu hali yüreğimi liğme liğme etmiyor mu kimi zaman? Hadi politik olamadım diyelim, politikmişim, bilgiliymişim, kültür kazanı imişim gibi yapabilsem keşke diye düşünmüyor muyum? Eray bile filozof, ben niye olamıyorum?Her pazartesi günü "Valla billa bu hafta gazete okuyacağım" diye kendimi dehliyorum. Gündemi takip edeceğim, televizyon izleyeceğim, izlemekle kalmayacağım yazar teyze/amcalarım gibi notlar alacağım, reklam aralarında birkaç kitap tarayacağım, bu esnada internetten yabancı gazetelere de bakacağım. Çok çalışmam lazım, çooook! Ben ne zaman yaşayacağım? Gazete okumam. Dergi okumam. Kitap okumam. Haber seyretmem. Sanat filmi sevmem. Sergi gezmem. Uğurlu sayım 312 ve 159, piyango almalıyım Gerçi ben ne anlarım, büyüklerimin yalancısıyım. Diyorlar ki "Biz şimdi ne yazacağız?" Yazamayacaklar! Diyelim "Falanca bakanlık milletin vergilerini çarçur ediyor" yazdı biri. TCK 159. maddeden bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile yargılanabilirmiş. Laz fıkrası anlatmak, Türklerin büyük bölümü cahil demek falan da duruma göre sakıncalı olabilirmiş. "Türkiyede herkes vergi kaçırır, sadece saf vatandaş vergi öder" derseniz TCK 312 yakanıza yapışıverirmiş. Yazmasınlar! Neyse ki Türkiye şahane bir ülke. Neyse ki Türkiye şahane bir koalisyon tarafından yönetilmekte. Neyse ki bu şahane koalisyon ABye uyum çerçevesinde hazırlanan "Mini Demokrasi Paketi" ile uyumu paketlemekte katiyen tereddüt etmemekte. Bilakis, düşünce özgürlüğü için düşünme ve düşündüğünü söyleme hallerini mini bir paket içine hapsetmeyi tercih etmekte. Şahane! Yasaları çiğnemeden 3 bin 500 harfi dizme sanatı Bu arada olur ya Mehmet Y. Yılmaz gelir de rica eder, "Gazetenin her sayfasına da seni koyamayız ki yavrucuğum, ciddi köşe yazarlarına Yasaları çiğnemeden yan yana 3 bin 500 harf dizme sanatı başlıklı dersler ver" derse ya da köşe yazarları bizzat rica ederse ücret mukabili kapımın açık olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. Gördüğünüz gibi "mukabil"in manasını bile biliyorum. Beklerim... tubakyol@yahoo.com Devir benim devrim. Artık sadece ben yazabileceğim. Kuaför anılarımı anlatacağım, şoförlük maceralarımı anlatacağım, "Minik Efe meme emerken yumruklarını sıkıyor"dan yazı dizisi çıkaracağım, ev buldum, ev taşıdım, gardırop alacağım, tanıdığınız iyi bir perdeci var mı perde yaptıracağım diye "bir kadının hatıra defteri"ni cümlenize okutacağım. Arada soyut takılacağım. Magazin dünyasının ünlüleri üzerinden ihanet, kıskançlık, pişmanlık, aşk, meşk, çiçek, böcek yazacağım. Okunacak daha iyi bir şey bulamayacağınız için mecburen beni okuyacaksınız.