14.11.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
Özge Altınok LOKMANHEKİM / Anne - Çocuk / ozge.altinok@milliyet.com.tr www.sehrincocukhali.com
Her yıl 17 Kasım, Dünya Prematüre Günü olarak kutlanıyor. Ben hem erken doğan bir evlat hem de erken doğan bir çocuk annesiyim. Annelerin doğum öncesinde prematüre doğumla ilgili bilgi edinmesinin ne kadar gerekli olduğunu biliyorum. Biz doğuma hazırlanırken emzirme, alt değiştirme ya da çocuk hastalıkları konusunda bir dolu kitap ve yazı okuyor, doktor ve uzmanlara danışıyoruz. Ancak çok azımız erken doğum hakkında bilgi sahibi olarak doğuma hazırlanıyor.
Her yıl 150 bin prematüre
Dünya genelinde her 10 bebekten birinin prematüre, yani 37’nci haftadan önce doğduğunu ve ülkemizde de her yıl 150 bin bebeğin prematüre olarak dünyaya geldiğini düşünürsek prematürelik hakkında anneleri bilinçlendirmek için yapacak çok şey var. Prematüre anneler hikayelerini paylaşmak ve diğer prematüre annelerine destek olmak için artık blog yazıyor, seminerler düzenliyor, sosyal medya hesaplarında yaşadıklarını ve önerilerini paylaşarak seslerini duyuruyor. Prematüre annelerine destek olmak için çalışan, kendisi de prematüre annesi olan İnci Candemir de onlardan biri.
24 haftalık ve 670 gram
İnci Candemir’in prematüre doğum hikayesini daha önce sizinle paylaşmıştık. 2008 yılında tatil için gittiği Amerika’da oğlu Can’ı 24 haftalık ve 670 gram olarak dünyaya getirmiş
ve sonrasında 135 gün hastanede kalmışlar. Bu süreçte hastane bünyesinde görevli olan prematüre bebek ebeveyn danışmanlarından büyük destek almış Candemir. Türkiye’ye döndükten sonra ise hikayelerinin başka prematüre bebek sahibi ailelere yol gösterici ve umut olması için “670 Gram ile Hayata Tutunmak” adlı kitabı yazmış. Daha sonra başka annelere destek olmak için bu işin eğitimini almaya karar vermiş ve 2013 yılında Minnesota Üniversitesi’nde prematüre bebek ebeveyn danışmanlığı eğitimi görmüş.
Candemir şimdi prematüre annelik deneyimini mesleki bilgileriyle birleştirerek benzer yolculuğu yapan başka ailelere ışık tutuyor. 10 saat süren eğitim modüllerinden oluşan danışmanlık hizmetinde prematüre doğumun gerçekleştiği andan itibaren hamileliği erken sonlanan annenin desteklenmesi sağlıyor.
Candemir eğitimi şöyle anlatıyor: “Prematüre bebek ebeveyn danışmanı (PBED) olarak bebeğin yenidoğan yoğun bakım bölümündeki kalış süresi boyunca aileye prematürelik gerçeği ve yapabileceklerine dair bilgi desteği sağlıyorum. ”
Candemir ayrıca Marmara Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, çeşitli özel hastanelerde ve bireysel bazda prematüre bebek sahibi ailelere ve yenidoğan yoğun bakım hemşirelerine eğitim veriyor. İstanbul dışındaki ailelere de Skype üzerinden destek olmaya çalışıyor.
Kanguru bakımı önemli
Bebeği yenidoğan yoğun bakımda kaldığı süre boyunca anne tarifsiz korkularla karşı karşıya kalabilir. Annelerin bu dönemi, bebeklerini sağlıklı şekilde eve götürebildikleri günün geleceğine sabırla, inanarak ve doğru bilgiyle hazırlanarak geçirmeleri gerekiyor.
Candemir olumlu düşünmenin ve iyi hissetmenin çok önemli olduğunu vurguluyor: “Bebekler ne kadar minik olursa olsunlar annelerinin duygularını anlarlar. Bu yüzden annelerin morallerinin yüksek olması şart.”
Yoğun bakımdaki bebekle annenin uygun koşullarda temas ettirilmesinin olumlu bağlanmanın oluşması için çok önemli olduğunu belirten Candemir; ten teması, anne kokusu ve sesinin bebeklerde şifa etkisi yarattığını söylüyor: “Anneler yenidoğan yoğun bakım ünitesinde kanguru bakımı olarak da bilinen tensel temas üzerine kurulu bakımı istemeli, iki ebeveyn evde de kanguru bakımına devam etmeli. Kanguru bakımının bebeklerin kilo alımı, uykusu ve gelişimi üzerinde olumlu etkileri olduğu uzmanlar tarafından da onaylanmış durumda.”
İnci Candemir’in kurduğu PBED, 17 Kasım Dünya Prematüre Günü’nde 17 aileye prematüre bebek eğitimi ve kitap hediye ediyor. PBED prematüre bebeklerin beslenmesi, uykusu, temel bakım ve gelişim gibi konularda aileleri gerekli bilgi ve eğitimle destekliyor. Detaylı bilgi pbed.net adresinde.