“Oyunculuk yarıştırılamaz”

Yeni sezonda ekrana gelen dizilerin parlayan yıldızlarından biri Ceren Taşçı. Fox’taki “No: 309” dizisinde Filiz karakterine öyle bir can veriyor ki, o yemek yerken diziyi seyredenlerin iştahı açılıyor. Dizideki diyalogları kısa süre içinde izleyicinin diline dolanıyor.

Ceren Taşçı’nın kim olduğunu öğrenmek için Balat’taki Atölye Kafası-Hangar’da bir araya geldik. Ekranda göründüğü gibi aşırı kilolu değil ve yüzü inanamayacağınız kadar küçük. Sürekli gülüyor ve yanına gelen hayranlarıyla çekinmeden sohbet ediyor. Kadir Has Üniversitesi’nde oyunculuk üzerine yüksek lisans yapan Taşçı’yla Filiz’i ve oyunculuk kariyerini konuştuk.

Biz sizi aslında “Komedi Türkiye” yarışmasından hatırlıyoruz. Katılmaya nasıl karar vermiştiniz?

Üniversite son sınıftayken arkadaşlarımla aramızda, “Mezun olunca ne yapacağız?” derdik. Ben Gülse Birsel’in hayranıydım. O yüzden de “Gülse Birsel mi keşfedecek bizi ya!” diye espri yapardım. Yine bir gün okulda “Komedi Türkiye” diye bir yarışmanın başlayacağını öğrendim. Jüride Gülse Birsel ve Haluk Bilginer’in olduğunu duyunca da hiç düşünmeden deneme çekimlerine katıldım. İyi ki gittim diyorum. Çünkü çok güzel bir deneyim oldu. Yarışma olarak hiç bakmadım, eğitim olarak gördüm. Zaten oyunculuğun yarıştırılamayacağını düşünüyorum. Herkesin farklı bir rengi var, yarışılacak bir şey yok. 13 haftalık bir süreçti, 11. haftaya kadar kaldım.

Yarışmadan sonra “No: 309” dizisine başlayana kadar neler yaptınız?

Okulumu bitirdim ve yüksek lisansa başladım. Televizyonda çok kısa bir işim oldu ama o süreçte hep tiyatroya devam ettim.

“Zayıflamaya karar verdim, teklif geldi”

Teklif nasıl geldi, bir hikayesi var mı?

Evet, var aslında. Ben kilolarıyla çok barışık bir kadınım. Fakat bir şekilde televizyon için daha iyi görünmem gerektiğini düşündüğüm bir zamandaydım ve kilo vermek için rejime ve spora başlamıştım. Beş-altı kilo da vermiştim hatta. O dönemde menajerimden bir telefon geldi; “Ceren sakın kilo verme, böyle bir teklif geldi” dedi. Hadi canım dedim. Hayat bazen çok garip şeyler çıkartıyor karşınıza. Anlaştıktan sonra tanışma gününe gittiğim ilk gün oh dedim, ya ne güzel hayat. Hem yiyeceğim hem oynayacağım.

Hakikaten yiyor musunuz Filiz’in yediklerini, yoksa miş gibi mi yapıyorsunuz?

Çoğunu yiyorum.

Ekranda göründüğünüzden çok daha zayıfsınız. Özellikle kilolu göstermek için ne uygulanıyor.

Göbeğime ve kalçama elyaftan bir kalıp koyuyoruz. Yüzüme de elmacık kemiklerimi ön plana çıkarmak için özel bir makyaj uygulanıyor. Aslında bu durum çok hoşuma gidiyor. Zayıf bir insan olmamama rağmen beni şu an sokakta gören insanlar, “A siz ne kadar zayıfmışsınız” diyorlar. Komik bir durum oluyor tabii, balık etli bir insana zayıfsınız denmesi.

“Makyajla daha büyük duruyorum”

Elyafla sette beklemek eminim zor oluyordur.

Tabii tabii. Yazın o sıcakta çok zor oldu, bayağı terletiyordu. Kışın sıcacık tutuyor diye seviniyorum şimdi.

Farklı vücut formundaki birini oynamak zor oldu mu?

İlk başta beni en zorlayan şey buydu. Başka bir formata ait bir vücut dilimin olması gerekiyordu. Ona göre yürümem, oturmam kalkmam gerekiyordu. Şimdi hepsi oturdu, alıştım ben de.

Dizide yaşınız da büyük duruyor, kaç yaşındasınız?

27 yaşındayım. Evet daha büyük duruyorum yapılan makyajla ama bu da bir avantaj bence.

Seyredenler sizce Filiz’i neden bu kadar sevdi?

Özgüveni çok yüksek bir kadın Filiz. Çirkin de olsa, kilolu da olsa kendine güveni tam ve çok samimi bir kadın. Bence izleyenler de Filiz’in en çok bu halini sevdiler. Dışarıda da çok güzel yorumlar alıyorum. “Sizi çok beğeniyoruz” diyorlar. Filiz’i bu kadar sevmeleri inanın beni de çok mutlu ediyor.

Dizinin ilk gününden beri, bir gün Filiz’in tıpkı Çirkin Betty gibi güzelleşeceğini bekliyorum ben. Olacak mı böyle bir şey?

Klişe değil ama gerçekten bilmiyorum. Hatta ben de sizinle aynı fikirdeyim, bana da öyle gel

“Aslında dram oynamayı çok severim"

Komedi oynamayı daha mı çok seviyorsunuz?

Alanım aslında komedi değil. Aksine dram oynamayı severim. Okulda da komediyi tercih etmezdim. Ben her şeyi oynamak istiyorum. Kendimi bir kalıba sokmak istemiyorum. Türkiye şartlarında ne olur bilmiyorum. Bir şeyle bilindiğinizde onun üstüne de gidilebiliyor ama ters köşe oynamayı çok isterim. Ayrıca bir sinema filminde oynamayı düşünüyorum.