01.08.2023 - 14:50 | Son Güncellenme:
SEÇKİN ŞENVARDAR
Yoğun bakımda tedavi gördüğü hastanede geçtiğimiz pazar günü hayatını kaybeden senarist ve yönetmen Safa Önal için Teşvikiye Camii'nde düzenlenen törende oğlu Umut Önal taziyeleri kabul etti.
"VERDİĞİ TEPKİLERDEN BENİ DUYDUĞUNA EMİN OLDUM
Umut Önal, babası vefat edene kadar beş gün boyunca yoğun bakıma girerek onunla konuştuğunu belirterek, "Son günlerinde Allah bana o şansı nasip etti. Altı gün boyunca yoğun bakım süreci oldu. Birdenbire bir ayrılış olmadı, o açıdan çok huzurluyum. Beş gün boyunca yanına girip, yarım saat düzenil olarak onunla konuştum, verdiği tepkilerden beni duyduğuna emin oldum. Uzun ve üretken bir yaşam sürdü. Çok sevildi ve sayıldı. Çok şanslı bir kul olduğuna inanıyorum. onun da ayrı bir huzuru var. Resmi olarak tescillenmiş 395 eseri var ama ismi konmayan, arşive girmeyen fotoromanları hariç 450'ye yakın çalışması olduğunu biliyoruz. Belki bir onun adına bir müze olabilir, çok geniş bir kütüphanesi vardı, binlerce kitaptan oluşan. Kurumsal bir yerde Sefa Önal Müzesi ya da Safa Önal Kitaplığı gibi bir şey düşünebiliriz" dedi.
TÜRKAN ŞORAY'IN GÖZYAŞLARI
Safa Önal'a son görevini yerine getirmek için cami avlusunda toplanan isimler arasında kariyerlerinde büyük etkisi olan isimler de yer aldı. Senaryosunu yazdığı filmlerle kariyerlerine büyüt katkıda bulunduğu isimlerden Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Nur Sürer, Serdar Gökhan ile Zafer Algöz, Kerem Alışık cenazede yer aldı.
Türkan Şoray, kariyerinde önemli yer tutan Önal'ın tabutunun başından ayrılmadı. Tabut başında gözyaşı döken Türkan Şoray, gazetecilerden görüntü alınmaması ricasında bulunup, "Büyük kayıp. Onunla birlikte anılarım da gitti, çok güzel çalışmalarımız oldu. Benim için yazdığı senaryoların kariyerime büyük etkisi olmuştu. Çok yakın bir dostumu kaybettim. Benim canımdı" şeklinde konuştu.
Öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazı sonrası omuzlara alınarak cenaza aracına taşınan Önal'ın Türk bayrağına sarılı tabutuna, Türkan Şoray ile Hülya Koçyiğit'in güller bırakması dikkat çekti. Önal, Feriköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.
"O KADAR FİLM YAPMASINA RAĞMEN YOKSULLUK İÇİNDEYDİ"
Safa Önal'ın Yeşilçam'ın direği olduğunu söyleyen Serdar Gökhan ise ünlü senaristin son günlerinde yoksulluk çektiğini anlatıp, vefasızlıktan dert yandı.
Gökhan, sinemaya emek vermiş isimlerin aranıp sorulmadığını anlatıp duygularını şöyle dile getirdi:
Uzun yıllar beraber dostluk ve arkadaşlık yaptığımız, oynadığımız filmlerin en az yüzde 70'ni yazmış, sevdiğimiz bir abimizi kaybettik. Rekorlar Kitabı'na geçmiş, yazdığı 395 senaryosu filme alınmış büyük bir abimizdi, Yeşilçam'ın direklerinden biriydi. Her yapımcı film yapacağı zaman önce ona sorardı ama Türkiye'de sanatçı olmak biraz zor. Sanatçılar maalesef layık olduğu şekilde yaşamıyorlar, ihmal ediliyorlar ve aranmıyorlar. Buna ben de dahilim. Bunun üzüntüsünü sıkıntısını yaşıyoruz ama maalesef ülkemizde sanatçıya verilen değer bu. Bakın hepsini teker teker kaybediyoruz. Yeşilçam diye birşey kalmadı. O kadar film yapmasına rağmen yoksulluk içindeydi, yaşam mücadelesi veriyordu.
"SİNEMANIN TÜKENMEZ MAVİ UÇLU KALEMİYDİ"
Cenazeye katılanlar arasında yer alan Kerem Alışık ise aile dostları Önal'ın ardından "Ailemizin dostu, benim sünnetimde kirvem, çocukluğum, gençliğim, ilk Fenerbahçe maçlarına gidişim, okuma alışkanlığım, kitabım, sinemam, 'Ah Güzel İstanbul', 'Menekşe Gözlüm', 'Vesikalı Yarim'... Yeşilçam'ın rengi en yeşil çamlarından biriydi Sefa abi. Bize çok şey öğretti, gölgesini verdi. Türk Sineması'nın tükenmez mavi uçlu kalemidir Safa Önal. Onun kaleminin değdiği yerde kaldık şu an. Üzüntülüyüz, sevinçlerimiz hep ağır yaralı. Son kaleydi, yıkıldı gitti; bağrımızda sıcak ekmek kokuları bıraktı. Onu kalbimizde tutup saklıyoruz yarınlarımıza mekanı cennet olsun" ifadelerini kullandı.