'Sektör çok karmaşık'

‘Saltanat’ adlı şarkısı ve yeni klibiyle müzikseverlere “Merhaba” diyen Fatma İşcan’la keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Güçlü sesiyle dikkat çeken şarkıcı, müzik sektörünü ve hedeflerini anlattı.

- ‘Saltanat’ın hikayesinden bahseder misiniz?

Elimize sürpriz bir şekilde geldi. İlk dinleyişim telefonda oldu. Yaklaşık 100 şarkının arasından seçtik. Söz yazarı Murat Sağır ve besteci Hakan Demirtaş’la da sonradan görüştük.

- Nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Olumlu tepkiler alıyoruz. ‘Şurayı da şöyle yapsaydınız’ diye bir yorum almadık mesela. Şarkıyı dinleyen herkes sevdi sanırım. Bizim hissettiğimiz enerjinin, parça aracılığıyla dinleyiciye de geçtiğini düşünüyorum. ‘Saltanat’la ilgili her şey çok olumlu ilerliyor. Şarkının da, klibin de çok beğenildiği yönünde yorumlar alıyoruz.

- Klibi nerede çektiniz? Çekimler nasıl geçti?

Klip İzmir’de çekildi. Sığacık Kaleiçi’nin dokusunu kullanmayı, kendim de İzmirli olduğum için çok istiyordum. Klibin senaryosu da uygun olunca orayı tercih ettik. Yönetmenimiz Gülşen Aybaba’nın ekibi ve bizler ekip ruhunu ortaya çıkaran bir iş yaptık. Her şey çok güzel ilerliyordu ki, büyük bir deprem oldu. Klip, depreme kurban gidiyordu. O an çok korktuk ama sonradan videoları izlerken çok güldük. Sette Sığacık’ın sıcak insanları, kedileri ve hatta ufak yeğenim bile rol aldı. Hepsinin ayrı ayrı emeği var.

- Bu şarkıyı geç çıkardığınızı düşünüyor musunuz?

Zamanının şimdi olduğuna inanıyorum. ‘O Ses Türkiye’ dönemiyle şarkının çıkışı arasında beş yıllık bir süreç var. Biz ‘Saltanat’ı şimdi bulduk ve insanlara sunduk. Hiçbir şey için geç olmadığına inanıyorum.

- Müzik sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Çok karmaşık. Müziğin değersizleştirildiğine inanıyorum. Belli bir kesim tarafından çok değersiz kılınıyor. Yaptığımız işlerin kalitesinin, müziğe verilen değerle doğru orantılı olduğunu düşünüyorum. Çünkü müzik değerli olursa, yapılan işler de öyle olur. Yeni nesil sanatçıların yaptığı çok kaliteli çalışmalar var. Müzik, onlar tarafından tekrar yükseltilecektir. O zaman bizim yaptığımız işlerin de daha çok beğenileceğine inanıyorum.

‘İrem Derici kadar sevilmek isterim’

- Hem arabesk hem pop söylüyorsunuz. Kendinizi hangisine daha yakın buluyorsunuz?

Aslında mezun olduğum okul gereği kulağımda hep Türk müziği ezgileri var. Elimden geldiğince her tarzın hakkını vermeye çalışıyorum. Arabeskten de keyif alıyorum, slov ve pop şarkıları seslendirmek de beni mutlu ediyor.

- ‘O Ses Türkiye’ yarışmasında İrem Derici’yi elediniz. Müzik sektöründe onun kadar başarılı olacağınıza inanıyor
musunuz?

Onun projeleri, biz daha yarışmadayken gelişiyordu. Bu noktalara ulaşacağından hiç şüphe duymamıştım. İdealim İrem Derici olmak değil ama ben de onun kadar sevilmek isterim.