17.01.2025 - 03:53 | Son Güncellenme:
Süha Konuk
Süha Konuk- Mardin’in Artuklu ilçesinde yer alan Dara Antik Kenti önlerinde Romalılar ve Sasaniler arasında 530 yılında meydana gelen savaşın lokalizasyonu için çalışmalar başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izinleri ile Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Süha Konuk’un başkanlığında bu yıl başlayan çalışmalarda savaşın görgü tanığı 6. yüzyıl tarihçisi Procopius’un satırlarının izleri sürülüyor.
Procopius’un anlatımı
Romalılar ile Sasaniler arasında 530 yılında Anastasiopolis (Dara) kenti yakınlarında yapılan savaş 6. yüzyıl başlarından itibaren aralıklarla devam eden mücadelelerde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Savaş hakkındaki birkaç metin günümüze ulaşmış olsa da bunların içinde bir tanesi görgü şahidi olması bakımından önem arz eder. Bizans tarih yazıcılığının en ünlü müelliflerinden Procopius’un özellikle İmparator Iustinianus döneminde yapılan savaşları anlattığı Savaşlar Tarihi adlı eserinde 530 yılında Romalıların kazandığı zafer önemli bir yer tutmaktır.
Procopius’un kayıtlarına göre Roma ordusunda Heruller (Cermen kökenli bir topluluk) ile Hun birlikleri de bulunmaktadır. General Belisarius, askerlerini Dara kentinin güneyinde büyük bir dikkatle konuşlandırmış, 600 Hun süvarisini merkez kuvvetlerin her iki yanına, hendeğin ve piyadenin önüne mevzilendirmişti. Böylece buradan hem merkezdeki piyadeye hem de kanatlardaki süvariye yardım edebileceklerdi.
Dara’nın yaklaşık 7 km güneyinde yer alan Ammodios’ta (Modern Amuda) kamp kuran Sâsâniler kuvvetlerini sağ, sol ve merkez olmak üzere klasik bir formasyonla yerleştirdiler. İlk gün Sâsânilerin, Romalıların gücünü test etmek adına gönderdikleri birliklerle bazı küçük çarpışmalar ve teke tek düellolarla geçti. İkinci gün ise Sâsâniler Nisibis’ten (Nusaybin) takviye kuvvetler getirdiler ve Procopius’a itimat edecek olursak sayıları Romalıların iki katına çıktı. İki taraf arasındaki diplomatik müzakerelerden bir sonuç çıkmadığında da nihai savaş gerçekleşti. Sâsâniler kuvvetlerinin bir kısmını yedekte tutarak çarpışmalarda yorulan birliklerini rahatlatmak istemiş ve sayıca üstünlüğü bu şekilde kullanmıştı. Belisarius ise Herul Pharas’ın önerilerini kabul etmiş, Pharas savaş alanının kenarında yer alan tepenin ardına adamlarını gizlemişti. Böylece Sâsâniler taarruz ettiklerinde piyadeler dövüşerek geri çekilirken bir anda Sâsânilerin arkalarından çevirerek onları sıkıştırabilecekti. Nitekim böyle de oldu ve neticede zafer Romalıların oldu. Dara Savaşı doğu cephesinde uzun zamandır aralıklarla devam eden savaşta önemli bir kırılmaydı. Aynı yıl kuzeyde Satala önlerinde yaşanan bir diğer savaşta da Romalıların galip gelmesi moral olarak iki tarafı da etkiledi.
Savaş alanı çalışmaları
Savaş alanları üzerine yapılan çalışmalardan kısaca bahsetmek gerekirse erken örneklerinin İngiltere’de başladığını belirtmeliyiz. Yalnızca basit gözleme dayalı araştırmalar olarak tanımlayabileceğimiz bu çalışmalar yakın geçmişteki teknolojik gelişmelerle birlikte zamanla profesyonelleşerek kendi metodolojisi olan bir alt disipline dönüştü. Bu hususta savaş alanı arkeolojisine hem popüler hem de akademik anlamda en dikkat çekici katkı Amerika’dan gelmiştir. 1980’li yıllarda Amerikan iç savaşının yaşandığı savaş alanları üzerine yürütülen çalışmalar, savaş alanı arkeolojisine yeni bir ivme kazandırdı. 1990’ların sonunda ise İngiltere’deki projeler yeni bir atılım yaparak bu alanı kabul gören bir disiplin haline getirdi. Günümüzde ise savaş alanı arkeolojisi çalışmalarına en güzel örnek Waterloo savaş meydanı üzerinde birkaç ülkenin iş birliğiyle yürütülen dev projedir.
Savaş alanı arkeolojisi dünyada kendine yer etmiş bir disiplin olmasına karşın Türkiye’de oldukça yeni bir olgu. 2020 yılında başlayan Malazgirt Projesi, ülkemizde bu alanda öncü olarak yeni bir perspektif ortaya koydu ve metot geliştirme aşamasında bir okul, bir laboratuvar haline geldi. Bu doğrultuda projemizde yurt dışında yürütülen çalışmaların yöntemlerini örnek almakla birlikte, ülkemizdeki tecrübelerden de faydalanmaktayız. Dara Savaş Alanı Projesi aynı zamanda Türkiye’de Geç Roma/Erken Bizans devrinde vuku bulmuş bir savaş üzerine yürütülen ilk savaş alanı tespiti çalışmasıdır.
Altıncı yüzyılın en büyük meydan savaşı
Dara Savaşı, Romalılar ve Sasaniler arasında altıncı yüzyılda yaşanmış büyük bir meydan savaşı. Hatta bu yüzyılda iki devlet arasında detaylarına vakıf olduğumuz en büyük meydan savaşı da diyebiliriz. Bunu elbette savaşın ana kaynağı olan altıncı yüzyılın büyük tarihçisi Procopius’a borçluyuz. Savaşın ana kaynağı olan Procopius, Romalı generaller Belisarius ve Hermogenes’in savaş hazırlıklarını, savaşın hemen öncesinde yapılan düelloları ve savaş esnasındaki muharebelerin safhalarını oldukça canlı bir biçimde tasvir etmekte. Biz de alanın uzmanı tarihçiler ve arkeologlardan oluşan bir ekiple Procopius’un kayıtlarından yola çıkarak bu savaşın konumunu belirlemek için 2024 yılında çalışmalara başladık.
Hedef hendeği tespit etmek
Procopius bize savaştan önce Romalılar tarafından kazılmış uzun bir hendekten bahsediyor. İlk hedefimiz uzaktan algılama sistemleri ve jeofizik çalışmalarıyla bu hendeğin konumunu tespit edebilmek. Savaş alanı olduğunu düşündüğümüz sahanın geçmişten günümüze yoğun tarım faaliyetlerine maruz kalmış olması ise hendeğin tespitine yönelik en büyük engel.