Boyun, sırt ve bel ağrısına dikkat! ‘Bu sorunların nedeni ‘fıtık’ olmayabilir
Son yıllarda kanser tedavilerinde yaşanan önemli gelişmelere paralel olarak yaşam süresi uzadıkça halk arasında ‘kanserin omurga kemiğine sıçraması’ olarak bilinen omurga metastazı ile karşılaşma sıklığının arttığını söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji, Ortopedik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Seyit Ali Gümüştaş, akciğer ve karaciğerden sonra en sık omurgada kemik metastazı görüldüğüne dikkat çekti.
18.11.2024 - 15:55
|
Son Güncellenme: 18.11.2024 - 15:55
En sık görülen belirtilerine dikkat!
Omurgada oluşan kemik metastazları çoğunlukla 40 yaş sonrasında görülüyor ve kanserin ilerlemiş olduğunu gösteriyor. Kanserlerin tamamının metastaz yapma ihtimali olsa da en sık meme, prostat, akciğer, böbrek ve tiroit kanserleri omurgaya metastaz yapıyor. Bunun nedeni ise bu kanser tiplerinin toplumda daha yaygın görülmeleri ve yaşam süresinin uzun olması. Omurga metastazı sıklıkla kanser tedavisi sürecinde olan hastanın şikâyeti olmaksızın yapılan rutin taramada veya bazı yakınmalarıyla hekime başvurduğunda teşhis ediliyor. Omurga metastazlarının en sık görülen ve ilk belirtisi boyun, sırt ya da bel ağrısı oluyor. Ağrının istirahatte bile dinmemesi ve zamanla şiddetinin artması tipik belirtilerini oluşturuyor. Prof. Dr. Seyit Ali Gümüştaş, hastanın ilerleyen dönemlerde geceleri ağrı nedeniyle uykudan uyanabildiğini ve standart ağrı kesicilerden yeterli fayda görmeyebildiğini belirterek, “Omurga kemiğine metastaz hastalarında omurilik ya da sinir kökü basısına bağlı olarak kol ya da bacaklarda uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük de ortaya çıkabiliyor. Hasta yürümekte zorluk çekebiliyor. Sinir hasarına bağlı olarak bağırsak ve idrar fonksiyonlarında bozulma gelişebiliyor” diyor. Omurga kemiği metastazı başta yıpranmış omurga hastalıkları (fıtık, dar kanal vs) olmak üzere ağrıya ve sinir basısı bulgularına neden olan birçok omurga problemi ve osteoporoz (kemik erimesi) ile karışabiliyor. Bunun asıl sebebi hastalarda ortak şikâyete neden olmaları. Prof. Dr. Seyit Ali Gümüştaş, bu nedenle özellikle kanser hastalarında ayrıntılı tanı yöntemlerine başvurmanın son derece önemli olduğunu vurguluyor.