08.02.2024 - 06:50 | Son Güncellenme:
Derleyen: Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr - Takvimler 1944 yılını gösterdiğinde İkinci Dünya Savaşı’nın nasıl sonuçlanacağı yavaş yavaş belli olmaya başlamıştı. Almanya, İtalya ve Japonya’nın başını çektiği Mihver İttifakı birçok cephede art arda yenilgiler almaya başlamış ve savaşa hızlı başlayan mihver devletlerin nefesi tükeniyordu. Böyle bir ortamda savaşın yarattığı yapısal yıkımdan en az etkilenen ve önde gelen müttefik devletlerden biri olan ABD’nin, Avrupa’da bulunan müttefiklere sağladığı ikmal malzemeleri de oldukça kritik bir önem taşıyordu.
SS Richard Montgomery kargo gemisi 15 Mart 1943'te inşa edilmeye başlandı ve 15 Haziran 1943'te denize indirildi. Göreve başladıktan kısa süre sonra Ağustos 1944'te Fransa’ya gidecek ikmal konvoyuna katılmak için yaklaşık bin 400 ton mühimmat yüküyle Thames Nehri’nin girişinde demir atan SS Richard Montgomery, bekleme yaptığı bölgede karaya oturdu ve bir süre sonra iki parçaya bölünerek battı.
Yaklaşık 12 metre derinlikte bulunan ve direkleri su üstünde durmaya devam eden geminin etrafı, geminin mühimmat yüklü olması sebebiyle tehlikeli ve yasak bölge ilan edilmiş olsa da SS Richard Montgomery, o günden sonra kaderine terk edildi. Ancak mühimmat yüklü gemi, yarattığı riskler sebebiyle şimdi tekrar gündemde.
'KİTLESEL HASARA VE CAN KAYBINA SEBEP OLABİLİR'
İngiltere Savunma Bakanlığı tarafından yapılan 2021 yapılan çalışmada Thames Nehri’nde derin olmayan bir noktada bulunan batığın tuzlu su etkisiyle tahmin edilenden daha hızlı şekilde bozulmaya başladığı ve bu durumun gemide bulunan bin 400 ton mühimmatı tetikleyerek kitlesel hasara ve can kayıplarına yol açabileceği uyarısı yapıldı.
Enkaz ve çevresinde inceleme yapan dalgıçlar, gemide meydana gelen korozyonun beklenenden daha hızlı geliştiği sonucuna ulaştı. Bu durumun su üstünde bulunan direkleri gemide bulunan mühimmatın üzerine düşürmesinin olası bir patlamayı tetikleyeceğinden endişe eden uzmanlar, batığın acil olarak çıkarılması gerektiğini belirtiyor.
Savunma Bakanlığı yetkilileri, batık yakınlarında bulunan yerleşimlerde petrol ve gaz tesislerinin de olası bir patlamada risk altında olduğunu, olası bir patlamanın nehir girişinde tsunami etkisi yaratıp sahil kesimindeki yerleşimlere de zarar verebileceğini ifade ediyor.
ÇALIŞMALAR YILLARDIR ERTELENİYOR
Konu hakkında yaşanan gelişmeleri takip eden Southend İşçi Partisi meclis üyesi Lydia Hyde, batık sebebiyle oluşan risklerin ortadan kaldırılması gerektiğini ifade ederek, “Hiçbir şey yapmamak yerine artık harekete geçme noktasına geldik” dedi.
İlk kez 2020 yılında gündeme gelen ve bir süredir ertelenen batık çıkarma çalışmalarının Mart 2024’te başlayacağını belirten Hyde, "On yıllardır orada olan ve artık ciddi anlamda tehlike oluşturan bir durumla karşı karşıyayız. Artık yapılacak en güvenli şey batık için risk oluşturan gemi direklerini kontrollü bir çalışmayla sudan çıkarmak" diye konuştu. Hyde, bu konuda yapılacak çalışmaların uzmanlar tarafından yürütüleceğine dikkat çekerek, "Bu konuda uzmanlar tarafından önemli bir planlama yapıldı. Dolayısıyla çalışmalar sırasında felaket niteliğinde bir şey yaşanmasını beklemiyoruz" dedi.
Denizcilik ve Sahil Güvenlik Ajansı da batığın yıllardır düzenli olarak takip edildiğini ve yapılan analizlerde olası çıkarılma çalışmalarında 'büyük bir patlama' riskinin düşük olduğunu ifade ediyor.
'GÖZDEN GEÇİRİP GÜNCELLİYORUZ'
Konuya ilişkin İngiltere Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise şu ifadeler yer aldı: "Önceliğimiz her zaman halkın güvenliğini sağlamak ve SS Richard Montgomery'nin oluşturduğu riskleri azaltmak olacaktır. Bu kapsamda enkazda hayati önem taşıyan araştırma çalışmalarını yürütmek üzere uzmanlar görevlendirdik. Onların bulgularına dayanarak, geminin direklerini mümkün olan en kısa sürede güvenli bir şekilde kaldırmaya yönelik planlarımızı gözden geçirip güncelliyoruz."
Yaklaşık bir bin 400 ton mühimmat yüklü gemide yapılacak çalışmaların ardından SS Richard Montgomery’ye ait enkazın 'kıyamet batığı' olmasının önüne geçmesi planlanıyor.