“Başarı devam ettirebilmektir”

Dört yaşındayken babası Şırnak’tan İstanbul’a getiriyor Numan Ataker’i. 8 yaşında okuldan kalan vaktini atölyede geçirmeye başlıyor. 14 yaşında iki abisiyle atölye kuruyor. 90’larda ticarete atılıyor. Geçmişindeki üretim, kumaş ve dikiş bilgilerini değerlendirerek ABD’deki kız kardeşiyle birlikte New York’ta ofis açıp üretime başlıyor dört yıl önce. Ataker tasarımların arkasındaki isim. 2015’de Kelly Osbourne’la bir sunum yaparak başlıyor, sonrasında New York Moda Haftası’ndaki defilesinde Asurileri işliyor ailece Asurilerden geldikleri için. Son olarak yine New York’ta moda haftasında Ezidi temalı koleksiyonuyla ilgi gördü...

John ve Paul babamın ve dedemin vaftiz isimleri. İki kızım bir oğlum var. Oğlumun adı da John Paul. Amacım zaten okulunu okuduktan sonra kızkardeşleriyle oğlumun işin başına geçmesi. Onlar da modaya ilgili. Eşim de moda tasarımı mezunu, benim en sert eleştirmenim.

Tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz?

Tarzımız çok incik boncuklu, gösterişli değil; sade ama kadınsı, iddialı. Özgüveni yüksek, modern kadınlar tercih ediyor.

Etnik ögeler kullanıyorsunuz. Moda Anadolu kültürünü tanıtmak için araç mı?

Farklı bir temadansa kültürümüzden bir yeri tanıtmak daha doğru geliyor. Bundan sonraki defilelerim de böyle devam edecek. O kadar kültürel zenginlik var ki burada, gelişiyorum da araştırırken. Eylüldeki 2018 ilkbahar-yaz koleksiyonu için şimdi Karadeniz, Trabzon temasını işliyorum. Kemençe eşliğinde olsun, Kazım Koyuncu’dan bir parça çalınsın istiyorum. Trabzon burma bilezikleri hasırla işleniyormuş. Hasırı anımsatan altın detayların olduğu beyaz ve altın ağırlıklı bir koleksiyon.

Ezidi teması nasıl gelişti?

Araştırmalar yaptık, müzelerden resimler geldi. Ezidi kadınlar hakim yaka kullanır, göğüs kısmı biraz açıktır çocuklarını rahat emzirebilmeleri için. Kolları daha volanlıdır. Modellere de onların kullandığı sembolleri dövme yaptık. Çok beğendiler, sildirmeden gittiler. Çok olumlu yorumlar aldık. Amacımız oraya gelen insanlara bu kültürün var olduğunu anlatmaktı. Donald Trump’ın eski eşi Marla Maples da bana sarıldı çok duygulandım diyerek.

Yurt dışında birçok tanınmış ismin sizi tercih etmesini neye bağlıyorsunuz?

Kıyafetlerimiz rahat ve çoğu organik kumaşlardır. Farklı gördükleri için de tercih ediyorlar. Nicky Hilton, Chrissy Teigen, Olivia Culpo, Kelly Underwood gibi yaklaşık 42 sanatçıyı giydiriyoruz. Angelina Jolie’nin bu Ezidi koleksiyonundan günlük bir elbiseyi giymesini isterim.

Nişantaşı’nda bir mağaza açtınız.

İki ay oldu. Gece koleksiyonu, şık pantolon, bluz, etekler var. Panama’ya da Venezuela’ya da Kuveyt’e de her yere aynı tasarımları satıyoruz. Pantolonun üzerine giyilebilecek yüzde yüz pamuk ceket/yelekler çok iyi satılıyor. Araplar çok gösterişli sever diye düşünülür ama Türkler daha çok seviyor incik boncuklu kıyafetleri.

Modanın hangi yöne ilerleyeceğini düşünüyorsunuz?

Modanın doğallaşacağını düşünüyorum. Çok büyük markaların da çoğunun iflasın eşiğine geleceğini düşünüyorum 15 yıl sonra. Çünkü çok üretilen bir şey yok olmaya mahkumdur. Yeni yetişen tasarımcılar emek verirse butik sistemin çoğalacağına inanıyorum. Gençler için 15-20 yıl sonra daha avantajlı olacak. Kişiye özel tasarımlar öne çıkacak.

“Moda doğallaşacak”

Siz başarınızı neye bağlıyorsunuz?

Emeğimle bugünlere geldim. Makine başında üç gün uyumadan çalıştığımı biliyorum. Makineci arkadaşlar çok zor, dikilmiyor abi deyince ben de dikiyorum. 22 yaşından sonra başladım pazar günleri tatil yapmaya. Ben etnik motiflere devam edeceğim. Hep daha doğal kumaşlar kullanacağım, polyesteri mümkün olduğunca azaltacağım. Ama başarı devam ettirebilmektir. Torunlarım da 30 yıl sonra devam ettirebilirse bu şirketi, o başarıdır.

ABD başkanı Donald Trump’ın kızı Tiffany Trump da sizden giyinenlerden.

Mütevazı, genç bir kızdır. Babası aday olmadan önce de giydiriyorduk. Yağmurda trenle gelip kıyafet alan bir kızdı.Tabii babası başkan olduktan sonra korumaları falan arttı. Mavi çiçekli bir elbisem için “Bu benim için yaratılmış” dedi, geçen ay da dört kıyafet gönderdik. Seçim kampanyasında canlı yayında giydiği kırmızı ceket etekli kıyafetini babası beğenmiş, git ondan al yine demiş onu anlattı.