Yabancılar, Borsa İstanbul’da son dört yıldır satış yapıyor. Pandemiyle yabancı payı yüzde 41’e kadar geriledi. Mayıstan bu yana yabancı payları yatay... Önümüzdeki dönemde borsaya yabancı ilgisi artar mı?
Borsada yabancıların payı yüzde 42.43 seviyesinde bulunuyor. Mayıs ayından bu yana yabancıların borsadaki payı yüzde 41-43 bandında dalgalanıyor. Pandemi sürecinde yaşanan çıkış 2021’de Merkez Bankası başkanının değişimi sonrasında hızlandı.
Yabancılar 2018’de 1.9 milyar dolar satış yaparken 2019’da 583 milyon dolarlık satış gerçekleşirdi. Geçtiğimiz yıl rakam hayli artarken 4.5 milyar doları buldu. Bu yılın temmuz ayı itibariyle yılbaşından bu yana gerçekleşen satış tutarı 1.8 milyar dolar oldu. Geçen yıla göre hızında azalma olsa da yabancı satışında henüz durulma gözlenmiyor.
Borsada yabancıların ağırlıkta bulunduğu hisselerde yaşanan sert satış dalgası endeksin de gerilemesine neden oldu. Ancak mayıs ayından bu yana yabancı paylarında yatay hareketlilik görülüyor. 25 Mayıs’ta yüzde 41.8 olan yabancı payı 27 Temmuz’da yüzde 42.15 oldu. 25 Ağustos’ta ise yüzde 42.27 seviyesinde bulunuyor. Henüz oranlar çok düşük. Bu oranların bir alıma dönmesi beklentilerin biraz
daha iyileşmesine bağlı. Özellikle likit hisselerde oluşan iskontolu değerleme oranları yabancılar için cazip seçenekler yaratsa da para politikasına ilişkin belirsizlikler, yüksek enflasyon, yüksek faiz yabancıların genel ekonomik seyri bir süre daha izlemek istediklerini gösteriyor.
Alımda 13 kural
Yabancılar artık hisseleri eskisi gibi uzun vadeli değerlendirmiyor. Yatırım iklimindeki değişime uyuyor, hareket kabiliyeti olan hisseleri tercih ediyorlar. Hisseleri taşımak yerine al-sat yapıyor. Yabancıların hisse alımında dikkat ettikleri ayrıntılar:
1-) Ülkenin ve şirketlerin yatırım yapılabilir kredi notu olmasına.
2-) Ülke risk primine.
3-) Makro ekonomik verilerin gelişim seyrine.
4-) İşlem kısıtlamaları olup olmamasına.
5-) Pasif fonlar, piyasa değeri yüksek, büyük, likit, derinliği olan şirketleri tercih ediyorlar.
6-) Aktif fonlar, değerlemeye, büyüme ve karlılığa bakıyorlar.
7-) Şirketin kurumsal yönetim ilkelerine uyması şartını arıyorlar.
8-) Değişen yatırım koşulları nedeni ile uzun vadeye değil, önümüzdeki bir iki yılı gösteren çarpanlara bakıyorlar.
9-) Temettü ödeyen şirketleri tercih ediyorlar.
10-) En fazla kullanılan oranlar: Firma değeri/FAVÖK, F/K ve PD/DD oranı.
11-) Şirketin rekabet gücünün olmasını önceliyorlar.
12-) Şirketin özvarlıkları ve toplam varlıkları ile yarattığı karlılığa bakıyorlar. Bu oranlar: Özsemaye karlılığı ve aktif karlılığı.
13-) Şirketin nakit yaratma gücü ve kalitesine önem veriyorlar.
Büyüme ve borsa ilişkisi
Büyüme ve borsadaki hareket arasında doğrusal bir ilişki var. Ekonomideki küçülme dönemlerinde borsada kayıplar yaşanırken büyüme dönemlerinde yükseliş görülüyor. 2018-2021 dönemini çeyrek bazda incelediğimizde; özellikle kur krizinin yaşandığı ve pandemi nedeniyle kapanmaların gerçekleştiği küçülme dönemlerinde borsada da gerileme yaşandı. Ancak büyümelerin olduğu dönemlerde borsa da yükseldi.
GSYH nedir? Neden bilinmelidir?
1- Gayri safi yurtiçi yasıla (GSYH) belirli bir zamanda (üç ay, altı ay, bir yıl) bir ülkede üretilen bütün mal ve hizmetlerin EKONOMİK ÖLÇÜSÜ’dür.
2- Bir ülkenin PİYASA DEĞERİ’dir.
3- Dünyadaki sıralaması REKABET GÜCÜNE işaret eder.
4- Büyüme hızı YÜKSELME göstergesidir.
5- Büyümenin kalitesi REFAHIN göstergesidir.
6- Borsadaki ana trendin belirleyicisidir. Hızı, kalitesi, seviyesi, ülke olarak fonlar tarafından tercih edilme kriteridir.
Türkiye’nin anahtar göstergeleri
Nüfus: 83.614362
2020 yıl sonu GSYH: 717 milyar dolar, son 4 çeyrek toplamı 728.5 milyar dolar
Enflasyon: TÜFE %18.95, ÜFE %44.92
Faiz: %19
GSYH büyüme hızı 1. çeyrek: %7 Türkiye, dünyanın 20. büyük ekonomisi.