Türkiye, dün 13. Cumhurbaşkanı’nı seçmek için sandık başına gitti. Seçim artık geride kaldı. Şimdi gündem ekonomi. İhracat ve turizm desteğiyle büyümeye odaklanılacak.
Türkiye 13. Cumhurbaşkanı için sandık başına gitti. Cumhurbaşkanı seçiminin ilk turunda, Tayyip Erdoğan az bir farkla yüzde 50’nin üzerine çıkamamıştı. En fazla oyu alan iki adaydan Erdoğan ile Kemal Kılıçdaroğlu için seçmen 28 Mayıs günü tekrar sandık başına gitti. Bir önceki seçime göre katılımın daha az olduğu 2. tur seçiminde seçmen tekrar ‘Erdoğan’ dedi.
Seçimin geride kalması ile birlikte gözler tekrar ekonomideki sorunlara yöneldi. Hükümetin önünde başta enflasyon olmak üzere birçok sorun duruyor. Hükümet ise sorunları ekonomide büyüme ivmesini koruyarak aşmayı hedefliyor. Görülen o ki yüksek enflasyon ve büyüme aynı anda yaşanacak. Zira ekonomi yönetimi büyüme odaklı bir yaklaşımdan taviz vermeyi düşünmüyor. Reel
Türkiye MSCI Endeksi, yılbaşından bu yana yüzde 19,63 geriledi. Aynı dönemde Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi yüzde 2,2 ve Dünya Endeksi yüzde 9,22 yükseldi. Peki seçim sonrası borsada nasıl bir seyir beklenmeli?
Yılın ilk dört ayında piyasalar yatırımcıların arzu ettiği gibi olmadı. Küresel bazda etkisini hissettiren ekonomik gelişmeler yatırımcıları hayal kırıklığına uğrattı. Enflasyonla mücadelede artan faiz oranları ve bankacılık sektöründe yaşanan krizler, piyasalarda dalgalanmalara yol açtı.
Bu dönemde, yatırımcılar zorlu bir denge içerisinde kaldı. Yatırımcıların risk toleransı sınandı. Piyasaların iniş çıkışlarıyla başa çıkmak, adeta bir sınav niteliği taşıdı.
Yılın başında umut vadeden bir tablo çizen gelişmekte olan ülke endeksleri, beklenen getirilerden oldukça uzak kaldı. 2023 yılı için ortalama yüzde 20’lik bir getiri öngörülürken, 20 Mayıs itibariyle bu getiriler oldukça sınırlı oldu. MSCI Gelişmekte Olan Piyasalar Endeksi yılbaşından bu yana yalnızca yüzde 2 yükseldi. Beklentilerin gerisinde
Türkiye’nin siyasi ve ekonomik tarihi açısından oldukça önemli seçimlerinden biri gerçekleşti. Peki, bu seçimin sonucu para politikalarını nasıl etkileyecek?
Türkiye heyecan dolu bir seçim dönemi yaşadı. Milletvekili seçimi ve cumhurbaşkanlığı yarışı için 14 Mayıs’ta sandık başına gidildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile rakibi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasında zorlu bir yarış yaşandı.
Seçim sonuçları, Türkiye’nin siyasi geleceğini belirleyecek önemli bir adım. Seçimler bir ülkenin ekonomisini de doğrudan etkiliyor. Ekonomik politikalar, sektörel etkiler, yatırımcı güveni açısından seçim sonuçları önemli. Peki seçim sonrasında para politikasında bizi neler bekliyor?
Seçimin sonuçlanması ile birlikte gözler para politikasında... Para politikası kararları genellikle bağımsız merkez bankaları tarafından alınır ve temel olarak ekonomik göstergelere, enflasyon hedeflerine ve ekonomik büyümeye dayanır.
Şimdi Merkez Bankası’nın atacağı adımlar önemli olacak.
Piyasalardaki oynaklık yatırımcıları portföy çeşitlendirmeye yöneltiyor. Borsa Yatırım Fonları (BYF) bir alternatif seçenek olarak öne çıkıyor.
Finansal piyasalarda oynaklık arttıkça yatırımcılar portföylerini çeşitlendirmeye daha fazla özen göstermeye başladı. Bu sayede, risklerini azaltabiliyorlar. Özellikle son yıllarda borsa yatırım fonları, yatırımcıların daha fazla ilgi gösterdiği bir yatırım aracı haline geldi.
Peki, nedir borsa yatırım fonu? Borsa yatırım fonları ya da piyasada zaman zaman karşılaştığımız ifadeyle Exchange Traded Funds (ETF); yatırımcıların hisse senedi, emtia, tahvil ve benzeri yatırım araçlarına kolaylıkla yatırım yapmalarını sağlayan bir yatırım aracı olarak tanımlayabiliriz.
Borsa yatırım fonlarının temel özelliği, bu fonların katılma paylarının, hisse senetleri gibi borsalarda işlem görebilmesidir. Bunun sonucu olarak fon katılma payı alan bir yatırımcı, borsada belirli periyotlar itibarıyla açıklanacak olan fiyatlar üzerinden katılma paylarının alım satımını gerçekleştirebilmektedir.
Bu yatırım aracı bir endeks fonu gibi çalışır.
Piyasalardaki zayıf hareketlere, borsadaki düşüş seyrine karşın ‘yeni halka arzlara’ ilgi yüksek. Her bir arza başvuran yatırımcı sayısı 1 milyonun üzerine çıktı.
Borsada satıcıların daha ağır bastığı bir süreç yaşanıyor. Alternatif piyasalar ise dalgalı bir seyir izliyor. Cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimlerine daha iki hafta var ve yatırımcılar önlerini görmeye çalışıyor. Bir yanda olası altın, döviz ya da faiz hareketini kaçırmak istemezken diğer yandan da borsayı takip ediyorlar.
Borsada satışlar geldikçe iskontolu fiyatlar da artıyor. Öte yandan şirketler ilk çeyrek bilançolarını açıklıyor. Tüm bunların arasında halka arzlara yönelik ilgide artan bir ivme söz konusu.
Her halka arz yeni bir yatırımcı kitlesini borsaya taşıyor. Borsada işlem gören hisselerde satışlar gözlenirken yeni halka arzlara yüksek talep artıyor. Her dönem kendine özgü fırsatları da beraberinde getiriyor. Pandemiyle birlikte Mart 2020’den bu yana yükselen endeks geçtiğimiz aralık ayından bu yana yatayda bir seyir izliyor.
Seçime bir aydan az bir süre kalırken piyasalarda yeni dengeler oluşuyor. Seçim hareketliliğini fiyatlamak isteyenler bilanço beklentilerini de göz önünde bulundurmalı.
Seçimlere bir aydan az süre kaldı. Hisselerdeki fiyat hareketliliği ve kurumsal yatırımcıların yaklaşımı nazara alındığında ağırlıklı olarak bekleyişin hâkim olduğu bir piyasa öne çıkıyor. Borsa Endeksi haftayı 5.012 seviyesinde kapattı. Dolar kuru 19,40 TL, euro 21,30 TL, altının onsu ise 1.979 dolar seviyesinde bulunuyor. Kapalıçarşı ve bankalar arasındaki makas ise açıldı.
Öte yandan Türkiye yabancı radarında. Yatırım gurusu olarak bilinen Mobius Capital’in Kurucusu Mark Mobius, küresel görünümdeki bozulmaya rağmen gelişen piyasa şirketlerinin iyi performans sergilediğini belirterek, yatırım yapmak için Türk şirketlerine bakmaya devam ettiklerini söyledi. Mobius, Türkiye’deki enflasyon ve döviz kuru seviyesinin ihracatçı Türk şirketlerine fayda sağladığını ifade etti. Önümüzdeki dönemde ihracat pazarlarının ekonomik seyri bu
Seçime bir ay kaldı ve piyasalarda hacimsiz, sığ bir hareket var. Yatırımcılar daha ziyade seçim sonrası nasıl bir düzlemin oluşacağını merak ediyor. Belirsizliğin tam olarak giderilememiş olması işlem hacminin zayıf bir seyirle oluşmasına yol açıyor. Borsa Endeksi 5.092, dolar kuru 19,36 TL, euro 21,30 TL ve altının onsu 2.004 dolar seviyesinde. Uzun vadeli yatırımcılar mevcut portföylerini korurken kısa vadede stres ve risk almak istemeyenler seçim sonrasını bekliyor. Borsa yatırımcıları daha çok halka arzlara yönelmiş durumda. Her yeni halka arz yatırımcı sayısında yeni bir hareketlenmeye neden oluyor. 12 Nisan 2023 itibariyle pay senedi yatırımcı sayısı 4 milyon 525 bin 99 seviyesine yükseldi. Aylık bazda sayısı 450 bin artış gösterirken yıllıkta yatırımcı sayısında 2 milyon 107 bin artış gözlendi.
Küresel bazdaysa pandemi ve savaşla birlikte gelen ikiz felaketin oluşturduğu türbülans sürüyor. Yüksek enflasyon, bankacılık krizi, OPEC+ kararı yeni dengelerin oluşmasına neden oluyor. ABD ekonomisine ilişkin zayıf verilerin ise FED faiz kararlarını etkileyeceği beklentisi dolar kurunun
Piyasalarda hareketli bir dönemden geçiyoruz. Yaklaşan seçimle birlikte nakitte kalma isteği artıyor. Zayıf hacimlerle sert hareketler yaşanıyor. Yatırımcılar dikkatli olmalı.
Borsada gerçekleşen hacim, belli bir zaman dilimi içerisindeki işlemlerin toplamıdır. 6 Ocak’ta 161 milyar liraya kadar çıkan işlem hacmi şimdilerde 55 milyar seviyesine inmiş durumda. Seçimlerin yaklaşması ve faizlerin seyri kurumsal yatırımcıların portföylerinde riskli varlıkları azaltarak sabit getirili varlıkları öne çıkarmaya başlamalarına sebep oluyor. Küresel bazda enflasyonist seyir ve merkez bankalarının adımları, hisse senetlerinde risk iştahını azaltan ana nedenler arasında yer alıyor.
Borsa İstanbul’da en fazla işlem gören 10 hissenin toplam hacmi 16 milyar lira. Toplam hacmin yüzde 30’u bu 10 hissede gerçekleşiyor. Söz konusu hisseler: Koza Altın, Türk Hava Yolları, Ereğli Demir Çelik, Girişim Elektrik Sanayi, Emlak Konut GMYO, Tüpraş, Alfa Solar Enerji, İş Bankası (C), Şişe Cam ve Tofaş Otomobil Fabrika.
4 sektöre dikkat
Sektörel bazda öne çıkanların