İnsanlık tarihinin en büyük doğal afetlerinden birini yaşadıktan sonra toparlanmak kolay değil. 11 il, 23 ilçede yıkıma sebep olan, 13.5 milyon insanı sokakta bırakan iki büyük depremin yaralarını sarmak da.
Ama burası Türkiye… Anadolu’nun fedakâr, vatansever evlatları için zoru başarmak kolay, imkânsız ise sadece biraz zaman alıyor. Hiç şüpheniz olmasın, Türkiye bir kez daha imkânsızı başaracak.
Çarşamba akşamı 213 televizyon, 562 radyonun ortak yayınında gerçekleştirilen yardım kampanyası bunun en büyük ispatı. Kampanyada toplanan para tam 115 milyar lira. Bu, dünya üzerinde bir yardım kampanyasında ulaşılan en yüksek rakam. Ama o paradan daha kıymetli olan, 9 milyonun üzerinde insanın AFAD ve Kızılay’a yolladığı 50 liralık bağışlar.
O SMS’ler sosyal medyada yürütülen algı operasyonlarına karşı milletin kaya gibi devletinin yanında durduğunun dosta, düşmana ilanı aslında. Millet kendisini devletiyle karşı karşıya getirmeye çabalayan çakallara, ellerini ovuşturarak Türkiye’nin diz çökmesini bekleyen küresel akla ve yerli işbirlikçilerine sağlam bir “Buradayız, başaramayacaksınız” mesajı verdi.
Kumbarasındaki parayı yollayan çocuklardan asker ocağındaki Mehmetçik’e, depremde evladını kaybeden gözü yaşlı analardan sanayicilere herkes o gece Türkiye için tek yürek oldu. Fener Rum Patrikliği, Türkiye Ermenileri Patrikliği ve Süryani Cemaati’nin destekleri geceye başka bir anlam kattı.
Türkiye’nin yerli ve milli sermayesi olan Anadolu Kaplanları…
Savunma sanayiimizin devleri…
Kamu bankaları, spor camiası, STK’lar, sanatçılar, sendikalar oradaydı.
Hepsi taşın altına elini değil gövdesini koyacağını canlı yayında gösterdi.
Buraya kadar yazdıklarımız gecenin olumlu yönleri. Bir de bu büyük kampanyaya mesafeli duranlar var. Yıllardır Türkiye’den kazandıklarının küçük bir bölümünü böylesine bir depremde bile bu ülkenin insanı için feda edemeyenlerden bahsediyorum. Onlar kendilerini çok iyi biliyor.
Kamu bankalarının kampanyaya verdiği desteği eleştirenler depremzedeler için parmağını bile oynatmayanların anlamlı sessizliğine acaba ne diyor! Depremzedeler için 2 milyon lira bağışta bulunan Boşnak futbolcu Edin Visca kadar olamadılar. Bu ayıp onlara yeter…
Merkez’in parası milletin parası
Depremzedelere yardım için düzenlenen tarihi kampanyada en yüksek bağışı 30 milyar lirayla Merkez Bankası’nın yapması niyeyse birilerini rahatsız etti.
Oysa Merkez Bankası bunu ilk kez yapmıyor. 1999 depremi sonrasında düzenlenen yardım kampanyasına da katıldı. Hatta Derince’de okul bile yaptırdı. Aynı şekilde, pandemi döneminde de yine milletin yanında yer aldı.
Normalde zor günlerde devletinin, milletinin yanında saf tutan bir Merkez Bankası alkışlanır. Bizde ise bazı hazımsızlar bundan rahatsız oldu! Efendim neymiş… Merkez Bankası nasıl olur da böyle bir yardımda bulunurmuş? Kimin parasını kime veriyormuş! Yıllardır “Merkez Bankası bağımsız değil” masalıyla algı yapan bu tiplerin hazımsızlığı geçmez ama kafası karışanlar için işin aslını anlatalım.
Bankalar finansal aktiviteleri gereği Merkez Bankası’ndan sürekli borç alır, sonra da öderler. Merkez Bankası da bu paralara faiz uygular. Böylece gelir elde eder. Bankanın 2021 yılı kârı 50 milyar lira civarındaydı. Bu yıl daha yüksek bir kâr elde etmesi bekleniyor. Depremzedeler için yapılan 30 milyar liralık bağış da 2022 kârından verilecek.
Yani milletin parası millet için harcanacak.. Bunu kendisine dert edinen bol bol soda içsin. Hazımsızlığa iyi gelir…
