Önceki yazımda, demografiden ve öneminden bahsetmiştim. Bugün, Amerika Birleşik Devletleri(ABD), Avrupa Birliği(AB) ve Almanya'nın "demografi yönetimi"ni karşılaştırmak istiyorum. Almanya, AB'nin lider ülkesi ve dünyanın üçüncü büyük ekonomisi olduğu için, bu karşılaştırmaya onu da ekledim.
Elimizdeki veriler, ABD'nin "demografi yönetimi"nde, AB ve Almanya'dan fersahlarca ileride olduğunu gösteriyor. Bu sonuçlar, AB'nin ABD'ye göre çok daha kapalı bir ekonomiyi tercih ettiği ile çok daha yüksek oranda milliyetçi ve tutucu karar aldığını açıklıyor.
Vergiler gösteriyor ki* AB'de nüfus neredeyse artmıyor.
* AB'de 15 yaşın altındaki nüfus oranı düşerken, 65 yaşın üzerindeki nüfus oranı artıyor. Yani, toplum gittikçe yaşlanıyor.
* Almanya'nın durumu daha da içler acısı. Nüfus verilerinin kalitesi, AB ortalamasının bile altında.
* Buna rağmen, AB ülkeleri göçmen almamakta direniyor. Bu konuda, Almanya'nın durumu biraz daha iyi ama o da yeterli göçmen alamıyor.
* AB'de "demografi yönetimi" neredeyse hiç yok.
AB'de müslüman nüfusun oranı da gittikçe artıyor. Bu durum, ister istemez toplum içinde farklı tercihlerin büyümesine ve anlaşmazlıkların artmasına neden oluyor. Türkiye gibi müslüman-laik bir ülkenin AB'ye alınması, AB için gittikçe artan biçimde ihtiyaç haline geliyor. Ama, kafasını kuma gömmüş olan ve bürokratik engeller yüzünden kararlarında gecikme yaşayan AB, durumunun kötülüğünü kavrayamıyor.
Nispeten iyi olan ülkelerBuna rağmen, durumu nispeten iyi sayılan AB ülkeleri de var:
n İrlanda ve Kıbrıs'ta 15 yaşın altındaki nüfusun toplam nüfusa oranı, % 21. Bu oran, ABD'den bile iyi.
* Danimarka, Fransa ve Lüksemburg'da 15 yaş altı nüfusun oranı % 19. Yani, % 16 olan AB ortalamasından iyi.
* 65 yaşın üzerindeki nüfusun toplam nüfusa oranı, İrlanda ve Kıbrıs'ta % 11, Slovakya'da % 12. Bu oranlar ABD ile eşit, hatta ondan biraz daha iyi sayılabilir. Özetle, İrlanda ve Kıbrıs'ta iyi sayılabilecek bir "demografi yönetimi" var.
* Lüksemburg'da göçmen oranı % 0.886. ABD'den bile çok yüksek.
Veriler şimdiki hızla büyüse bile, 2050 yılında AB nüfusunun % 40'ı yabancı göçmenlerden oluşacak.
AB'nin "demografi yönetimi" sorununu bir an önce çözmesi gerekiyor.