Türkiye’nin uluslararası ödüllü kırmızı şaraplarının değerlendirilmesi

Hiçbir etki altında kalmamak ve olabildiğince nesnel olmak için tüm şarapları kör tadım yolu ile değerlendirdik. Yani şişelerin üzerine numaralı kılıflar geçirildi. Tattığımız şarapların ne olduğunu notları verdikten sonra öğrendik

Şarapçılık sektörümüzde güzel şeyler oluyor ve olacak. Son zamanlarda bazı şaraplarımız uluslararası yarışmalarda çeşitli ödüller almaya başladı.
Bu yarışmaların hepsinin aynı saygınlık ve önemde olduğu söylenemez ama diğerlerine göre daha saygın yarışmalar da var. Bunların başında da Londra’daki International Wine Challenge (IWC) ve gene Londra’daki Decanter şarap dergisinin düzenlediği Decanter World Wine Awards geliyor (DWWA).
Sayın Yunus Emre Kocabaşoğlu öncülüğünde son yıllarda Master of Wine ünvanını hak etmiş pek çoğu İngiliz şarap uzmanları da ülkemize gelip şaraplarımızı değerlendirmeye başladı.
Ben de Türkiye’nin IWC ve DWWA ödüllü ve Master of Wine’lardan 90 ve üstü puan almış şaraplarını değerlendirmek istedim. Toplam 22 şarap.

Umay Çeviker ile kafa kafaya verdik 22’lik listeye dört şarap daha ekledik

Bu şaraplar şunlar: Barbare Syrah-Grenache-Mourvedre; Doluca Kav Öküzgözü; Doluca Karma Cabernet Sauvignon-Öküzgözü; Doluca Signium; Kavaklıdere Pendore Syrah; Kavaklıdere Pendore Öküzgözü; Kavaklıdere Prestige Öküzgözü; Kayra Vintage Shiraz; Kayra Terra Kalecik Karası; Vinkara Kalecik Karası; Urla Nero d’Avola-Urla Karası; Urla Tempus; Melen Öküzgözü Rezerv; Vinkara Mahzen Cabernet Sauvignon-Merlot-Syrah; Sevilen Plato Kalecik Karası; Sevilen Centum Syrah; Turasan Seneler; Pamukkale Anfora Merlot; Prodom Petit Verdot; Pamukkale Anfora Cabernet Sauvignon; Pamukkale Anfora Merlot; Yazgan Mahra Cabernet Sauvignon-Syrah.
Bu değerlendirmeyi Umay Çeviker Bey ile birlikte yaptık. Kendisi ricamı kırmadı ve bu amaçla Ankara’dan İstanbul’a geldi.
İkimiz kafa kafaya verdik ve
22’lik listeye 4 şarap daha ekledik.
2009 Urlice Cabernet. 2010 Pasaeli Serena Shiraz. Paris’teki Vinalies yarışmasında altın alan 2010 Kup Epic Merlot ve de fiyatı makul olan 2011 Kavaklıdere Ancyra Öküzgözü (uluslararası ödüllü şarapların hemen tümü 50 TL ve üstünde).
Neden bu şarapları seçtiğimiz tamamen kişisel tercih sonucu olduğu gibi verdiğimiz notların sorumluluğu da tamamen bize aittir.
Hiçbir etki altında kalmamak ve olabildiğince nesnel olmak için tüm şarapları kör tadım yolu ile değerlendirdik.
Yani şişelerin üzerine numaralı kılıflar geçirildi. Tattığımız şarapların ne olduğunu notları verdikten sonra öğrendik.
Ben bu tadımı çok önemli bulduğum için geniş bir jüri kurmadım. Kişisel yargıma göre ülkede en güvendiğim birkaç damaktan biri ile bu tadımı yapmak istedim.
Uluslararası yarışmalarda maalesef günde 100 civarı şarap değerlendiriliyor. En eğitimli damaklar bile tanen bombardımanına uğrayınca yoruluyor ve nüansları algılamakta zorlanıyorlar.
Biz günde en fazla 17 şarap değerlendirdik.
Çıkan sonuçlar açısından uluslararası tadımcılar ile aramızda önemli farklar olmasının başlıca nedenlerinden biri bu olabilir.
Geçen hafta yazdığım roze şarap panelinde de kullandığımız, uluslararası geniş ölçüde kabul gören 100 puan sistemi ile yaptık.
Yani aslında 50 puan sistemi. Geleneklere göre şişeye girip kimseyi zehirlemeyen her şarap 50 puanı garanti ediyor.
Değerlendirmemiz sonucunda Umay Bey ve ben maalesef hiçbir şarabımızı 90 üstü, yani “üstün” denilebilecek kategoriye layık görmedik.
Ama 85-89 yani “çok iyi” şaraplar bulduk.
6 şarap bu kategoriye layık görüldü.

Tadıma hafiften başlayıp kuvvetli tanenliye doğru gittik

Önümüzdeki hafta göreceğiniz
tablodaki sonuçlar ikimizin notlarının ortalaması. Yani birimizin 85 diğerinin
86 verdiği şarap 85.5 alıyor.
Güzel bir sürpriz ikimizin değerlendirmeleri arasındaki benzerlik oldu. Tek bir şarap hariç yaptığımız sıralama ve beğendiğimiz şaraplar büyük benzerlik gösterdi ama benim notlarım biraz daha düşüktü.
Yukarıda bahsettiğim flight’ları biz üzüm cinslerine göre seçtik. Hafiften başlayıp kuvvetli tanenliye doğru gittik. Yani Öküzgözü ve Kalecik Karalarından başlayıp, Syrah ve Petit Verdot ve Nero d’Avola ağırlıklı şaraplarla devam ettik. Cabernet ve Merlot ağırlıklı şarapları ise en sonda tattık.
Tadımdan sonra da sonuçları tartıştık ve ortak bazı genellemeler yaptık.
Basında nadiren ifade bulan bu genellemeleri ve kör tadım sonucu ortaya çıkan tabloyu da haftaya bırakalım.