Ümit Avcı

THY Euroleague’deki temsilcimiz Anadolu Efes, 17. hafta mücadelesinde Fransız ekibi Asvel’i 78-72 yenmeyi başardı, 9. galibiyetine ulaştı.
Hafta içi sakatlıklarla boğuşan, Larkin’den yoksun oynadığı maçta, Clyburn’ü de sakat sakat kullanmak zorunda kalan Anadolu Efes, bir türlü hücumda ritmini bulamadı. Savunmada da boyalı alanı savunmakta zorlandı Efes ama bir türlü gelmeyen dış şut katkısı Asvel’in direncini giderek artırdı. Efes gibi dış şutları hayati önem taşıyan bir takımda, devre sonundaki 9’da 2 üç sayı isabeti, omzundaki sakatlık nedeniyle çok zorlandığı belli olan Clyburn’ün ilk saha içi basketini 37. dakikada üretmesi, 3 uzunumuz Pleiss-Dunston ve Zizic’ten gelen katkının çok sınırlı kalması, aslında çok daha büyük krize yol açabilirdi ama Beaubois ile Bryant’ın çabası ekibimizi maçta tutmayı başardı.
2. yarıda Micic, çok akıllı oynadı. Efes, boyalı alandan alamadığı katkıyı, Micic’i potaya yollayarak almaya başladı, son iki yılın MVP’si, havaya girince, dış

THY Euroleague’de fırtına gibi başladığı sezonda bir anda önlenemez bir düşüş yaşayan Fenerbahçe, üst üste 5, son 7 maçında 6, 17. haftada da 7. yenilgisini Zalgiris karşısında 86-66’lık skorla yaşadı.
Zalgiris belki ligin en düşük bütçeli ekiplerinden birisi ama zaten hep öylelerdi. Onları farklı kılan, özellikle iç sahada sergiledikleri inanılmaz mücadeleleriydi. Daha maçın başında en önemli kozları Evans ciddi bir sakatlık yaşasa da bu onların mücadele kararlılığını hiç etkilemedi. Fenerbahçe’nin son haftalardaki en zayıf karnı olan kısaların potaya ataklarını da kendilerine hedef belirlemişlerdi, her hafta rakip kısalardan bir süperstar çıkarmaya başlayan temsilcimiz, bu rolü bu kez Brutis’e vermişti!
En üzücü olan, 2. çeyreğin sonunda gelen Zalgiris atağı ile fark çift hanelere çıkarken, ne kenar yönetimden ne de sahadaki isimlerden en ufak bir reaksiyon gelmemesiydi. 2. yarının başı da tam bir felaketti. Zalgiris, bizim takımımızdan daha çok inanmıştı bir reaksiyon yapacağımıza

Kadınlar Cumhurbaşkanlığı Kupası finalinde mutlu sona ulaşan takım, Fenerbahçe Alagöz’ü 84-78 yenmeyi başaran Çukurova Basket Yenişehir Belediyesi oldu.
Geçtiğimiz yılın lig şampiyonu Fenerbahçe ile Türkiye Kupası şampiyonu Çukurova Basket, bu yıl Euroleague’de de finalin en güçlü adayları arasında gösterilmelerini sağlayan kadrolar kurması, bu iki ekibin tüm karşılaşmalarında böyle bir mücadelenin yaşanacağının habercisiydi.
Ancak maçtan bir gün önce Çukurova Basket’te 18.9 sayı, 12.4 ribaunt ortalamasıyla oynayan Jones’un Türkiye’ye gelmeyeceğini bildirmesi, Boner’ın da bu maçta oynayamayacak olması, Mersin ekibi için büyük bir handikap yaratmış, ibre Fenerbahçe lehine dönmeye başlamıştı.
Ancak Ekrem Memnun takımın başına geçtikten sonra müthiş bir form yakalayan Çukurova Basket, 2 yabancıyla çıktığı sahada müthiş bir mücadele sergiledi, bir ara 9 sayı geriye düşse de hiç pes etmedi. Geçtiğimiz yıl WNBA’in MVP’si seçilen

Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’ndeki derbi mücadelesinde Fenerbahçe Beko, Anadolu Efes’i normal süresi 79-79 biten maçta 93-90 yenmeyi başardı, 12. maçında 10. galibiyetine ulaştı, rakibine de 4. yenilgisini tattırdı.
Anadolu Efes’in, art arda yaptığı top kayıpları Fenerbahçe Beko için farkı açma konusunda fırsat yaratsa da sakatlıktan dönen Larkin’in hem skor hem de asist konusundaki üretkenliği lacivert-beyazlıları ilk çeyrekte oyunda tuttu. 
Efes adına sahadaki tek uzun olan Dunston’ın 3 faule çok erken ulaşması ise konuk takımın planlarını tamamen bozdu. M’Baye’in 5 numara oynadığı düzene dönmek zorunda kalan Efes karşısında Fenerbahçe de kısa beşle sahada kaldı ama Pierre ve Hayes gibi isimlerin fizik üstünlüğü ile arayı hızla açtı, Pierre de tekrar sahaya girince devre sonunda 50-40 ile farkı çift hanelere çıkardı. 
Boyalı alandaki üstünlüğünü sürdürerek ribauntlarda üstünlük kuran Fenerbahçe 71-49 ile farkı 22 sayıya kadar

THY Euroleague’deki temsilcimiz Anadolu Efes, 15. maçında konuk ettiği Panathinaikos’u 88-69 yenmeyi başardı, 8. galibiyetine ulaştı.
Panathinaikos gibi hücum yönü güçlü bir rakibe karşı, maça kenarda başlasa da Dunston’ı bu yılki ortalamasının çok üzerinde sahada tutan ve savunma katkısını net biçimde alan Efes’te, Micic’in asistleri tecrübeli uzunu hücumda da devreye sokunca, bizim için çok kritik olan pota altı katkısı üst düzeyde yaşandı.
Zaten Clyburn, Micic, Beaubois ve M’Baye gibi dışarıdan etkili atıcıları bulunan temsilcimiz, boyalı alanda yenilmeyince maça hemen ağırlığını koydu. İlk yarıdaki etkili savunma rakibin 26 sayıda kalmasını sağlarken, tüm sayılarını 2. yarıda atarak maçı 20 sayıda bitiren Bacon’ın tek kişilik çabası da takım halinde oynayan ve 21 asistle bunu ispatlayan Efes karşısında yeterli olmadı. Micic’in çok erken faul problemine girmesine rağmen sahada kalmayı başarması da gecenin artılarından olurken, yaptığı top kayıpları ve bazı pozisyonlarda yarı saha hücumuna karşı

THY Euroleague’de 15. maçında Partizan’ı konuk eden Fenerbahçe Beko, 5. yenilgisini 73-72’lik skorla yaşadı.
Maça çok iyi girdi Fenerbahçe, ameliyat olacağı açıklanan ancak eksikler nedeniyle bu maçta da sahada olan Jekiri boyalı alanda iyi bir görüntü sergilerken, Pierre de geçen yılki performansına yaklaşmıştı, kısa sürede 6 fark yakalandı. Kenardan Booker ile Guduric katkı veremeyince konuk takım, potamıza yaptığı ataklardan sonuç aldı. İlk yarıda, hakemlerin driplinge başlayan oyuncuya yaptığı faule atış vermelerinin de etkisiyle tam 17 kez çizgiye giden Partizan, devre sonunu guardsız oynayan temsilcimizde Guduric’in arka arkaya yaptığı hatalı tercihleri de avantaja cevirdi.
İki haftadır yokluğu çok hissedilen Wilbekin, özellikle dış şutlarda tek işleyen önemli silahımızdı ve onun katkısıyla fark, çift hanelere de çıktı. Ancak Jekiri’nin erken faul problemi, son çeyrekte canımızı yaktı. Özellikle 5 faulle çıktıktan sonra Booker 5 numaraya geçtiğinde LeDay ile sürekli potamıza atak eden Partizan,

THY Euroleague’de 13. ve 14. maçlar bu hafta içi oynanırken, Fenerbahçe Beko ile Anadolu Efes oynadıkları 4 maçtan da mağlubiyetle ayrıldı.
Sezona süper bir başlangıç yapan ve uzun süre zirvede tek başına kalan Fenerbahçe Beko, art arda yaşanan sakatlık sıkıntılarının etkisini fazlasıyla yaşadı. Haftanın ilk maçında Olimpiakos deplasmanına giden ve Wilbekin, Pierre, Motley, Bjelica ve Biberovic’ten yoksun sahaya çıktığı Atina’da hiç varlık gösteremeyen temsilcimiz, farklı yenilgi ile İstanbul’a döndü. İstanbul’da da Baskonia karşısına çıkan Fenerbahçe Beko, Pierre sahalara dönse de Wilbekin ile Motley gibi iki kritik isminden yine yoksundu. Baskonia karşısında özellikle boyalı alan savunmasında çok aksayan, rakibin dış şutlardaki etkinliğine de çare bulamayıp ilk yarıda potasında 51 sayı gören Fenerbahçe, 2. yarıda toparlanıp Melih-Guduric ikilisiyle geri dönüşü başarsa da maç sonunu daha iyi oynayan rakibine yenilmekten kurtulamadı, 4. yenilgisini aldı.
Bu sonuca rağmen hala zirvede

THY Euroleague’de 14. hafta mücadelesinde Fenerbahçe Beko, Baskonia’ya 76-70 yenildi.
Temsilcimizin sezon başında üst üste aldığı galibiyetlerin ne kadar kıymetli olduğu, sakatlıklar nedeniyle çok eksik çıkılan ve beklentilerin uzağında kalınan son 4 maçta ortaya çıktı. Bu maçlardan sadece Alba Berlin deplasmanında kazandı temsilcimiz ama hala zirve ortaklarından biri.
Wilbekin ile Motley gerçekten çok aranıyor ama bir o kadar da aranan isimler aslında Hayes ile Booker olarak gözüküyor. Sezona fırtına gibi giren Hayes’in bir anda kontak kapatması ve Baskonia maçını da sayısız kapaması, Booker’ın da boyalı alanda olduğu her saniye rakiplerin bu bölgeyi teslim alması, Itoudis’in elindeki rotasyonu oldukça daralttı.
Baskonia karşısında ilk yarı tam bir felaketti. Rakip 51 sayıya ulaşırken, hücumda çok da zorlanmadan kendi düzenini oturtarak istediğini aldı. Ne zaman ki Fenerbahçe Melih ve Guduric ikilisiyle ön alanda biraz rakibi rahatsız edip, hücumda da potaya gitmeye başladı, o dakikalar maçı 20 sayılardan