Siyah-beyazlı takımın sezon başındaki akıcı, keyif veren, tempolu ve iştahlı oyunu birkaç haftadır yok. Siyah-beyazlılar, Konyaspor karşısında günümüzün moda deyimi 'tiki-taka' diye tabir edilen organize gol girişiminde bulunamadılar. Oysa sezonun ilk haftalarında, özellikle Lugano maçında bu tür gollere şahit olduk.
Daha çok bireysel beceri ve önde yapılan etkili baskıyla rakibi hataya zorlayıp sonuca gidiyor Beşiktaş... Konya maçında da bunun örneklerini gördük. Yeşil-beyazlı takım çok basit hatalarla ilk yarıda teslim bayrağını çekti. Gereksiz penaltı ve savunmadan çıkarken yapılan top kaybının faturasını ödediler.
Immobile milli aradan hem mental ve hem fiziksel olarak güçlü ve istekli olarak döndü. Bir golcüden fazlası... İtalyan forvet kanatlara deplase olarak takım arkadaşlarına gol fırsatları yarattı. Penaltıdan kaydettiği golle de performansını taçlandırdı. Eyüpspor sınavından sonra Konyaspor maçında da penaltı yaptıran Semih Kılıçsoy, rakibin kilidini çözen isim oldu. Genç oyuncu forma şansını iyi değerlendirdi ve Gio'ya "Ben ilk 11 oyuncusuyum" mesajını verdi. Gerçekten de öyle. Semih gibi adam eksiltme mahareti bulunan, topu aldığında direkt kaleyi düşünen o bölgede başka adam yok. Yani rakipsiz. Joao Mario fizik olarak hazır değil. Yedek kulübesinde oturmalı.
İkinci yarının başında ev sahibi ekibin rakibe verilen pozisyonlar, Lyon ve Galatasaray maçları arefesinde düşündürücü. Mert Günok faktörü yine devreye girdi. 'Kung Fu'cu misali ayağıyla yaptığı kurtarış, karşılaşmanın en güzel enstantanelerinden biriydi.
Konyaspor'un risk aldığı son bölümde siyah-beyazlı oyuncular, final pasını ve vuruşunu iyi yapabilse maç çok daha farklı skorla bitebilirdi. Muçi asist yaparak skora katkıda bulunsa da 'şutör' özelliğini iyi kullanamıyor. Kayserispor, Gaziantepspor dün de Konyaspor karşısında yakaladığı net fırsatları cömertçe harcadı, saç-baş yoldurdu.
Emirhan'a ayrı parantez açmak gerek. Genç oyuncu, Paulista'nın yokluğunda sol stoperde oynadı. Önemli atakları kesti. Ayakları da temiz, topu oyuna iyi soktu. Beşiktaş perşembe günü Lyon, haftaya pazartesi de Galatasaray deplasmanına gidecek. İki ayrı kulvarda zorluk derecesi yüksek, 'kader' maçları oynayacak. Düşük viteste Konyaspor maçını kayıpsız geçen Beşiktaş'ın bu oyunun ve temponun çok üzerine çıkması gerekecek.