FLORANSA
Hafta başında İtalyan Rönesansının doğum yeri Floransa’ydık. Michelangelo’nun ünlü Davut heykeli de orada, içinde Rafael, Leonardo Da Vinci’nin eserlerinin bulunduğu Uffuzi Müzesi de.
İki sanatçı da Floransalı zaten. Ünlü yazar ve şair Dante Alighieri bu şehirde yaşamış ve ilham almış. Böylesine ihtişamlı bir geçmişi sokaklarında yürürken hissediyorsunuz zaten. Aşağıdaki fotoğraf bugünlerde şehirdeki ana etkinlik olan Piti Erkek Giyim Fuarı’nın kapısında, fuarı ziyaret için gelen profili yansıtıyor!
Türk derisini dünyaya tanıtmak üzere 2005 yılında kurulan Deri Tanıtım Grubu (DTG) yeni bir açılım yaptı. İkinci 10 yıllık plan hazırlayan DTG’nin hedefinde yeni pazarlara girmek, üstelik de buna, deri denince ilk akla gelen İtalya’dan başlamak var. Biz de bu vesile Deri Tanıtım Grubu Başkanı Erdal Matraş’ın daveti ile Floransa’ya gittik.
İhracat yüzde 4 düştü
2014 yılı deri ihracatı, ana pazarlar Rusya, Ukrayna ve Çin’de yaşanan sıkıntılar nedeniyle yüzde 4 oranında düşmüş. Çin’in, Hong Kong ile ticareti vergilendirmesi, bu ülke üzerinden yapılan ihracatı sıkıntıya sokmuş. Petrol fiyatlarındaki düşüş nedeniyle Rusya ve Ukrayna pazarında da talep yüzde 30’a yakın gerilemiş. DTG’nin yeni hedef pazarı İtalya. Amerika ve Japonya da yeni hedef pazarlar. İlk etkinlik olarak, Piti fuarı ile eşzamanlı olarak bir sergi açtılar.
Türk tasarımcıları Hakan Yıldırım, Bora Aksu, Zeynep Tosun, Gül Ağış, Aslı Filinta, Tuba Ergin, Ece Gözen ve Emre Erdemoğlu’nun, Türk derisi ve aksesuarları kullanılarak hazırladıkları koleksiyon, Vogue İtalya editörlerinin katkısıyla hazırlanan bu sergide görücüye çıktı. Palazzo Capponi binasındaki sergi açılışının yapıldığı geceye, ‘acaba Türkler tasarımda ne yapmış’ merakıyla 2 bin kişi geldi. Öyle olunca bırakın atıştırmalıkları kalabalıkta suya erişmekte zorluk çektik.
Tabii davetin Vogue Italia’nın Yayın Yönetmeni Franca Sozzani eşliğinde verilmesi de bunda etkiliydi. DTG’nin İtalya’da gerçekleştirdiği bu projenin diğer ayağında ise TOD’s markasının tasarımcısı Andrea Incontri’nin, Türkiye’de üretilen parçalardan oluşan kapsül koleksiyonu vardı.
Kalite düzeyi aynı
Erdal Matraş’a göre Türk deri ürünleri ve İtalyan deri ürünleri arasında kalite açısından hiçbir fark yok. Tek fark ülke algısı. Matraş bunu, “İtalya’nın bazı alt ürün gruplarında bize kayısla 5-6 kat daha yüksek fiyatlarla ihracat yaptığını görüyoruz. Bizim de bu rakamlara çıkmamız için Türk ürünlerine yönelik algıyı değiştirmemiz ve gerekiyor” şeklinde açıklıyor. İtalya’nın moda ve tasarım konusundaki yüksek algısı 8.3 milyar dolarlık dünya deri ve kürk giyim ihracatında 1.2 milyar dolar ile 2’nci sırada yer almasını sağlarken, Türkiye 358 milyor dolar ile 6’ncı sırada yer alıyor.
‘Zehirli değilim’ logosu
2014’ün son günlerinde, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, gümrükte 33 bin çift ayakkabının sağlığa aykırı olduğunun saptadı. Seyahatte öğrendik ki DTG, bu konuyla ilgili çalışmalarda belli bir mesafeyi kat etmiş bile. Çin’den ithal edilen ayakkabılarda zehirli kimyasallara rastlanması çalışmaları hızlandırarak Mart 2015’te uygulamaya sokulacak hale getirmiş.
Matraş, bir kampanyayla duyaracakları projede ürünlerin üzerinde Hakiki Türk Derisi logosunu kullanacaklarını anlattı ve ekledi: “Tüketiciye, ‘bu logoyu gördüğünüz yerde içiniz rahat etsin’ diyeceğiz. O ürünün kimyasallar içermediğini bizim tarafımızdan kontrol edildiğini, takip edildiğini söyleyeceğiz.”